Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/652 Esas
KARAR NO : 2023/162
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/04/2022
MAHKEMEMİZE TEVZİ TARİHİ: 14/09/2022
KARAR TARİHİ : 28/02/2023
—— Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ——-karar sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edilen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalı hakkında 3.630,69 TL cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla ——– esas sayılı dosyasından başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafça borçlu olunmadığından bahisle itiraz edildiğini ve takibin durduğunu beyan ederek haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin takip tarihi itibariyle anapara üzerinden işleyecek faiz ve vekalet ücreti ile tüm ferileri ile birlikte devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
SAFAHAT
—— Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/08/2022 tarih ——Karar sayılı ilamında:”1-HMK 2,4, 20,114 ve 115 maddeleri gereğince Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle açılan davanın USULDEN REDDİNE, 2-HMK nun 20 maddesi gereğince karar kesinleştiğinde iki haftalık yasal süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili——- Nöbetçi Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,” karar verilerek dosyanın mahkememiz yukarıdaki esasına kaydedildiği görülmüştür.
Deliller
Tarafların ticaret sicil sorguları dosya arasına alınmıştır.
—— sayılı dosyasının Uyap dosya arasına alınmıştır.
——- Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, —–. İcra Müdürlüğünün ——-takip sayılı dosyası, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında cari hesap alacağına dayalı ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin ——-esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.Dosya, bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter incelemesinde davacı yanın defterlerini hazır bulundurduğu, davalı yan ile iletişime geçilemediği ve davalı yanın defter ibraz etmediği, bu hali ile HMK 222.madde uyarınca defter ibrazından kaçınmış sayılması gerektiği nazara alınarak, 26.01.2023 tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği, taraflar arasındaki ticari ilişkinin davacı satıcının 14.04.2018 tarihli——nolu satış faturası ile başladığı, davacı satıcının 18.04.2018 tarihinden 23.04.2018 tarihine kadar davalı tarafa 2 fatura ile 8.430,69 TL bedelli satışı yaptığı, bu süreçte davalı taraftan 3 ayrı tarihte 4.800,00 TL ödeme aldığı 01.08.2018 tarihi itibariyle davalı taraftan 3.630,69 TL alacaklı olduğu rapor edilmiş olup, bilirkişi raporunun bu yönleriyle denetime elverişli, gerekçeli ve hükme esas alınabilir nitelikte olduğu, 3095 sayılı yasaya göre taraflar arasındaki işin ticari iş olması sebebiyle ticari faiz talep edilebilmesinin mümkün olduğu tespitiyle beraber, her ne kadar icra takibi 3.630,69 TL asıl alacak ve 1.756,94 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 5.387,63 TL üzerinden yapılmış ise de, davacının dava dilekçesindeki talebinin 3.630,69 TL asıl alacağa ilişkin olduğu ve dava açılırken harca esas değerin bu değer olarak gösterildiği tespitiyle beraber davanın kabulü ile davalının —— esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, asıl alacak 3.630,69 TL üzerinden takibin devamına, 3.630,69 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %16,75 oranında ve değişen oranlarda ticari faiz (icra takibindeki taleple bağlı kalınarak) uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup 3.630,69 TL asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının ——esas sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, toplam 3.630,69 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, 3.630,69 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %16,75 oranında ve değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 3.630,69 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 726,14 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 248,01 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harçın mahsubuyla bakiye 167,31 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan peşin alınan 80,70 TL harç, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 181,75 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.762,45 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca—–bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 3.630,69 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.