Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/622 E. 2023/601 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/622 Esas
KARAR NO: 2023/601
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/09/2022
KARAR TARİHİ: 26/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket tarafından gösterilen fabrika, atölye, imalathane gibi vs. iş yerlerindeki çalışanlara yemek hizmetinin davacı şirketçe verilmekte olup, verilen yemek dağıtım hizmetinin davalı borçlu şirkete fatura edildiğini, davacı şirket tarafından verilen yemek dağıtım hizmeti bedelini ödemeyen borçluya karşı, ——— esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının borçlunun yapılan icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile davacı arasında 21.10.2020 tarihli “———-” bulunduğunu, ———- ile ———- Şti devralma ve birleşme sonucu oluşan birebir aynı şirketler olduğunu, devralma ve birleşme sonucu 21.10.2022 tarihli ———- kapsamında davalı şirkete hizmet verildiğini, bu sözleşme kapsamında firmalar davalı şirketin birçok müşterisine hizmet verdiğini, bu sözleşme kapsamında davacının, davalı şirketin müşterilerine yemek üretmeyi, üretilen yemeği belirtilecek adrese teslim etmeyi taahhüt ettiğini, davalı şirket ile davacı arasındaki sözleşme uyarınca, davalı şirketin müşterileri ile herhangi bir şekilde ilişkisinin sona ermesi durumunda davacının, davalının müşterilerine yemek veremeyeceğini taahhüt ettiğini, ancak davacı, sözleşmeye aykırı olarak davalı şirketin müşterileri olan ———- ve ——— firmasına yemek hizmeti verdiğini, taraflar arasında akdedilen ———— 2.17 maddesi; “Üye Kuruluş, yemek hizmetini vermiş olduğu ——— hizmet alan kuruluşlara satış sözleşmesinin feshinden itibaren altı (6) ay süreyle yemek hizmeti veremez. Böyle bir durum gerçekleştiğinde, üye kuruluş, ——— bir yıllık fatura tutarı kadar cezai şart ödeyeceğini kabul beyan ve taahhüt eder.” şeklinde düzenlendiğini, dolayısıyla davacı taraf her ne kadar davalı şirketin söz konusu yemek dağıtım hizmet bedelini ödemediğini iddia etse de davacı tarafın, taraflar arasında akdedilmiş sözleşmeye aykırı davranarak davalı şirketten hizmet alan kuruluşlara yemek hizmeti vermiş olması sebebiyle davalı şirkete bir yıllık fatura tutarı kadar cezai şart ödemesi gerektiğini, bu sebeple davalı şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını beyan ederek, davanın reddine, kötü niyetli takip sebebiyle davacı tarafın %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Deliller:Tarafların ticaret sicil sorguları dosya arasına alınmıştır.———- ticaret sicil müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.———- Esas sayılı dosyasının uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.———- Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.——— Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.Mali müşavir bilirkişi raporu ile sözleşme yorum ve denetim uzmanı bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.

Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ———– sayılı dosyası, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında, cari hesaba ve sözleşmeye dayalı ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin———– esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.Dosyada, davalı vekili, 16/09/2022 tarihli süre uzatım talep dilekçesi ile birlikte yetki ve zamanaşımı ilk itirazında bulunmuş olup, itirazın ön inceleme duruşmasında değerlendirildiği, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca ———— Mahkemeleri yetkili kılınmış olmakla davanın yetkili mahkemede ve süresinde açıldığı, anlaşıldığından, itirazların reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.Dosya, bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter incelemesinde davalı tarafın defterlerini hazır bulundurduğu, davacı tarafın merkezinin ———- olmasından dolayı defterlerinin incelenemediği, 19.03.2023 tarihli rapora göre, dosyadaki bilgi, belge, faturalar ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, davalı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği, davalı tarafından davacı adına yürütülen——— Kodlu Satıcılar hesabına göre, davalının, davacıya olan 2021 yılından 2022 yılına devir eden borç bakiyesinin 34.922,18 TL olduğu, davalı tarafından 31.01.2022 tarihinden 18.07.2022 tarihine kadar davacından 13 adet fatura 659.746,62 TL tutarında mal ve hizmet alış yaptığı, bu süreçte davacı tarafa 8 ayrı tarihte 398.286,85 TL ödeme yapıldığı ve davacıya 7 adet 52.160,30 TL tutarlı faturalar düzenlendiği ve buna göre 18.07.2022 takip tarihi itibariyle davacı tarafa 244.221,65 TL borçlu olduğu, tarfaların BA-BS bildirimlerinde bulunduğu ve bildirimlerin