Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/71 E. 2022/649 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/71 Esas
KARAR NO:2022/649

DAVA:Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ:31/01/2022
KARAR TARİHİ:29/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
DAVA/TALEP;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili bankaya çek bedellerinin tahsil edilmesi için tevdi edilen ve —-olan, lehtarı—-Keşide — Bedelli,— seri numaralı çekin müvekkili bankanın —- şubesinden —-gönderilmesi sırasında taşıyıcı firma ——uhdesinde kaybolduğu bilgisinin müvekkili bankaya bildirildiğini, söz konusu çekin keşidecisine/borçlusuna ibrazının, ibrazından sonra—–tarafından kullanılmasının, hatta çeke icra takibi dâhil bilcümle işlemlerin yapılmasının her zaman için mümkün olduğunu, müvekkili bankanın rızası olmaksızın elinden çıkan yukarıda bilgileri yer alan çekten dolayı ödenmemesi gereken bir bedelin ödenmek zorunda kalınması ya da haciz gibi istenmeyen bir durumla karşılaşılmasının telafisi imkânsız zararların doğmasına sebebiyet vereceğini ileri sürerek çek bedelinin ödenmemesi için tedbiren ödeme yasağı kararı verilmesine ve muhatap bankaya tebliğine, dava konusu edilen çekin iptaline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP /TALEP:Dava HMK’nin 382(2)-e madde gereği çekişmesizdir.
DELİLLER:—-Davacı Banka ve —Çek Fotokopisi, Dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava, 6102 Sayılı TTK’nin 818/1(s) maddesi delaletiyle, aynı Kanunun 757. vd. maddelerine dayalı zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun Senedin Türünün Değiştirilmesi Başlıklı Madde 650” (1) Nama veya emri yazılı senet, ancak kendisine hak verdiği ve borç yüklediği tüm kişilerin muvafakatıyla hamile yazılı sende dönüştürebilir. Bu muvafakatın doğrudan senet üzerine yazılması gerekir. (2) Hamile yazılı senetlerin nama veya emre yazılı senede dönüştürülebilmesi hususunda da aynı kural geçerlidir. Bu son halde hak veya borç sahibi kişilerden birinin muvafakat bulunmazsa bu dönüştürme, ancak dönüştürmeyi yapan alacaklı ile onun haklarına doğrudan doğruya halef olan kişi arasında hüküm ifade eder.” hükmü bulunmaktadır.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun Şartları Başlıklı Madde 651” (1) Kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verilebilir. (2) Kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyan ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi, senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir.” hükmü bulunmaktadır.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun Hükümleri Başlıklı Madde 652” (1) İptal kararı üzerine hak sahibi hakkını senetsiz olarak da ileri sürebilir vaeya yeni bir senet düzenlenmesini isteyebilir. (2) Bunun dışında iptal usulü ve hükümleri hakkında, kıymetli evrakın çeşitli türlerine ilişkin özel hükümler uygulanır.” hükmü bulunmaktadır.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun Uygulanacak Hükümler başlıklı Madde 818” (1) Poliçeye ait aşağıdaki hükümler çek hakkında da uygulanır: s) İptal hakkındaki 757 ilâ 763 üncü maddelerle 764 üncü maddenin birinci fıkrası.”hükmü ile aynı kanunun Önleyici Önlemler başlıklı Madde 757” (1) İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.” hükmü bulunmaktadır.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun Uygulanacak Hükümler başlıklı Madde 818” (1) Poliçeye ait aşağıdaki hükümler çek hakkında da uygulanır: s) İptal hakkındaki 757 ilâ 763 üncü maddelerle 764 üncü maddenin birinci fıkrası.” hükmü bulunmaktadır.Görüldüğü üzere çek iptal davası açma hakkı TTK 651.maddesi uyarınca, çeke bağlı alacağı bulunan hamile aittir. İptal kararını alan hamil, TTK 652.maddesinde düzenlendiği üzere, hakkını senetsiz ileri sürebilir ya da borçludan yeni bir kıymetli evrak düzenlenmesini isteyebilir. İptal davasının amacı budur. Çek keşidecisinin TTK 757 ve 818/s.maddesi gereğince iptal davası açma hakkı bulunmamaktadır.
6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu Dava Şartları Başlıklı madde 114/1-d) “Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde, temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması.” 114/1-e maddesi “Dava takip yetkisine sahip olunması” ve 114/1-h maddesi “Davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması” hükümleri ile aynı kanunun Dava Şartlarının İncelenmesi başlıklı 115/2.maddesi” Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” hükümleri bulunmaktadır.
Yukarıda yazılı yasal düzenlemeler ve açıklamalar ışığında somut olayda dava dilekçesinde iddianın öne sürülüş biçimine göre dava konusu çekin ibraz ve ödemeden sonra —-kaybolduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere 6102 sayılı TTK’nin 818/1-s maddesi yollaması ile aynı yasanın 680. maddesi uyarınca bir çekin kısmen doldurulmuş veya sadece imzalanmış olması halinde dahi tedavüle çıkarılması mümkün ve geçerli olup, böyle bir çek için TTK’nin 757, 759, 763, ve 764 vd. maddeleri uyarınca zayi nedeniyle iptalini isteme hakkının sadece lehtar veya hamile aittir. Ancak somut olayda dava konusu —-şubesi tarafından takasta ibraz edilerek tahsil edildiği , — tarafından daha sonra müşterisinin hesabının bulunduğu—-şubesine gönderildiği ve taşıyıcı firma— tarafından kaybedildiğinin öne sürüldüğü anlaşılmakla, davacı bankanın davada esasen müşterisi adına hareket ettiği, olayda TTK’nin 652.maddesinin de uygulanma yeri ve amacı bulunmadığı, dosyaya sunulan çekin fotokopisine göre çekin halen ciro ve temlik hukuki işlemlerine açık bulunduğu, dava konusu çekin beyan edildiği üzere temlik ve icra işlemlerine konu edilmesi ihtimalinde uyuşmazlığın çekişmeli bir davayla çözülmesinin gerekeceği, gerçekleşen ve tespit edilen hukuki vakıa ve talebe göre işbu dava ile dava konusu çekin zayi nedeniyle iptalinin istenmesi ve bu yönde hüküm verilmesine yasal olanak bulunmadığı sonuç ve kanaati hasıl olmuştur. Binaenaleyh ; 6100 sayılı HMK’nin 114/1-h maddesi gereğince bu durumun dava şartı olduğu ve dava şartı eksikliğinin giderilmesinin de mümkün olmadığı ve davacının çek iptal davası açmak hak ve hukuki yararı bulunmadığı anlaşıldığından davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)6100 Sayılı HMK’nin 114/1-h maddesi gereğince davacının dava açmakta ‘hukuki yararının bulunmaması nedeniyle; davanın/talebin, 6100 Sayılı HMK’nin 115/2.maddesine göre DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE,
2-)Yapılan yargılama giderlerinin davanın çekişmesiz niteliğine göre talep eden üzerinde bırakılmasına,
3-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken —karar ve ilam harcın peşin olarak alındığından başka harç alınmasına yer olmadığına,
4-)6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, —-Dair, talep eden vekilinin yüzüne karşı ; 6100 sayılı HMK’nin 341/1, 342, 343, 344 ve 345/1 maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren—hafta içinde istinaf harç ve giderleri yatırılmak suretiyle mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle —Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.