Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/614 E. 2023/283 K. 25.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/614 Esas
KARAR NO : 2023/283

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/09/2022
KARAR TARİHİ : 25/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile davacı şirket arasında yapılan ticari alışveriş sonucunda ortaya çıkan alacağın tahsili amacıyla—–İcra Dairesinin —– Esas sayılı dosyası ile başlatmış oldukları icra takibinin, borçlunun borca ve faize itiraz etmesiyle durduğunu, söz konusu borcun davacı şirket ile davalı-borçlu arasında yapılan ticari işlere dayandığını, davacı şirketin borçludan olan alacağının faturalara dayandığını, taraflar arasındaki ticari kayıtlar incelendiğinde borcun kaynağının açıkça ortaya çıkacağını, davacı şirket ile davalı yan arasında yapılmış bulunan işler, ticari nitelikte olduğundan ticari faiz uygulanması gerektiğini beyan ederek; —–. İcra Dairesinin —– Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline ve takibin devamına ayrıca %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatının davalı yandan tahsiline, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı yana yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre
davacının herhangi bir alacağının bulunmadığını, davalının, davacıdan bir takım ürünler almaya karar verdiğini ve kendileri ile bir ön görüşme yaparak teklif istediğini, davacının, 15.10.2021 tarihli e-maili ile teklifte bulunduğunu ve mail ekinde Teklif Formu gönderdiğini, davacının bu hareketinin icap niteliğinde olduğunu, davalının da söz konusu teklifi kabul ederek sözleşmenin kurulmasını sağlandığını, buna göre taraflar arasında kurulan sözleşmede, —- 2.500 Kg, 5,54 USD birim fiyat, toplam 13.847,75 USD, —– 300 Kg, 5,54 USD birim fiyat, toplam 1.690,62 USD—-Profil, 200 Kg, 5,31 USD birim fiyat, toplam 1.061,58 USD, toplam USD bedelin 17.496,35 olduğunu, söz konusu sözleşme kapsamında davacıya, 15.12.2021 vadeli, 60.000,00 TL bedelli çek, 24.12.2021 vadeli, 60.000,00 TL bedelli çek, 30.12.2021 vadeli, 50.000,00 TL bedelli çek, vererek ödemesini yaptığını. 15.10.2021 günü —— döviz alış kuru 9,19 TL olduğunu, bu durumda davacıya 18.498,36 USD ödendiğini, davacı ile cari hesap usulüne göre çalışma planlandığından cariden fazla dahi ödeme yapıldığını, ödemesi yapılmış olmasına rağmen davacının uzun süre ürünleri teslim edemediği, bazı ürünleri eksik teslim ettiğini beyan ederek, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama gideri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Tarafların ticaret sicil sorguları dosya arasına alınmıştır.
—-sayılı dosyasının Uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.
—–Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—–Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekeçsi,—- İcra Müdürlüğünün—– takip sayılı dosyası, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında cari hesap alacağına dayalı ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin —–İcra Müdürlüğünün ——esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya, bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter incelemesinde tarafların defterlerini hazır bulundurduğu, 12.03.2023 tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve lehlerine delil teşkil ettiği, taraflar arasında uyuşmazlık bulunmayan 14.01.2021 tarihli Teklif Formu başlıklı belgeye göre, — 2.500 Kg ürünün birim fiyatının 5,54 USD, —–, 300 Kg ürünün birim fiyatının 5,64 USD,—– 200 Kg ürünün birim fiyatının 5,31 USD olmak üzere toplam tutarının KDV dahil 17.496,35 USD olduğu ve döviz bazlı ürünlerin satışlarında, sevk gününe ait —– efektif satış kuru esas alınarak, aksi bildirilmedikçe faturanız, olarak kesilir.” şeklinde taraflarca kararlaştırıldığı, dava ve takibe konu edilen cari hesabı oluşturan faturalara konu ürünlerin sevk gününe ait —– efektif satış kuru üzerinden TL para birimi ile düzenlendiğinin kabulü halinde, tarafların birbiriyle uyumlu ticari defter kayıtlarına göre davacının 01.08.2022 takip tarihi itibariyle davalıdan olan alacağının 85.658,63 TL olduğu, dava ve takibe konu edilen cari hesabı oluşturan faturalara konu ürünlerin, teklif formunda belirtilen birim fiyatlar üzerinden düzenleneceğinin kabulü halinde, teklif formuna konu ürünlerin KDV dahil bedelin 17.496,35 USD olduğu, davalı tarafından, davacı tarafa 16.10.2021 tarihinde 3 adet çek ile 170.000 TL ödeme yapıldığı, 15.10.2021 tarihli —–tarafından yayınlanan 1 USD 9.1993 TL alış kuruna göre davalı tarafından 18.479,67 USD