Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/898 E. 2023/224 K. 20.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/898 Esas
KARAR NO: 2023/224
DAVA: Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımlı))
DAVA TARİHİ : 25/11/2022
KARAR TARİHİ: 20/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımlı)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili——adına —- tarafından ——–numaralı çek düzenlendiğini, düzenlenen çek müvekkilinin ——mevcut şantiyesine gönderildikten sonra şantiye sorumlusu tarafından hamil —— aranarak şantiyeye davet edildiğini, çekin kendisine teslim edildiğini, çeki alan hamil —- tarihinde tahsilat makbuzu düzenleyerek müvekkiline gönderdiğini, böylelikle taraflar arasındaki ticari ilişki tamamlandığını, —– tarafından çek ciro edilerek —–verildiğini, ——- tarafından ise bankaya ibraz edildiğinde çekin fotokopi olduğu öğrenildiğini, müvekkilinin ise durumdan, ——– yetkilileri kendisine ulaştığında haberdar olduğunu, taraflarınca sahte çekin fotoğrafların talep edildiğini, çekin üst kısmının makas ile kesildiğini ve eğrilik olduğunu, yan kısmında ise koçandan kopartıldığında oluşan tırtıklı yapının mevcut olduğunu, —– tarafından çekin fotokopi olduğunu, aslının nerde olduğunun bilinmediği bu sebeple çek bedelinin nakden ödenmesinin istendiğine ilişkin sözlü ve yazılı talep müvekkile iletildiğini, müvekkili asıl çeke ne olduğunu ve fotokopi çekin nasıl —- verildiğini araştırırken —- yetkililerince aranmıştır. Müvekkilinin düzenlediği çekin —– adlı firmanın elinde olduğunu ve bu firmanın vade tarihinde çeki ibraz edeceği söylendiğini, banka görevlilerinden çekin arka yüzünün görseli talep edildiğinde sırayla çekin ———-tarafından cirolandığını, müvekkilinin elinden çıktıktan sonra çekin——- kişilerce el değiştirdiğini, çek hamili—- müvekkilde mevcut makbuzdaki imzası ile çek aslı ardındaki imza birbirinden farklı olduğunu, bu tespit üzerine çek aslı görseli —- gönderildiğini,—— imzanın kendisine ait olmadığını beyan ettiğini, bu nedenlerle; haklı davamızın kabulü ile; —– numaralı çekin iptaline, ———- tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsiline, vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ——dava dışı —-lehine ——- bedelli çeki keşide ettiğini, dava Konusu çek aslının ——- şirketi vasıtası ile lehtara gönderilmeden önce yanlış kişilerin eline geçtiği ve cirolanmak suretiyle müvekkili şirkete devredildiğini, davaya konu çek aslı üzerinde bulunan ve —– ait imzanın sahte olduğu iddia edildiğini ve davaya konu çek’in iptali ile bedelinin istirdatı talep edildiğini, davacı tarafın talep ve iddiaları usul ve yasaya aykırı nitelikte olduğunu, huzurdaki haksız davaya süresi içinde cevap verme zorunluluğumuz hasıl olduğunu, dava konusu çek bakımından dava tarihi itibariyle bir icra takibinin ikame edilmesi söz konusu olmamakla, davanın HMK’da yer alan genel hükümler çerçevesinde davalının ikametgahında açılabilecek olduğunu, müvekkili şirketin ——– ise —- olduğunu,——- Mahkemelerinin yetkisiz olduğunu,——müvekkili şirket arasında —–imzalandığını,—-uyarınca, —-tarafından düzenlenmiş olan alacak——, faturalar ve sair işlem evrakları doğrultusunda müvekkili şirket ile —- arasında– işlemi/işlemleri gerçekleştirildiğini,— binaen —- finansman sağlandığını, bunun karşılığında davaya konu çek, —-tarafından müvekkil şirkete cirolanmak suretiyle devredildiğini, bu nedenlerle; fazlaya dair haklarımız saklı kalmak üzere; yetkili mahkemenin —- Mahkemeleri olduğunun tespitine, —– Mahkemeleri yetkisiz olduğundan davanın usulden reddine, istirdat talebinin şartlarının gerçekleşmemiş olması ve davacının hukuki yararının bulunmaması nedeniyle davanın usulden reddine, mahkemece aksi kanaate olunması halinde davanın esastan reddine, davacının davaya konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı müvekkil şirkete kötü niyet tazminatı ödemesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, çek iptali ve çek bedelinin istirdadı talebine ilişkindir.
“Davacı vekili, müvekkili şirket yetkilisinin iki adet çeki dava dışı —- ticari ilişkiye dayanmaksızın geri alacağı inancı ile bedelsiz çekleri verdiğini, ancak dava dışı —– uydurma faturalar düzenleyerek çekleri davalı —– şirketine devir ve teslim ettiğini, ticari itibarın zedelenmemesi için çek bedellerinin ödenmek zorunda kalındığını ileri sürerek, müvekkili şirketten haksız olarak tahsil edilmiş bulunan toplam 43.000,00 TL.’nin ödeme tarihlerinden itibaren ticari işlerde uygulanan avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalı vekilinin süresi içinde mahkemenin yetkisiz olduğuna ilişkin itirazda bulunduğu, HMK.’nun 6. maddesi kapsamında davalının ikametgah adresinin —— olup genel yetkili mahkemenin davalının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesi olduğu, İ.İ.K.’nun 72/son maddesinde de bu kapsamda bir düzenleme yapmış olduğu, davanın icra takibine konu edilmemiş bir alacağın istirdatına ilişkin olduğundan davalının genel yetkili mahkeme olan—- Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğu gerekçesiyle, mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA,..——–
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davalı şirketin davalı şirketin muamele—— bulunduğu, davalı tarafça süresi içerisinde usulüne uygun olarak yetki itirazının ileri sürüldüğü anlaşılmakla mahkememizin yetkisizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
11-Mahkememizin yetkisiz olması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan dolayı USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşme tarihinden, İstinaf yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren taraflardan birinin 2 hafta içerisinde mahkememize başvurması halinde dosyanın görevli NÖBETÇİ—–ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, Aksi taktirde mahkememizce Resen davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına( ihtarat yapıldı)
3-HMK 331/2. Maddesi uyarınca yargılama giderleri hakkında görevli mahkemece karar verilmesine,
4-Yetkisizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki (2) hafta içerisinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi için taraflardan biri tarafından başvuruda bulunulmadığı takdirde, mahkememizce dosyanın re’sen ele alınarak, 6100 Sayılı HMK’nın 20/1. maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesine, harç, yargılama gideri, vekalet ücreti, gider avansı vd hususların talep halinde, 6100 Sayılı HMK’nın 331/2. ve 331/2. maddesi gereğince mahkememizce hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı , davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde ——- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20/03/2023