Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/620 E. 2023/599 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/620 Esas
KARAR NO: 2023/599
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 05/09/2022
KARAR TARİHİ: 26/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirkete ait ——– plakalı araç ile ——– plakalı araç sürücüsünün idaresindeki araç arasında ——– meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkili şirkete ait araç kurallara uygun bir şekilde kendi şeridinde seyir halindeyken, ——– plakalı aracın sürücüsünün müvekkili şirkete ait aracın sol ayna kısımlarına çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, taraflar arasında anlaşmalı olarak maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı düzenlendiğini, çarpmanın sonucunda müvekkili şirkete ait aracın sol ayna kısımlarında ciddi hasarlar meydana geldiğini, Tramer sorgu sonucuna göre davalı araç sürücüsü %100 kusurlu ve müvekkilin zararını kusuru oranında gidermekle yükümlü olduğunu beyan ederek 2.179,62 TL tutarındaki genel haciz yolu ile yapılan takibe davalılar tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın davanın zaman aşımı nedeniyle reddi gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün olayda kusursuz olduğunu, şirketin ödeme yaparak sorumluluğunu yerine getirdiğini, haksız fiil niteliğindeki olayın ticari iş söz konusu olmadığını ve ticari faizin uygulanamayacağını beyan ederek, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ——– ŞTİ. vekili cevap dilekçesinde özetle; Söz konusu davanın usule ve hukuka aykırı olup davacı tarafın işbu davayı ikame etmesinde hukuki yararı bulunmadığını, zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazları bulunduğunu, davacı tarafın, alacağı olmadığını bildiği halde takip başlatmasının kötü niyetli olduğunu beyan ederek, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Deliller:Tarafların ticaret sicil sorguları dosya arasına alınmıştır.——– E. sayılı dosyasının Uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.Davacı şirkete yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır. Davalı sigorta şirketine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.——– Noterler Birliğine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır. Trafik kusuru konusunda uzman bilirkişi ile sigorta hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi heyet kök ve ve ek raporları dosyaya sunulmuştur.

Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:Dava, 01.04.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan, davalı şirkete ait ——— plakalı araç ile davacıya ait ——— plakalı aracın çarpışması sonucu, kusurun irdelenmesi, ——— plakalı araçta hasar oluşup oluşmadığı, hasar ve ekspertiz ücreti alacağı varsa miktarının ne olduğu hususlarında davacı tarafça başlatılan takibe, davalılar tarafından ———- esas sayılı icra dosyasına yapmış oldukları itirazın iptali davasıdır.Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçeleri,———– Esas sayılı dosyası değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında, trafik kazasından kaynaklı alacağa ilişkin ——— Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalılar tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.Dosyada, davalı tarafların zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazı ön inceleme duruşmasında değerlendirilmiş, davanın süresinde açıldığı kabulüyle yargılamaya devam olunmuştur.Dosya, trafik kusuru konusunda uzman bilirkişi ile sigorta hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; 30.01.2023 tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, sigorta poliçesi, hasar dosyası ve ibraz edilen deliller ışığında, ——— plaka sayılı araç sürücüsünün 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 56/a maddesini ihlal etmesi sebebiyle %100 asli kusurlu olduğu, ———- plakalı araç sürücüsünün herhangi bir kusurunun bulunmadığı, kaza dolayısıyla ———- plakalı araç ile ilgili hasar dosyasında ekspertiz sonucu tanımı yapılan işçilik hizmet ve bedellerinin, değişimi yapılan parça ve ekipmanlar yönünden uyumlu ve kadri maruf olduğu, aynı şekilde ekspertiz ücretinin de kadri maruf olduğu, yapılan ödemelerin mahsubu ile, davacının davalı sigorta şirketindeki bakiye alacağının toplam 289,02 TL (257,18 TL ekspertiz ücreti tutarı, 31,84 TL işlemiş faiz olmak üzere); davalı ———- ŞTİ.’deki bakiye alacağının, toplam 322,82 TL (257,18 TL ekspertiz ücreti tutarı, 65,64 TL işlemiş faiz olmak üzere) olduğu rapor edilmiş olup, davalı tarafların rapora itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla aynı bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış, itirazlar irdelenerek sunulan ek rapora göre, bilirkişilerin kök rapordaki görüş ve kanaatleri ile ek rapordaki görüş ve kanaatlerinin aynı olduğu rapor edilmiş olup, bilirkişi kök ve ek raporlarının bu yönleriyle hükme esas alınmaya uygun, gerekçeli ve denetlenebilir bulunması sebebiyle yeniden rapor alınması cihetine gidilmeyerek, taleple bağlılık ilkesi uyarınca asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,00 oranında yasal faiz uygulanmasının talep edilebileceği, her ne kadar davacı tarafça 2.179,62 TL asıl alacak üzerinden dava açılmış ise de, davacının tespit edilen alacağının yukarıda belirtilen şekilde olduğu, tespitiyle beraber, davanın kısmen kabulü ile davalıların———- esas sayılı takip dosyasına yaptıkları itirazın iptaline, davalı sigorta şirketi yönünden, toplam 289,02 TL (257,18 TL ekspertiz ücreti tutarı, 31,84 TL işlemiş faiz olmak üzere) üzerinden; davalı———- ŞTİ. yönünden, toplam 322,82 TL (257,18 TL ekspertiz ücreti tutarı, 65,64 TL işlemiş faiz olmak üzere) üzerinden takibin devamına, 257,18 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,00 oranında yasal faiz uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.Öte yandan davacı tarafça davalılardan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup 257,18 TL asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne, davacının teselsül talebi olmadığından tazminatın davalılardan müştereken tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-Davalıların———- esas sayılı takip dosyasına yaptıkları İTİRAZIN İPTALİNE, davalı sigorta şirketi yönünden, toplam 289,02 TL (257,18 TL ekspertiz ücreti tutarı, 31,84 TL işlemiş faiz olmak üzere) üzerinden; davalı ——– ŞTİ. yönünden, toplam 322,82 TL (257,18 TL ekspertiz ücreti tutarı, 65,64 TL işlemiş faiz olmak üzere) üzerinden takibin devamına, 257,18 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,00 oranında yasal faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 257,18 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 51,44 TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 189,15 TL harcın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL peşin harç gideri, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 158,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 3.238,70 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 485,80 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ———- bütçesinden ödenen 1.600,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 240,00 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile; 1.360,00 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 322,82 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin 289,02 TL ile sınırlı, müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına),
9-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 1.856,80 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
10-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/09/2023