Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/448 E. 2022/742 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/448
KARAR NO:2022/742

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:17/10/2019
KARAR TARİHİ:02/11/2022
Mahkememizden verilen — tarih ve — Esas, — Karar sayılı karara karşı İstinaf yoluna başvurulması üzerine —-Karar sayılı kesin nitelikli ilamıyla kaldırılması üzerine Mahkememizin başlıktaki esasına tevzi edilen davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkememizden verilen — tarih ve —Esas,— Karar sayılı kararı:”
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile davacı bankanın —- arasında imzalanan— Sözleşmesine dayalı olarak kredi kullandırıldığı; davalının ise bu — Sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı; borcun ödenmemesi üzerine dava dışı borçluya ve davalıya—-yevmiye numaralı ihtarnamesi ile alacağın ödenmesi için ihtar gönderildiği halde borcun ödenmemesi üzerine davalı hakkında —-sayılı dosyası üzerinden verilen —- tarihli ihtiyati haciz kararı alındığı ve müşterek borçlu ve müteselsil kefil olan davalı aleyhine —–Esas sayılı icra dosyası üzerinden takibe geçildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, bunun üzerine arabuluculuk başvurusu yapıldığı halde anlaşmama tutanağı düzenlendiği ve bunun üzerine dava açmak durumunda kalındığı, sözleşmede yetki şartı bulunduğu ve bankanın genel müdürlük adresinin —- olması nedeni ile yetki itirazı da dahil olmak üzere itirazın haksız olduğu ileri sürülerek söz konusu icra takibine itirazların iptaline, takibin devamına ve—- az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesi talep ve dava edilmiş ise de henüz ön inceleme duruşması yapılmadan önceki aşamada davalı vekili tarafından gönderilen—tarihli dilekçe ile taraflar arasında — tarihinde borç tasfiye protokolü imzalandığı ve protokole göre tarafların — yevmiye nolu ihtarnamenin içeriği olan borç yönünden—üzerinden mutabık kalındığı ve protokole ekli ödeme planı doğrultusunda — taksitte ödenmesinin kararlaştırıldığı, buna uygun olarak ilk— taksitin gününde ödendiği ve bakiye borcun da ödeneceği belirtilerek söz konusu protokol ve ödeme planı örneğinin ibraz edilmesi üzerine ve ibraz edilen protokole göre son taksit tarihinin —-olduğunun ve bu protokole göre davanın konusuz kalmış olabileceğinin anlaşılması üzerine davacı vekilinin bu konudaki süre talebi karşılanarak protokole ve ödeme planına karşı inceleyip beyanda bulunması sağlanmış olup, davacı vekili tarafından ibraz edilen —- tarihli dilekçe ile protokol ve ödeme planı kabul edilmekle birlikte davanın konusuz kalmadığı belirtilerek yargılamanın son taksit tarihi olan —- tarihine kadar bekletilmesine karar verilmesi talep edilerek Mahkemece aksi kanaatte olunması halinde yargılama gideri ile ücretli vekaletin karşı tarafa yükletilmesi istenmiştir.Celp edilip incelenen icra dosyasına göre —-tarihinde takibe geçildiği, — tarihinde süresinde itiraz üzerine takibin durduğu, işlemiş faizi ile birlikte takibe konu toplam miktarın—olduğu, ipotek limiti ile sınırlı olarak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla talepte bulunulduğu, ayrıca — tutarlı gayri nakdi kredi bedelinin bloke edilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
İbraz edilen ve ihtilafsız olan protokole göre taraflar arasında dava konusu borç yönünden —tarihinde protokol imzalandığı ve mutabık kalınan bakiye — ödeme planına bağlandığı ve son taksitin — olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı vekili bu şekilde protokol düzenlenmesinin davayı konusuz kılmayacağı ve son taksit tarihine kadar davanın yargılamasının bekletilmesi ileri sürülmüş ise de taraflar arasında ihtilafsız olan protokole ve ödeme planına bağlı olarak davanın konusuz kaldığı, son taksit tarihi de gözetildiğinden ödeme planının sonuna kadar beklenmesinin de usulen ve fiilen mümkün olmadığı ve esasen protokol ve ödeme planı akibetine bağlı olarak icra dosyası üzerinden her zaman usulen mümkün talep ileri sürülerek takip ve dava imkanı mevcut olacağından eldeki bu dava yönünden sürecin beklenmesi tarafların belirsizlik yaşamasından başka bir etkisi de olmayacağından son taksitin beklenmesinde öncelikli hukuki yarar görülmeyerek konusuz kalan dava hakkında gerekli usuli kararla yargılamanın sonlandırılması uygun görülmüş olup, yargılama gideri yönünden yapılan irdelemede taraflar arasında imzalanan protokol ve tarihinden de anlaşılacağı üzere davalı tarafın davaya sebep olduğu anlaşıldığından yargılama giderlerinden davalı taraf sorumlu tutulmuştur.
