Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/532 E. 2023/596 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/781 Esas
KARAR NO: 2023/566
DAVA: Ticari Defterlerin Ziyaı Halinde Belge Verilmesi
DAVA TARİHİ: 17/10/2022
KARAR TARİHİ: 14/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan ‘Ticari defterlerin ziyaı halinde belge verilmesi’ davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
DAVA/TALEP;Davacı vekili talep dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili firmanın, yolcu taşımacılığı ve seyahat acentesi faaliyetleri (yurt içinde ve yurt dışında bir yerden bir yere yolcu yük posta canlı hayvan ve her türlü ticari veya gayri ticari veya ticari emtiaya ilişkin tarifeli veya tarifesiz hava taşımacılığı yapmak) ve ——- şirket esas mukavelesinde yazılı olan diğer işlerle iştigal ettiğini, elektronik defter genel tebliği kapsamında defterlerini elektronik ortamda tutan ve vergi mükellefi olan davacının müvekkili firmaya ait muhasebe kayıtlarının tutulduğunun bilgisayarda teknik bir arıza meydana geldiğini, bu arızanın giderilmesi ve sabit sürücülerdeki verilerin kurtarılması amacıyla ——- başvurulduğunu, —— tarafından hazırlanan 30/09/2022 Tarihli ——- sayılı Sabit Sürücüden Veri Kurtarma Raporuna göre, şirket cihazına bağlı olan ——- ve ——– seri numaralı ——- marka sabit sürücülerde işlem yapıldığını ancak okuyucu kafa arızasından ve yüzeyinde mikro çiziklerden dolayı veriler kurtarılamadığını, diğer taraftan, söz konusu e-Defter ve Beratlarının ——– sistemine yeniden yüklenebilmesi ve yeniden yüklenecek e-Defter ve Beratlarının vergisel anlamda herhangi bir kayba sebebiyet verip vermeyeceği ve bu kaybın bir daha yaşanmaması için alınacak gerekli tedbirlerin ne olabileceği hususlarında yeminli mali müşavirden özel amaçlı tespit raporu alındığını, yeminli mali müşavir ——– tarafından davacı müvekkili firmanın ——- dönemi yevmiye kayıtları ve beyannameleri üzerinde yapılan incelemeler neticesinde hazırlanan ——- sayılı 07/10/2022 tarihli yeminli mali müşavirlik özel amaçlı tespit raporu uyarınca; kayıtların tutulduğu bilgisayarların server barındırma merkezine taşındığı ve düzenli olarak üç ayrı yere yedek alındığı ve bu kaybın bir daha yaşanmaması için gerekli önlemlerin alındığının kanaat ve sonucuna varıldığının rapor edildiğini, vergi mükellefi olan davacı müvekkilin firmaya ait muhasebe kayıtlarının tutulduğu bilgisayarda müvekkilin iradesi dışındaki mücbir sebeplerden dolayı meydana gelen teknik arızanın giderilemediği ve sabit sürücülerdeki verilerin kurtarılamadığının, bu durumun bir mücbir sebep niteliğinde olduğunu, söz konusu e-defter ve beratlarının ——- sistemine yeniden yüklenebileceği ve yeniden yüklenecek e-defter ve beratlarının vergisel anlamda herhangi bir kayba neden olmayacağını, kayıtların tutulduğu bilgisayarların server barındırma merkezine taşınmak ve düzenli olarak üç ayrı yere yedek alınmak suretiyle bu kaybın bir daha yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınmış olduğu dikkate alındığında davacının müvekkili firmaya 2021/Nisan dönemine ait e-Defter ve Beratlarına ilişkin zayi belgesi verilmesi için gerekli yasal hal ve şartların oluştuğu görüldüğünü, sonuç itibariyle, davacının vergi mükellefi müvekkilinin firmaya ——– dönemine ait e-Defter ve Beratlarına ilişkin Zayi Belgesi verilmesi amacıyla işbu davayı açma zorunluluğu hasıl olduğunu, fazlaya ilişkin haklar ve diğer haklar saklı kalmak kaydıyla, arz ve izah edilen nedenler ile davacı vergi mükellefi müvekkilinin … (VN:…) —— dönemine ait e-Defter ve Beratlarının şirket muhasebe kayıtlarının tutulduğu bilgisayarlarda meydana gelen mücbir sebep niteliğindeki teknik arıza nedeniyle zayi olduğunun tespit ve kabulü ile bu hususta davacıya zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.

CEVAP /TALEP: Talep HMK’nin 382 (2) e-1( Ticari defterlerin ziyaı halinde belge verilmesi) maddesi gereğince çekişmesiz yargı işidir.

DELİLLER:——- Kayıtları, ——- Vergi Dairesi Kayıtları, ——- Müzekkere cevapları, Tespit Raporu, Vergi Levhası, Veri Kurtarma Raporu, Dosya kapsamındaki sair tüm bilgi ve belgeler.

