Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/920 E. 2023/289 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/920
KARAR NO : 2023/289

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/10/2019
KARAR TARİHİ : 26/04/2023

Mahkememizden verilen 27/06/2022 tarih ve—–Esas,—–Karar sayılı karara karşı İstinaf yoluna başvurulması üzerine—-Bölge Adliye Mahkemesi —– Hukuk Dairesi’nin 27/10/2022 tarih ve —- Esas, —– Karar sayılı kesin nitelikli ilamıyla kaldırılması üzerine Mahkememizin başlıktaki esasına tevzi edilen davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkememizden verilen 27/06/2022 tarih,—– Esas ve—— Karar sayılı karar:
”…
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından ibraz edilen ve gerekli kısımları:
”…
AÇIKLAMALAR
1-) Mülkiyeti ——ait aşağıda tapu bilgileri verilen—- İlindeki 2 adet Akaryakıt ve —– istasyonu davalı şirketin bayisi olarak işletilmiştir.
1-) —-ili,—– ilçesi, 968 parselde kayıtlı akaryakıt istasyonu
2-) —– ili, —— ilçesi 767 ada 55 parsel de kayıtlı akaryakıt istasyonu
2-)—— 30 yıldır akaryakıt istasyonu işletmekte olup, davalı şirketin ——- ilindeki en büyük bayiliğini yapmıştır. Yukarıda tapu bilgileri verilen Akaryakıt ve —–istasyonları ile birlikte toplam 3 adet akaryakıt istasyonunu —–bayisi olarak işletmiştir.
3-)—— mali durumunun bozulması, Akaryakıt istasyonları üzerine bankalarca haciz tatbik edilmesi nedeniyle, haciz tehdidinden kurtulmak için davalı şirketinde bilgisi ve onayı dahilinde müvekkil şirket ——Kurulmuştur. Müvekkil şirket adına——- ile bayilik sözleşmeleri yenilenerek işletme faaliyetine —— firması ile devam edilmiştir.
4)—— ilinde yapılan bayi toplantısında, davalı şirketin onursal başkanı —– ile müvekkil şirket adına —— görüşme yapmıştır. Bu gürüşmede 3 istasyonun davalı şirkete satılması teklif edilmiştir. —— ile fiyatta anlaşılamamıştır. Ancak,——-, borçlarımızı ödemek için yardımcı olabileceğini istasyonların tapularının teminat olarak ——-verilmesi halinde 2 yıl içerisinde satış bedelinin ödenmesi halinde faiz alınmadan tapuların iade edileceğini, bayi olarak müvekkil şirketi kaybetmek istemediğini, müvekkile yardımcı olunacağı sözünü vermiştir.
5-) Müvekkil şirket, faaliyetine devam ederken —–tarafından —–.İcra Müdürlüğünün—— sayılı dosyasından ipotekli haciz tatbik edilen 2 istasyondan biri ihalede borca mahsuben —— tarafından satın alınmıştır. Diğer istasyon için ise ——- tarafından satışa çıkarılmak üzere dosyada işlem yapılmıştır.
6-) Müvekkil şirket, yaklaşık piyasa değeri 60.000.000 TL. olan 2 adet Akaryakıt istasyonunu kurtarmak için—– ile yaptığı görüşmeyi olumlu sonuçlandırmıştır. —— GERİ SATIM VEFA HAKKI tanıyarak —— petrole öncelik hakkı vereceklerini, VEFA hakkına binen 10.000.000 TL. olan ipotekli dosya borcunu 6.400.000 TL.ye indirip bu bedelin ödenmesi şartıyla dilediğimiz kişiye icra dosyasını temlik edebileceklerini bildirmişlerdir. GERİ ALIM ve VEFA hakkını bir başkasına kullandırmamız halinde ise MUVAFAKATNAME vermemiz gerektiğini bildirmiştir.
7-) Müvekkillerim bankadan aldıkları bu yetki sebebiyle ana dağıtıcı firmaları olan davalı —– firması ile görüşmüşlerdir. —— firması, bankanın verdiği şartların çok iyi olduğunu beyan ederek maliyet hesabı yapılmıştır. Bankaya ödenecek bedel ile icra ve harçları hesap edilerek ödenecek rakam tespit edilmiştir. Daha sonra müvekkil şirkete yapılacak ödemeler tespit edilmiştir.
——, istasyonların tapusunu teminat amacı ile aldıklarını amaçlarının bize yardım etmek olduklarını bu sebeple 2 yıl faizsiz, 2 yıldan sonra 2 yıl ile 10 yıl arasında faizli olmak üzere 10 yıl içinde yapılan tüm masrafların faizi ile ödenmesi halinde 2 istasyonun tapusunun müvekkil şirkete veya müvekkil şirketin belirleyeceği kişiye iade edileceği kararlaştırılmıştır.
