Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/874 E. 2023/862 K. 05.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/874
KARAR NO : 2023/862

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/11/2022
KARAR TARİHİ : 05/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının, —–numaralı abonesi olduğu, (sözleşme hesap numarası —–Elektrik kullanımı nedeniyle farklı tarihlerde düzenlenmiş olan 12 adet faturanın ödenmemiş olan faturaların tahsili amacıyla davalı aleyhine —-İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı icra takibi başlatıldığı, borçlunun ise bu icra takibine itiraz ettiği ve takibin durduğu, davalı tarafından yapılan itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, abonelik uyarınca —— adresindeki kullanımları nedeniyle —–sözleşme numaralı tesisata ait 28.01.2014, 29.03.2013, 30.05.2013, 26.02.2013, 26.04.2013, 29.10.2013, 28.06.2013, 29.07.2013, 29.08.2013, 21.12.2013, 30.11.2013, 28.09.2013 tarihli faturaların düzenlenmiş olduğu, bu faturalara ait borcun ödenmemiş olduğunu beyan ederek, davanın kabulü ile, —–. İcra Müdürlüğünün —–Esas sayılı dosyasına yapılan itirazının iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı davaya cevap vermemiştir.
Deliller
Tarafların ticaret sicil sorguları dosya arasına alınmıştır.
—– İcra Müdürlüğünün ——. sayılı dosyası dosya arasına alınmıştır.
Davacı şirkete yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
——yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Elektrik elektronik mühendisi bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, elektrik abonelik sözleşmesi uyarınca başlatılan icra takibine itiraz edilmesi üzerine açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, —–İcra Müdürlüğünün —– esas sayılı takip dosyası değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında elektrik abonelik sözleşmesi alacağının mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin —-. İcra Müdürlüğünün —– esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya, elektrik elektronik mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiş; 27.07.2023 tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, icra dosyası, faturalar ve abonelik sözleşmesi ışığında, ——sözleşme hesap nolu abonelik sözleşmesi uyarınca taraflar arasındaki ticari ilişkinin 24.12.2004 tarihinde başladığı, davacı tarafça davalı tarafa elektrik hizmetinin sunulduğu, faturaların, kullanım bedelinin sayaç ilk okuma ve son endeks değerleri ile tespit edilen tüketim miktarı üzerinden usulüne uygun düzenlendiği, davalının faturadan kaynaklı elektrik tüketim borcunu ödemediği, davacının davalıdan 4.033,70 TL asıl alacak, 953,88 TL geçmiş dönem faizi, 171,70 TL KDV olmak üzere toplam 5.159,27 TL alacağı olduğu anlaşılmış olup, bilirkişi raporunun bu yönleriyle gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunduğu, davacının icra takibi başlatmasında haklı olduğu, her ne kadar davacı tarafça asıl alacak ve ferileri toplamı 5.171,81 TL üzerinden takip yapılmış ise de, davacının tespit edilen alacağının 4.033,70 TL asıl alacak, 953,88 TL geçmiş dönem faizi, 171,70 TL KDV olmak üzere toplam 5.159,27 TL olduğu, 3095 sayılı yasaya göre taraflar arasındaki işin niteliğine bağlı olarak gecikme zammı ve gecikme zammına KDV uygulanabileceği tespitiyle beraber, davanın kısmen kabulü ile davalının —–İcra Müdürlüğünün —–esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, toplam 5.159,27 TL (4.033,70 TL asıl alacak, 953,88 TL geçmiş dönem faizi, 171,70 TL KDV olmak üzere) üzerinden takibin devamına, 4.033,70 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %16,80 oranında ve değişen oranlarda gecikme zammı ile gecikme zammına %18 KDV (icra takibindeki taleple bağlı kalınarak) uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup 4.033,70 TL asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-Davalının—–. İcra Müdürlüğünün —– esas sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, toplam 5.159,27 TL (4.033,70 TL asıl alacak, 953,88 TL geçmiş dönem faizi, 171,70 TL KDV olmak üzere) üzerinden takibin devamına, 4.033,70 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %16,80 oranında ve değişen oranlarda gecikme zammı ile gecikme zammına %18 KDV uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 4.033,70 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 806,74 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 352,43 TL harçtan peşin alınan 80,70TL harçın mahsubuyla 271,73 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL peşin alınan harç, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 224,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.804,7 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 1.799,29 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 1.555,32 TL’sinin davalıdan tahsili ile; 4,68 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.159,27 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.