birbiri ile örtüştüğü rapor edilmiştir.Akabinde dosya, sözleşme yorum ve denetim uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiş; 23.06.2023 tarihli rapora göre, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 2/17.maddesine göre, “Üye kuruluş, yemek hizmetini vermiş olduğu ———– hizmet alan şatış sözleşmesinin feshinden itibaren 6 ay yemek hizmeti veremez.Böyle bir durum gerçekleştiğinde üye kuruluş ——— bir yıllık fatura tutarı kadar cezai şart ödeyeceğini kabul beyan ve taahhüt eder. Bu halde ——– tazminat hakkı saklıdır.” belirtildiği, davacı şirketin ———- 08.12.2021 günü tescil ve ilan edildiği, ———- müdür seçildiği ve bu davayı açan avukata vekaletnameyi bu kişinin verdiği, davalı şirketin ise 29.06.2007 tarihinde kurulduğu ve yetkilisinin ———- olduğu, yeni ibraz olunan sözleşmeyi ———- kaşesi altında ———- imzaladığı ve davacı şirketle bir ilgisi olmadığı, davalı şirketin cezai şart alacağına mahsup ettiğini bildirdiği ancak, cezai şartın yargılama sonunda belirlenebilecek bir tazminat olduğu, davalı şirketin cezai şart alacağına mahsup ederek borçlu olmadığını savunduğu, davalı tarafın kendiğinden cezai şartı indiremeyeceği, davacının davalıdan 244.221,65 TL alacaklı olduğu rapor edilmiş olup, sunulan raporların bu yönleriyle hükme esas alınmaya uygun, gerekçeli ve denetlenebilir bulunması sebebiyle ek rapor alınması cihetine gidilmeyerek, davacının, sözleşmeden ve cari hesaptan kaynaklanan alacağı bulunduğu kanaati mahkememizde hasıl olmuş olup, her ne kadar davacının, davalı taraftan 244.221,65 TL alacaklı olduğu tespit edilmiş ise de, davacının talebinin 241.550,76 TL asıl alacağa ilişkin olmasına bağlı olarak taleple bağlı kalınması gerektiği, yine her ne kadar ——— sayılı yasaya göre taraflar arasındaki işin ticari iş olması sebebiyle ticari faiz talep edilebilmesi mümkün ise de, davacı tarafça takip talebinde yasal faiz talebinde bulunulduğu anlaşılmakla, taleple bağlı kalınarak yasal faize hükmedilmesi gerektiği tespitiyle beraber davanın kabulü ile, davalının ———- esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, toplam 241.550,76 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, 241.550,76 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,00 oranında ve değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup 241.550,76 TL asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Son olarak belirtmek gerekir ki 492 Sayılı Harçlar Kanununun;”…İLAMSIZ TAKİPLERDE PEŞİN HARÇ: Madde 29 – İlama dayanmıyan takip isteklerinden alacak miktarının binde beşi peşin alınır. Peşin harçlar takip sonunda alınacak asıl harca mahsup olunur. İlama dayanmıyan takiplerde alacaklı mahkemeye müracaata mecbur kalırsa, peşin alınan harç kendisine iade olunur. Veya alacaklının isteği üzerine mahkeme harçlarına mahsup edilir….”şeklindeki ilgili maddesinde yer alan söz konusu düzenleme, davacı tarafın dava dilekçesindeki talebi ve icra dosyası kapsamına göre davacı tarafın takibi başlatırken 1.207,75 TL peşin harç yatırmış olması, eldeki davanın söz konusu harca bağlı olarak açılmış olması karşısında söz konusu takip için yatırılan peşin harç miktarı da işleme tabi tutulmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının ——— esas sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, toplam 241.550,76 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, 241.550,76 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,00 oranında ve değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 241.550,76 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 48.310,15 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Gerekçede açıklanan sebeple, karar tarihi itibariyle alınması gereken 16.500,33 TL nispi karar harcından, Mahkeme veznesine yatan 2.918,09 TL peşin harç ile İcra veznesine yatan söz konusu 1.207,75 TL’nin toplamını oluşturan 4.125,84 TL’nin mahsubu ile EKSİK 12.374,49 TL’nin davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Gerekçede açıklanan sebeple davacı tarafından İcra veznesine ve Mahkeme veznesine yatırılan söz konusu peşin harçlar da dahil olmak üzere davacı tarafından yapılan toplam 4.125,84 TL harç gideri, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 119,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 5.744,84 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ———- bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 38.232,61 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan 1.500,00 TL bilirkişi ücretinden oluşan yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ———- Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. E-duruşmaya son verildi. 26/09/2023