10 yıl içinde 2 adet istasyon için yapılan ödeme ve masrafların ödenmemesi de ihtimal dahilinde olduğundan, bu konuda da anlaşma yaplımış olup anlaşma şöyledir; Yapılan ödeme ve masraflar davalıya ait olmak üzere TAPULARIN —— firmasına geçmesi halinde müvekkil şirkete 7.500.000 TL. Ayrıca ödeme yapacaklarını, 2.500.000 TL. ——borcu olduğunu, borcun mahsubu ile kalan 5.000.000 TL.nin ise tapuların devrinden sonra müvekkil şirkete ödeneceği taahhüt edilmiştir. (2.100.000 TL.Borç için 2.500.000 TL.Hesap çıkarılmıştır.) Dava konusu faturalar bu alacağa ilişkindir.
😎 İstasyonun tapularının teminat olarak kendilerinde kalacağını, —– bayiler toplantısında verdiği söz uyarınca 2 yıl içinde bayileri olmaya devam etmemiz halinde ——-, icra dosyalarına ve bize yapılacak ödemenin iadesi halinde faiz almayacaklarını, bedelin iadesi halinde tapuların müvekkil şirkete veya dilediği kişilere verileceğini, amaçlarının bayilerini zor durumdan kurtarmak olduğunu, ——- ile 30 yıllık dostlukları olduğunu, istasyonların satışı için müşteri bulmamız halinde hiçbir zorluk çıkarmayacaklarını beyan ve taahhüt etmişlerdir.
2 yıl içerisinde borcun ödenmemesi halinde faiz talep edeceklerini, 10 yıl içinde faizli ödemenin yapılmaması halinde tapuların —– geçeceğini,——- 10 yıl istasyonları satmayacağını kabul ve taahhüt etmişlerdir. Bayileri olduğumuz sürece her yıl düşük ücretten sembolik bir kira sözleşmesi ile istasyonları işleteceğimizi beyan ve taahhüt etmişlerdir. Taraflar bu konuda anlaşmıştır.
——firması hukuk müşaviri ile——hukuk müşaviri görüştürülmüştür. Banka açısından tüm maliyet hesapları yapılmış ve işe başlanmıştır. Geri alma ve Vefa Hakkımız davalı şirket lehine muvafakatname verilerek davalıya kullandırılmıştır.( Vefa hakkı hem yazılı hemde —-Noterliğinin 17 Ekim 2017 Tarih ——yevmiye numaralı ihtarı ile bankaya hitaben yazılan Noter ihtarı ile davalıya tarafımızdan devredilmiştir.
Geri alma ve Vefa Hakkımızın davalı —— devri ile davalı şirket tapuları almış ancak ,taahhüdünü yerine getirmemiştir. Bankaya ve icra dosyasına yapacağı ödeme dışında 5.000.000 TL. Müvekkil şirkete ödeme yapması gerekirken 556.000 TL.+194.000 TL.=750.000 TL..Toplam ödeme yapmıştır. KDV dahil dava konusu 1.640.200 TL.ve KDV dahil 1.264.960 TL. Toplamı 2.905.160,00 TL. olan ödemeler için ise mali açıdan vergi çıkacağını bu sebeple sıkıntı yaşanabileceğini, bu ödemelerin ancak, satış prim destek avansı şeklinde ödeyebileceklerini beyan ederek müvekkil şirketten fatura kesmelerini talep etmiştir. Müvekkil şirket, davalının bildirdiği rakamlar üzerinden dava konusu faturaları kesmiş ve davalıya göndermiştir. Davalı şirket bu faturaları ticari defterlerine işlemiştir. Ancak, bu ödemeler yapılmamıştır. Bu sebeple tarafımızdan haklı olarak icra takibi başlatılmıştır. Ancak, davalı haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz etmiştir.

9-) Davalı şirketin yapmış olduğu ödemeler aşağıda bildirilmiştir.
556.000 TL.Şirket hesabına
194.000 TL.Şirket Avukatı hesabına
300.000 TL.Yakıt vermiştir.Ancak bu bedel için icra takibi halen derdesttir.
Davalı şirket, 750.000 TL. toplam ödeme yapmıştır. 300.000 TL.lik yakıt için ise aldığı 12 adet boş senetlerden birini 3 adet farklı el ürünü yazı ile doldurularak 317.919,00 TL. Bedel üzerinden —–İcra Müdürlüğünün—— Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatmıştır. Davalı şirketin 2 adet istasyonun satışı için——- icra dosyasına yaptığı ödemeler dışında müvekkil şirkete yapması gereken 5.000.000 TL. için 750.000 TL. Ödeme yapmıştır.
