Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/141 E. 2023/633 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/141
KARAR NO: 2023/633
DAVA: Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ: 01/03/2023
KARAR TARİHİ: 04/10/2023

Tarafları yukarıda belirtilen dava hakkında Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda:

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından ibraz edilen dava dilekçesinde özetle davacı tarafından ”——- Şirketi” aleyhine açılan ipoteğin kaldırılmasına ilişkin ——– Esas sayılı dosyası üzerinden işlem gören dava sırasında davalı şirketin terkin edilmiş olduğunun anlaşılması üzerine ihyası için süre verildiği ileri sürülerek sonuçta söz konusu şirketin söz konusu ——- Esas sayılı dava yönünden ihyasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.Davacı vekili duruşmada da dilekçesini tekrar etmiştir. Davalı … Sicil Müdürlüğü vekili tarafından ibraz edilen cevap dilekçesinde yasal düzenleme hatırlatılarak ve davalının yasal hasım olması nedeni ile yargılama giderinden sorumlu olmadığı ileri sürülerek davanın reddine karar verilmesi istenmiştir.Dava ticaret sicilinden resen terkin edilmiş olan ”——– Şirketi” ünvanlı şirket aleyhine açılan ve ——– Esas sayılı dosyası üzerinden işlem gören dava nedeniyle ihya edilmesinin gerekip gerekmediği hususunun aydınlatılmasına yöneliktir. TTK’nin “Ek tasfiye” başlıklı 547.maddesi: “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmünü içermektedir. Ticaret sicilinin cevabına göre söz konusu şirketin 09/10/2014 tarihinde resen terkin edildiği, şirketin adresinin “——–. ——– Cad. No ——- ———” olduğu ve Mahkememizin yargı alanı içinde kaldığı, son temsilcisinin … olduğu ve temin edilen nüfus kaydına göre bu şahsın hayatta olduğu belirlenmiştir. Gerekli kısımlarının örneği celp edilen ——— Esas sayılı dosyası üzerinden işlem gören davanın davacı tarafından söz konusu şirket aleyhine açılan dava olduğu ve ihya davası açılması için süre verilmiş olduğu, yargılamasının devam ettiği anlaşılmıştır. Bilindiği üzere şirketlerin tüzel kişiliği ticaret sicilinden terkin ile sona ermektedir. Ancak tüzel kişiliğin sona erebilmesi için şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda hukuki bir işlemdir. Bu işlemin veya kararın hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün değildir. Eksik veya hatalı işlem sonucu şirketin sicilden tasfiye sonucu terkinine karar verilmiş ise, bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına sahiptir.Eldeki dava yönünden, söz konusu şirket hakkında bir dava olduğu halde tasfiyenin şeklen ve eksik olarak ticaret sicil kayıtlarına yansıdığı; yargılaması devam eden söz konusu——— Esas sayılı davanın görülebilmesi ve verilecek kararın infaz işlemlerinin yapılmasının TTK’nin 547. maddesi anlamında ek tasfiye işlemini gerektirdiği ve bunun için söz konusu şirketin ihya edilerek yeniden ticaret siciline tescilinin zorunlu hale geldiği anlaşılmıştır. Sonuç olarak söz konusu şirketin ihyası için gerekli yasal ve maddi şartların somut olayda gerçekleştiği ve sübut bulan davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış olup ek tasfiye işlemlerinin yerine getirilmesi yönünden söz konusu temsilcinin tasfiye memuru olarak atanmasının ve ek tasfiye işlemlerinin tasfiye memuru olarak … tarafından yapılması uygun görülmüş olup, yargılama gideri yönünden yapılan irdelemeye bağlı olarak: davalı … Sicil Memurluğu, yasal hasım konumunda olup, tasfiyenin usulsüz kapatılmasından dolayı sorumluluğu bulunmadığından yargılama giderinden sorumlu tutulmamıştır.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KABULÜ ile;
a)———Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün ———sicil numarasında kayıtlı iken tasfiyesi kapatılmış olan ”——– Şirketi” ünvanlı şirketin ticaret sicil kaydının, ——- Esas sayılı dava dosyası yönünden ve Mahkemece verilecek kararının infazı işlemleriyle sınırlı olarak ihyası ile şirketin bu konuyla sınırlı olmak üzere ———Ticaret Siciline yeniden tesciline,
b)Ek tasfiye işlemlerinin yapılması yönünden son temsilci … tasfiye memuru olarak atanmasına; ek tasfiye işlemlerinin tasfiye memuru … tarafından yürütülmesine, ek tasfiye bitinceye kadar tasfiye memurunun görevinin devam etmesine,
c)Kararın ———- Ticaret Siciline tescil ve ilanına,
2-Gerekçede açıklanan nedenlerle davalı … sicil müdürlüğünün yargılama giderinden sorumlu tutulmasına yer olmadığına ve buna göre sonuçta:
a) Harç peşin alındığından bu konuda başkaca karar verilmesine yer olmadığına,
b) Davacı tarafça yapılan harç ve giderin üzerinde bırakılmasına,
c) Davacı vekili yararına avukatlık ücreti takdir edilmesine yer olmadığına,
d) Davalı tarafça yapılmış bir gider olmadığından bu konuda başkaca karar verilmesine yer olmadığına,
3-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
İlişkin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı aleni olarak yapılan yargılama sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde ——– Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/10/2023