DEĞERLENDİRME VE SONUÇ :Talep, 6102 sayılı TTK’nin 82/7 maddesi gereğince ticari defter ve belgelerin zayi nedeniyle belge verilmesi istemine ilişkindir. 6100 Sayılı HMK’nin 382 (2) e-1 maddesi gereğince zayi belgesi verilmesi talebi çekişmesiz yargı işi olup aynı yasanın 385. maddesine göre 316-322 maddeleri kapsamında basit yargılama usulüne tabidir. 6100 Sayılı HMK’nin 316 ilâ 322 maddelerinde düzenlenen basit yargılama usulüne tabi işbu davada talep dilekçesine göre hukuki dinlenilme hakkı kapsamında davacıya zayi olduğu beyan edilen deftere ilişkin açıklama yapması için süre verilmiş, ve TTK’nin 82/7 uyarınca şirketin bağlı bulunduğu —— Vergi Dairesi Müdürlüğünden şirkete ilişkin getirtilen bilgi ve belgeler ile —— yanıtları ve tüm dosya kapsamı değerlendirilmiştir.6102 sayılı TTK’nin 82.maddesi uyarınca işbu talep ticari işletmenin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden istenebileceğinden davacı şirketin merkezine göre Mahkememizin kesin yetkili olduğu anlaşılmıştır. Dosyaya sunulan bilgi ve belgeler esas alındığında tevzi formuna göre davanın öğrenme tarihinden itibaren otuz günlük yasal süre içinde açıldığı kabul edilmiştir. Mahkememizce ön inceleme duruşması icra edilmiş akabinde tahkikat iş ve işlemleri yerine getirilerek tahkikat tamamlanmış ve son celse talep eden şirket vekilinin son sözleri dinlerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.6102 sayılı TTK’nin 82. maddesinde belgelerin saklanması ve saklama süresi başlığı altında düzenleme yapılmış bu kapsamda her tacirin ticari defterlerini sınıflandırılmış şekilde saklamakla yükümlü olduğu belirtilmiştir. Talep eden şirketin e-Defter uygulamasına tabi olduğu ve 6102 Sayılı TTK’nin 64/3 maddesinde işbu davada zayi nedeniyle iptali istenen 2021/Nisan E-defter ve beratların ticari defter olarak kabul edilmesi gerektiği anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK’nin 18/3 maddesine göre her tacirin ,ticarethanesine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş insanı gibi hareket etmesi gerektiği düzenlenmiştir. Dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nin 82. maddesinin 7. Fıkrasında ise ; bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren otuz gün içinde ticari işletmenin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilmektedir. Bu dava hasımsız açılır, Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını emredebilir.’ düzenlemesine havidir. Anılan hükümde “yangın, su baskını, veya yer sarsıntısı gibi bir afet sebebiyle” defter ve belgelerin ziyaa uğramasından söz edildiği dikkate alınarak, sınırlayıcı bir düzenleme yapılmadığı kabul edilmelidir. Bu nedenle hükümdeki “gibi” sözcüğünden de anlaşılacağı üzere, tacirin elinde olmayan benzer olaylar da maddenin kapsamında düşünülmüştür. Bu nedenle tacirin, söz konusu hükümdeki defter ve belgelerin korunması amacıyla gereken dikkat ve ihtimamı göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziyaa uğramanın onun iradesi dışında, elinde olmayan bir nedenle meydana gelmiş olması zorunludur . Bundan ayrı olarak, ticari defter ve belgelerin kaybedilmiş olduğu iddiasının, samimi ve inandırıcı bulunması da lâzımdır. Elektronik Defter Genel Tebliği’nin 4.4.1.e) maddesine göre; e-defter dosyaları ile bunlara ilişkin berat dosyalarının ikincil kopyalarının, gizliliği ve güvenliği sağlanacak şekilde e-defter saklama hizmeti yönünden teknik yeterliliğe sahip ve Başkanlıktan bu hususta izin alan özel entegratörlerin bilgi işlem sistemlerinde ya da Başkanlığın bilgi işlem sistemlerinde 01/01/2020 tarihinden itibaren asgari 10 yıl süre ile muhafaza edilmesi zorunludur. Tebliğin 7.1. Maddesine göre ise, e-defter tutanlar, Vergi Usul Kanununda belirtilen “mücbir sebep” halleri nedeniyle e-defter veya beratlarına ait kayıtlarının bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren tevsik edici bilgi ve belgeleri ile birlikte 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yetkili mahkemesine başvurarak kendisine bir zayi belgesi verilmesini istemelidir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 13. maddesinde, sahibinin iradesi dışındaki sebepler dolayısiyle defter ve vesikalarının elinden çıkmış bulunması mücbir sebepler olarak kabul edilmiştir. Ancak Vergi Usul Kanunundaki bu düzenleme vergisel yükümlülüklerle ilgili olup, 6102 sayılı TTK’nin 82/7. maddesinde ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olması