2.100.000 TL. Borç için 7.500.000 TL. Alacağımızdan 2.500.000 TL. Haksız olarak Mahsup yapılmış olup bu borç için de —–.İcra Müdürlüğünün ——Esas sayılı dosyasından 2.602.627,25 TL. Bedel üzerinden ipotek takibi yapılmıştır.
Davalının dava konusu faturalar dışında ayrıca müvekkil şirkete 2.812.000 TL. Borcu vardır. Davalı şifahi sözleşmeye ve taahhütlerine aykırı davrandığı için 2 adet istasyonun gerçek değerini ödemek zorundadır. Müvekkil şirket, zaruret halinde olduğu için ve güven duygusu ile hareket ederek davalıya 60.000.000 TL. değerinde 2 adet istasyon kazandırmıştır. iş bu dava dışında davalı aleyhine 2 adet istasyonun değeri nispetinde dava açma hakkımızı ve tapu iptal ve tescil davası açma hakkımızı saklı tutuyoruz.
10-) Müvekkil şirket, davalı şirketin bayisi olarak faaliyetine devam ederken 2 istasyondan birinin —– firmasına teslim edilmesi gerektiği davalıca beyan edilmiştir. Müvekkil şirket yapılan anlaşmada böyle bir şeyin konuşulmadığını, bayi olarak devam ettiği sürece hiçbir sorun yaşanmayacağının taahhüt edildiğini, 10 yıl içinde istasyonlarını iade alma hakkının olduğunu beyan etmiştir. Ayrıca istasyonun tapularının teminat olarak verildiğini, istasyonların gerçek sahibinin müvekkil şirket olduğunu beyan etmiştir.
Davalı şirket , borcun derhal ödenmesi halinde tapuların iade edileceğini beyan etmiştir. (Davalı şirket borcu ödeyemeyeceğimizi düşünerek bu teklifi yapmıştır.) Müvekkil şirket iş çevresinden ve sektörden olan dostları ile görüşmüş olup gerekli parayı temin ederek, davalı şirketin çıkarmış olduğu rakamı ödemeye hazır olduğunu beyan etmiştir. Ancak, davalı şirket ödemeyi kabul etmeyeceklerini, istasyonun teslim edilmesi gerektiğini hayır kurumu olmadıklarını beyan ederek verdiği sözde bir daha durmayıp ticari ahlak ve teamüllere aykırı davranmıştır. Davalı şirket, müvekkile yapması gereken ödemeleri yapmadığı gibi istasyonlardan birini teslim etmesini müvekkilden istemesi davalının gerçek amacını ortaya koymuş olup, davalının amacının teminat olarak verilen istasyonlara el koymak olduğu anlaşılmıştır Müvekkil şirket bu sebeple haklı olarak 3 istasyonunda bayilik sözleşmesini fesih etmiştir.
11-) Fesih üzerine davalı şirketin hukuk müşaviri ile müvekkil şirketin Avukatı görüşme yapmış 12.000.000 TL.ödenmesi halinde istasyonun tapularının iade edileceği hususunda her iki hukukçu anlaşma sağlamıştır. Müvekkil şirket, bu anlaşmayı kabul etmesine rağmen davalı şirketin hukuk müşaviri anlaşmadan 2 gün sonra arandığında ——firmasının 12.000.000 TL.’yi kabul etmediğini beyan etmiştir. Müvekkil şirketin Avukatı yeni fiyatı sorduğunda istasyonları iade etmeyeceklerini açıkça beyan etmişlerdir.
Bu durum üzerine Müvekkil şirketin Avukatı, davalı şirketin hukuk müşavirine toplantı yapmayı teklif etmiş davalı tarafta bunu kabul etmiştir. Ancak, kararlaştırılan gün ve saatte, davalı şirketin hukuk müşaviri müvekkil şirketin Avukatını bekleterek görüşme yapılmasını engellemiştir. Davalı taraf, iyiniyetli olmadıklarını böylece bir daha göstermiştir.