Ayrıca belirtmek gerekir ki arabuluculuk son tutanağa göre taraflar arasında anlaşma sağlanamamış olduğundan konuya ilişkin yasal düzenleme gereği zaruri giderden de davalı sorumlu tutulmuştur. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Kararın mahiyetine nazaran icra tazminatına karar verilmesine yer olmadığına,
3-Mahkeme veznesine yatan— peşin harçtan, — maktu harcın mahsubu ile artan —– harcın kararın kesinleşmesine bağlı olarak ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından Mahkeme veznesine yatırılan toplam — harç dahil olmak üzere davacı tarafından yapılan toplam —-yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılmış bir gider olmadığından bu konuda başkaca bir karar oluşturulmasına yer olmadığına,
6-Kararın mahiyeti ve davanın konusuz kalma aşaması da gözetilerek davacı vekili için tarife gereğince belirlenen maktu avukatlık ücretinin yarısı olan— avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun madde 18/A-(13) ve (14) düzenlemelerine ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine bağlı olarak Arabulucuk Bürosu tarafından yapılan ve — Bütçesinden karşılanan — zaruri giderin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı aleni olarak yapılan yargılama sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren — hafta içinde— Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı—-…”
şeklinde olup yukarıya aynen aktarılmıştır.
Yukarıya aynen aktarılan karara karşı İstinaf yoluna başvurulması üzerine yukarıda giriş kısmında belirtilen şekilde—karar sayılı kararı ile borcun taksitlendirilmesine ilişkin sözleşmenin yapılmış olmasının davanın konusuz kalması için yeterli olmadığı ve son taksitin bekletici mesele yapılması gerektiğinden bahisle kararın kaldırılması üzerine dava dosyası bu kez Mahkememizin başlıktaki— Esasına tevzi edilmiş olup, yargılama bu dosya üzerinden sonlandırılmıştır.İstinaf sonrası yapılan—-tarihli duruşmada alınan beyan ve yapılan irdeleme:
”Belirli gün ve saatte celse açıldı.
Davacı Vekili —duruşmaya katıldı. Başka gelen yok. Belli yerde açık yargılamaya başlandı.Tebligatların yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı anlaşıldı.Davalı vekili tarafından ibraz edilen —- tarihli dilekçe ile icra dosyasına yapılan takibe itirazdan feragat edildiği, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin talep edildiği, yargılama gideri ve avukatlık ücreti talep edilmediği hususlarının ifade edildiği ve vekaletnamede özel yetki bulunduğu anlaşıldı.
Davacı vekili tarafından ibraz edilen —- tarihli dilekçede de söz konusu — tarihli dilekçeye atfen konusuz kalan dava hakkında usuli karar verilmesinin talep edildiği, yargılama gideri ve avukatlık ücreti istenmediğinin belirtildiği anlaşıldı.
Davacı vekilinden soruldu: zapta geçen dilekçemizi tekrarla, davalı taraf takibe itirazdan vazgeçmiş olduğundan konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini istiyoruz, biz de karşı taraftan yargılama gideri ve avukatlık ücreti istemiyoruz, dedi. Beyanı okundu, imzası alındı.
Davacı vekili Dosya incelendi. Davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından yargılamanın bittiği bildirildi.”
şeklinde olup yukarıya aynen aktarılmıştır.
Yukarıya aynen aktarılan tutanak içeriğinden de anlaşıldığı üzere davalı-takip borçlusu bu davaya dayanak olan icra takibine itirazından vazgeçmiş olması nedeni ile davanın itirazın iptali niteliğine bağlı olarak görülebilmesi için gerekli geçerli bir itirazla takibin durmuş olması şartı ortadan kalktığından yerinde görülen taraf vekillerinin talepleri gibi konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olmak üzere aşağıdaki şekilde karar verilmiş olup, taraf vekillerinin karşılıklı olarak yargılama gideri ve avukatlık ücreti istemediklerine ilişkin beyanları da gözetilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Kararın mahiyetine nazaran icra tazminatına karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davanın konusuz kalma sebebinden de açıkça anlaşılacağı üzere davalının davaya sebebiyet vermiş olması ve zorunlu arabuluculuk giderine ilişkin yasal düzenleme birlikte gözetilerek bu giderden davalının sorumlu tutulmasına; önceki kararda yer alan:
”…
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun madde 18/A-(13) ve (14) düzenlemelerine ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine bağlı olarak Arabulucuk Bürosu tarafından yapılan ve —- Bütçesinden karşılanan—- zaruri giderin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
…”
şeklindeki — nolu hüküm fıkrasına göre —-tarih, —harç nolu ”harç tahsil müzekkeresi” yazılmış olduğundan bu konuda başkaca bir karar oluşturulmasına yer olmadığına,
4-Önceki kararın —nolu hüküm fıkrasında belirtilen şekilde harç iadesinin gerçekleşmemiş olması da gözetilerek sonuçta: Mahkeme veznesine yatan— harçtan maktu karar harcı — mahsubu ile artan — harcın kararın kesinleşmesine bağlı olarak ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
5-Taraf vekillerinin bu konudaki beyanlarına bağlı olarak yukarıdaki — nolu hüküm fıkrası dışında kalan yargılama giderleri yönünden yapılan masrafların yapan üzerinde bırakılmasına; aynı sebeple davacı vekili yararına avukatlık ücreti takdir edilmesine yer olmadığına,
6-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı aleni olarak yapılan yargılama sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren —hafta içinde — Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.