hali, zayi belgesi verilmesini gerektiren bir olay olarak sayılmamış olduğu gibi tahdidi olarak sayılan bu sebeplerle de benzerlik göstermediğinden sırf ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olmasının ticari defterlerin 6102 sayılı TTK’nin 87/2 maddesinin aradığı şartlarda zayi olduğunun kabulü mümkün değildir. Elektronik Defter Genel Tebliği’nin 7.1 maddesinde sadece Vergi Usul Kanununda belirtilen “mücbir sebep” ve ikincil örneklerin temin edilememesi halinin aranmış olması 6102 sayılı TTK’nın 82/7. maddesindeki hususların aranmayacağı anlamına gelmez. Zira Elektronik Defter Genel Tebliği’nin 7.1 maddesindeki düzenleme 6102 sayılı TTK’nin 82/7. maddesindeki düzenlemenin kapsamını değiştirecek nitelikte değildir. Dolayısıyla tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgelerin kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğradığı iddiasına dayalı zayi belgesi verilmesi isteminde 6102 sayılı TTK’nın 82/7. maddesindeki koşullar aranmalıdır. Bilgi işlem sistemlerinde muhafaza edilen elektronik defter ve beratların silinmesi, zarar görmesi, virüs bulaşması, siber saldırı v.b. nedenlerle ulaşılamaz hale gelmelerini önlemek için mükelleflerin, e-defter ve beratlarının muhafaza ve ibrazı konusunda ve ayrıca kullandıkları bilgi işlem sisteminin sağlıklı biçimde çalışabilmesi ile ilgili yeterli teknik ve güvenlik önlemlerini almaları(örn. Güvenlik açıklarına karşı güncelleme desteği olan işletim sistemi kullanılması, gelişmiş bir antivirüs programının yüklü olması vb.), bu kapsamda bilgi işlem sistemlerinde yaşanabilecek sorunlar nedeniyle elektronik defter ve beratlarını farklı ortamlarda yedeklemeleri basiretli bir iş adamından beklenen bir davranış olup Elektronik Defter Genel Tebliği’ne de uygundur.Yukarıdan beri açıklanan hususlar ve değinilen yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında ; talep dilekçesinde temel sebep olarak bilgisayarın sabit sürücülerinde teknik bir arıza meydana geldiği ve veri kurtarma merkezi tarafından verilerin kurtarılamadığı ileri sürülmüştür. Ne var ki, dosyada bulunan ——-yazılan müzekkereye verilen 23/05/20223 tarihli yanıta göre talep eden şirketin zayi nedeniyle iptal talep edilen 2021/Nisan dönemine ilişkin e/defter ve beraat dosyalarının ikincil kopyalarını saklanmak üzere bilgi işlem sistemine yüklemediği gibi farklı ortamlarda ve kuruluşlarda yedeklerini de tutmadığı tartışmasızdır. Buna göre talep eden şirketin ——- Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliği Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğin 4.4.1-e maddesinde öngörülen yükümlülüğü yerine getirmediği, e-Defter dosyaları ile bunlara ilişkin berat dosyalarının ikincil kopyalarının muhafazası hususunda özel entegratör bir firmadan destek almadığı, basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğüne uymadığı sabit olup talep edildiği üzere bilirkişi raporu alınmasının sonuca bir etkisi görülmemiştir. (HMK,30,266 vd) Hemen belirtilmelidir ki; kimse kendi ihmal ve/veya kusurundan yararlanamaz ve bundan hukuki bir hak elde edemez. Binaenaleyh; kanunda tahdidi olarak sayılmamakla birlikte isteme konu ticari defterlerin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sonucu ya da bunlara benzer bir sebepten dolayı basiretli bir iş adamının göstereceği tüm dikkat ve özenin gösterilmesi halinde dahi önlenemeyen bir sebepten ötürü zıyaa uğradığının TMK’nin 6. ile HMK’nin 190 ve 194. maddeleri nazarında ispatlanamadığı sonuç ve kanaatiyle talebinin reddine karar verilmek suretiyle; 6100 sayılı HMK’nin 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.(AY,138/1)

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın/talebin REDDİNE,
2-)Yapılan yargılama giderlerinin, davacı/talep eden üzerinde bırakılmasına,
3-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcına peşin alınan 80,70 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 189,15 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-)6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının davacıya iadesine, ( Yazı İşleri Müdürü tarafından Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince resen işlem yapılmasına, )
Dair, davacı/ talep eden vekilinin yüzüne karşı; 6100 sayılı HMK’nin 341/1, 342, 343, 344 ve 345/1 maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle; istinaf harç ve giderleri yatırılmak suretiyle —— Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/09/2023