12-) Davalı şirket, ——Belediye Başkanlığındaki ikili ilişkilerini kullanarak müvekkil şirket üzerinde baskı kurmuş, hukuka aykırı olarak kira sözleşmesi olmasına rağmen tapuların ——geçmesi gerekçesi ile müvekkil şirketin işyeri ruhsatını iptal ettirmiştir. Ancak, ülkemizde şükür ki, bağımsız mahkemeler var olup bu mahkemeler sayesinde Yürütmeyi Durdurma kararı alınarak müvekkilin istasyonları yeniden açılmıştır. Davalı şirket, maddi gücüne güvenerek, müvekkile verdiği hiçbir sözü yerine getirmemiş, müvekkil şirketin zor durumundan istifade edip, müvekkilin gayrimenkullerine el koymak istemektedir. Ancak, bağımsız mahkemeler sayesinde, hukuka olan inancımız sayesinde davalının amacına ulaşamayacağını beyan etmek isteriz.
13-) Davalı şirket, —–ve icra dosyalarına ortalama 7.500.000 TL. Ödemiştir. Müvekkil şirkete ise toplam 750.000 TL. Ödemiştir. Davalı şirket değeri 60.000.000 TL. (Atmış Mliyon TL.)Olan—– ilinin en merkezi yerindeki 2 adet akaryakıt istasyonuna küçük bedeller ile el koymaya çalışmaktadır.
Oysa davalı şirket, yaşanılan süreçte müvekkil şirkete yardım amaçlı hareket ettiklerini, müvekkil şirketin kurucusu —–ile 30 yıllık dostluğa binaen bu işleri yaptıklarını, istasyon almaya hiçbir ihtiyaçlarının olmadığını, sırf yardım için bu işlere girdiklerini sürekli tekrar ederek, ihsanda bulunuyormuş gibi yaklaşık 1 yıl bu cümleleri tekrar etmişlerdir. Ancak, gelinen süreçte davalının amacının yardım olmayıp zorda kalan kişinin zor durumundan istifade ederek değerli gayrimenkulleri 1/10 fiyatına almak olduğu ortaya çıkmıştır. Tüm bu sebeplerle iş bu davanın açılması zorunlu olmuştur.
….
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda anlatılan nedenlerle;
1-)—–.İcra Müdürlüğü ——Esas sayılı dosyasına yapılan Haksız ve kötüniyetli İTİRAZIN İPTALİNE,TAKİBİN DEVAMINA,
2-) Alacağın %20 sinden (yüzde yirmisinden) az olmamak üzere davalının tarafımıza icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine,
…”
şeklinde olup yukarıya aynen aktarılan dava dilekçesi ile dilekçede ileri sürülen sebeplerle davacının —— Esas sayılı icra dosyası üzerinden yapılan takip nedeni ile davalıdan alacaklı olduğu ve itirazın haksız olduğu ileri sürülerek söz konusu takibe itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
İbraz edilen Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Son Tutanağına göre —– Arabuluculuk Bürosu, Büro dosya numarası—– ve arabuluculuk numarası—–numaralı, 18/09/2019 tarihinde yapılan başvurunun taraflarla ilgili olduğu, tarafların davete uyduğu ancak görüşme sonunda anlaşma sağlanamadığına dair 23/10/2019 tarihli son tutanak düzenlendiği, arabuluculuğa başvuruya ilişkin dava şartının yerine getirilmiş olduğu belirlenmiştir.Tahkikat aşamasında davacı vekili tarafından UYAP üzerinden gönderilen 22/06/2022 tarihli dilekçe ile vekaletnamedeki özel yetkiye dayalı olarak davadan feragat edildiği anlaşıldığından ve davalı vekili tarafından UYAP üzerinden gönderilen 22/06/2022 tarihli dilekçe ile de vekaletnamedeki özel yetkiye dayalı olarak davacı tarafın davadan feragat etmesi karşısında kendilerinin de davacı taraftan yargılama gideri ve avukatlık ücreti istemedikleri belirtilmiş olduğundan sonuçta davayı sona erdiren taraf işlemi ve dosya kapsamı gözetilerek resen ele alınan bu dosya üzerinden işlem gören davanın feragat nedeniyle reddine ilişkin olmak üzere aşağıdaki hüküm kurulmuş olup 6325 sayılı Kanunun 18/A-(13) ve (14) düzenlemelerine konu arabuluculuk zorunlu gideri dışında kalan avukatlık ücreti ve yargılama gideri yönünden vekille temsil edilen tarafların söz konusu dilekçeleri de gözetilerek avukatlık ücreti takdir edilmemiş ve davalının bir gideri olmaması da dikkate alınarak yargılama gideri yönünden de yapan üzerinde bırakılmıştır.Son olarak belirtmek gerekir ki zorunlu arabuluculuk ücretine ilişkin sarf kararına ulaşılamamış ve —– Arabuluculuk Bürosu nezdinde yapılan araştırmada teslim işleminin gerçekleşmemiş olması nedeni ile henüz sarf kararının düzenlenmemiş olduğunun ifade edilmiş olması karşısında ve sonuçta sarf kararı temin edilememiş olmakla birlikte zorunlu arabuluculuk başvuru şartı, sürecin işletilip son tutanağın düzenlenmiş olması, yasal düzenlemeye bağlı olarak arabulucuya zorunlu ücretin ödenmiş veya ödenecek olması hususları gözetilerek zorunlu arabuluculuk