ödeme yapıldığı ve buna göre davalı tarafından davacı tarafa (17.46,35 USD-18.479,61 USD=) 983,32 USD fazladan ödeme yapılmış olduğu ve takip tarihi itibariyle davacı tarafa borcunun bulunmadığı rapor edilmiş olup, bilirkişi raporunun bu yönleriyle denetime elverişli, gerekçeli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunduğu, buna göre, davacı tarafça davalı şirkete gönderilen 15.10.2021 tarihli mailde ürünlere ilişkin birim fiyat bilgilendirmesi yapıldığı, davalı tarafın bu maile ve fiyatlandırmaya istinaden kesin bir sipariş talepleri olduğuna ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin dosyada bulunmadığı, davalı tarafça herhangi bir sipariş olmaksızın davacı tarafa ön ödeme olarak 15.12.2021 vadeli, 60.000,00 TL bedelli, 24.12.2021 vadeli, 60.000,00 TL bedelli ve 30.12.2021 vadeli, 50.000,00 TL bedelli çekleri teslim ettiği, bu süreçte çeklerin vade tarihine kadar herhangi bir sipariş verilmediği, kesin siparişin bu tarihlerden sonra 17.03.2022 tarihinde verildiğinin dosyaya sunulan mail kayıtları ile sabit olduğu, cevap dilekçesi ekinde sunulan “Teklif Formu” başlıklı evrakta, “Döviz bazlı ürünlerin satışında, sevk gününe ait —— efektif satış kuru esas alınarak, aksi bildirilmedikçe faturanız TL olarak kesilir.” ibaresinin yer aldığı, dolayısı ile iş bu Teklif Formu ile davalı tarafın sevk gününe ait —— efektif satış kurunun esas alınacağını bildiği veya en azından bilmesi gerektiği, tüm bu nedenlerle bilirkişi raporunda izah edilen “dava ve takibe konu edilen cari hesabı oluşturan faturalara konu ürünlerin sevk gününe ait —– efektif satış kuru üzerinden TL para birimi ile düzenlendiğinin kabulü halinde, tarafların birbiriyle uyumlu ticari defter kayıtlarına göre davacının 01.08.2022 takip tarihi itibariyle davalıdan olan alacağının 85.658,63 TL olduğu” seçeneğine itibar etmek gerekmiş, 3095 sayılı yasaya göre taraflar arasındaki işin ticari iş olması sebebiyle ticari faiz talep edilebilmesinin mümkün olduğu tespitiyle beraber, davanın kabulü ile davalının ——. İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, toplam 85.658,00 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, 85.658,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %15,75 oranında ve değişen oranlarda ticari (icra takibindeki taleple bağlı kalınarak) uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup 85.658,00 TL asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Son olarak belirtmek gerekir ki 492 Sayılı Harçlar Kanununun;
”…
İLAMSIZ TAKİPLERDE PEŞİN HARÇ:
Madde 29 – İlama dayanmıyan takip isteklerinden alacak miktarının binde beşi peşin alınır.
Peşin harçlar takip sonunda alınacak asıl harca mahsup olunur. İlama dayanmıyan takiplerde alacaklı mahkemeye müracaata mecbur kalırsa, peşin alınan harç kendisine iade olunur. Veya alacaklının isteği üzerine mahkeme harçlarına mahsup edilir.
…”
şeklindeki ilgili maddesinde yer alan söz konusu düzenleme, derkenar yazısı ve icra dosyası kapsamına göre davacı tarafın takibi başlatırken 428,29 TL peşin harç yatırmış olması, eldeki davanın söz konusu derkenara bağlı olarak açılmış olması karşısında söz konusu takip için yatırılan peşin harç miktarı da işleme tabi tutulmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının—–. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, toplam 85.658,00 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, 85.658,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %15,75 oranında ve değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 85.658,00 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 17.131,60 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Gerekçede açıklanan sebeple karar tarihi itibariyle alınması gereken 5.851,30 TL nispi karar harcından, Mahkeme veznesine yatan 1.034,54 TL peşin harç ile İcra veznesine yatan söz konusu 428,29 TL’nin toplamını oluşturan 1.462,83 TL’nin mahsubu ile EKSİK 4.388,47 TL’nin davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Gerekçede açıklanan sebeple davacı tarafından İcra veznesine ve Mahkeme veznesine yatırılan söz konusu peşin harçlar da dahil olmak üzere davacı tarafından yapılan toplam 1.462,83 TL harç gideri, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 67,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 3.029,83 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ——bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 13.705,28 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde—–Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.