tutanağındaki tarihler ve içeriği gözetilerek buna göre 1.320,00 TL arabuluculuk ücreti yönünden de hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Vazgeçme aşamasına göre belirlenen 53,80 TL maktu karar harcının 25/10/2019 tarihli sayman mutemedi alındısı ile yatırılan 35.087,07 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 35.033,27 TL harcın kararın kesinleşmesine bağlı olarak ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun madde 18/A-(13) ve (14) düzenlemelerine ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine bağlı olarak Arabulucuk Bürosu tarafından yapılan ve —– Bütçesinden gerekçede açıklanan şekilde karşılanan/karşılanacak olan 1.320,00 TL zaruri giderin gerekçede açıklanan şekilde davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan harç ve yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan bir gider olmadığından bu konuda başkaca bir karar oluşturulmasına yer olmadığına,
6-Davalı vekili tarafından ibraz edilen dilekçe ile avukatlık ücreti istenmediği belirtildiğinden davalı yararına avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
İlişkin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —– Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
…”
şeklinde olup yukarıya aynen aktarılmıştır.

Yukarıya aynen aktarılan karara karşı İstinaf yoluna başvurulması üzerine —-Bölge Adliye Mahkemesi —–. Hukuk Dairesi’nin 27/10/2022 tarih ve —–Esas,—–Karar sayılı kesin nitelikli ilamıyla İstinaf sebebine göre feragat beyanının geçersiz olup olmadığı, hukuki sonuç doğurup doğurmayacağı hususunun tartışılması yönünden kaldırılması üzerine Mahkememizin başlıktaki esasına tevzi edilen davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması kapsamında 01/03/2023 tarihli duruşmada taraf vekillerine feragatin irade fesadına dayalı olduğuna ilişkin mesele yönünden delil bildirilmesi için süre verilerek duruşmanın 26/04/2023 tarihine bırakılmasına karar verilmiş ise de bu aşamada davacı vekili tarafından UYAP üzerinden gönderilen 26/04/2023 tarihli dilekçe ile vekaletnamedeki özel yetkiye de dayalı olarak davadan feragat edildiğini belirterek davalı taraftan avukatlık ücreti ve yargılama gideri talep edilmediği belirtilmiş ve davalı vekili tarafından UYAP üzerinden gönderilen 26/04/2023 tarihli dilekçe ile de vekaletnamedeki özel yetkiye dayalı olarak feragat nedeni ile karşı taraftan avukatlık ücreti ve yargılama gideri talep edilmediği ifade edilmiştir.
Söz konusu 26/04/2023 tarihli duruşmaya taraf vekillerinden gelen olmamış ise de davayı sona erdiren taraf işlemi feragate öncelik verilmesi gerektiğinden buna göre davayı her aşamada sona erdiren taraf işlemi feragat nedeni yargılama bitirilerek davanın reddine karar verilmiş olup, davalı vekilinin bu konudaki dilekçesi gözetilerek davalı vekili yararına avukatlık ücreti takdir edilmediği gibi yargılama giderleri yönünden de gideri yapanın üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Vazgeçme aşamasına göre belirlenen 120 TL maktu karar harcının 25/10/2019 tarihli sayman mutemedi alındısı ile yatırılan 35.087,07 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 34.967,07‬ TL harcın kararın kesinleşmesine bağlı olarak ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Önceki kararın 3. Nolu hüküm fıkrasında yer alan:
”6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun madde 18/A-(13) ve (14) düzenlemelerine ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine bağlı olarak Arabulucuk Bürosu tarafından yapılan ve —–Bütçesinden gerekçede açıklanan şekilde karşılanan/karşılanacak olan 1.320,00 TL zaruri giderin gerekçede açıklanan şekilde davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,”
şeklindeki hükme bağlı olarak 01/11/2022 tarihli ve —–harç nolu harç tahsil müzekkeresi yazılmış olduğundan bu konuda başkaca karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yapılan harç ve yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Gerekçede açıklanan sebeplerle davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına; aynı sebeple davalı vekili yararına avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,İlişkin olmak üzere taraf vekillerinin yokluğunda aleni olarak yapılan yargılama sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —–Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.