Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/373 E. 2022/474 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/373 Esas
KARAR NO : 2022/474

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/05/2022
KARAR TARİHİ : 08/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasında dosya tensiben resen incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- tarihinde——– sevk ve idaresindeki ———-plakalı aracın karıştığı kazada müvekkili … yaralanmış ve ————— raporuna göre %27 oranında —— kaybettiğini, akabinde davalı … şirketine yazılı olarak müracaat edildiğini —— zararını karşılamaması üzerine ——– başvuru yapıldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ——- üzerinden yapmış olduğu başvuruda dosyada alınan bilirkişi raporuna —— belirlenmiş bunun üzerine talebi ———- arttırıldığını——– üzerinden alacaklı olduğuna karar verdiğini, iş bu karara davalı yan itiraz ettiğini , —– müvekilinin yeniden rapor alınması için hastaneye sevk ettiğini, söz konusu ara karara itiraz etmiş olmamıza rağmen müvekkilinin ——alınan rapora göre %6,3 oranında malul olduğu yönünden rapor düzenlendiğini, söz konusu —— taraflarınca itiraz edildiğini ancak dosya hesaplama için bilirkişiye gönderilmiş, bilirkişi raporuna göre %6,3 maluliyet oranı üzerinden yapılan hesaplama ile 33.139,73 TL alacaklı olduğunun hesaplandığını, bunun üzerine itiraz ——– tarihli karar ile ——– —- bozmuş kısmen kabul kararı vererek———-alacaklı olduğu hükmediğini, söz konusu karar ise taraflarınca İstinaf edildiğini, dosyanın nihayetinde —– döndüğünü, —— —— itiraz ——- bozulmasına karar verildiğini, akabinde itiraz ——- dosyanın yeniden tevdi edildiğini, ——— ile ilam uyarınca davacının ————– alınmasına karar verildiğini, ——– bölümünden ——alındığını ——- ——– sınıflandırılması ve engelllilere verilecek ———– hakkındaki yönetmeliğe göre maluliyet oluşmadığını, —– ise ———tedavi görmesi ——– tarafından verilecek rapora göre ———– olup olmadığının dikkate alınarak yeniden rapor düzenlenebileceği yönünde bir rapor oluşturulduğunu, taraflarınca söz konusu rapora hem —- belirtilen —- yönetmeliğe göre düzenlenmesi gerekirken ——– göre düzenlenmesinin ——- tamamlanmadan—— düzenlenmesinin karar vermeye elverişli olamayacağını ve raporun hatalı olduğu belirtildiğini, —————— yargılamanın tamamlanamayacağından dosyadan el çekilmesine, ———- yetkili mahkemede dava açma muhtariyetine yönünde karar verildiğini, iş bu nedenlerden ötürü iş bu davayı açma zarureti hasıl olduğunu, kaza tespit tutanağı ve savcılık tarafından alınan kusur raporuna göre davalı sigortalı ——plakalı araç sürücüsü ——- asli kusurlu bulunduğunu, ayrıca ——–alınan kusur raporlarında da bu durumun sabit olduğunu beyan etmiş, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik 30.000,00 TL sürekli maluliyet zarar tazminatın davalıdan tahsiline, olay tarihinden itibaren ticari avans faizi işletilmesine, dava harç ve masrafları ile yasal ücreti vekâletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP/TALEP : Dosya Üzerinden karar verildiğinden bu aşamada 6100 Sayılı HMK’nin 126-131 maddeleri kapsamında cevap dilekçesi bulunmamaktadır.
DELİLLER : Dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ :
Dava, Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) istemine ilişkindir.
Mahkememizce usul ekonomisi ilkesi de gözetilerek tensiben 6100 sayılı HMK’nin 114 ve 115. maddelerinde bulunan düzenleme kapsamında dava şartları yönelik yapılan ilk inceleme ve değerlendirme sonucunda aşağıdaki hüküm sonuca ulaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/(2)-maddesine göre ‘diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır. Hükmü bulunmaktadır. Aynı yasanın 115. maddesine göre ise “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.” hükümleri mevcuttur. Dava şartlarına ilişkin kurallar kamu düzenindendir. Bu yasal çerçevede mahkemelerce dava şartları her aşamada resen gözetilmesi gerekmektedir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinde aynen; “(1) İlgili kanunlarda —— başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise ———– sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır. (2) Davacı, —— sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya —— tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. ——– başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
6102 Sayılı TTK’nin 5/A maddesine göre de konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce — başvurulmuş olması dava şartıdır.
6102 Sayılı TTK”nin 5. maddesine eklenen ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğü giren 5/A maddesi de arabuluculuğa tabi ticari davaların bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davaları olarak tanımlanmıştır. Buna göre dava açılmadan önce —— başvurulmuş olması 7155 sayılı Kanun’un 20. Maddesiyle TTK’ye eklenen 5/A ve HMK’nin 114/2. Maddeleri uyarınca dava şartıdır.
6100 sayılı HMK’nin 137, 138 ve 140. maddedeki ön inceleme aşamasında dava şartlarının inceleneceğine dair düzenlemeler, henüz incelenmemiş ise tahkikata geçilmeden önce dava şartlarının incelenmesi zorunluluğunu belirtmektedir. Bu hükümler her aşamada dava şartlarının incelenebileceğine dair 115. madde düzenlemesine inceleme zamanı bakımından en erken zaman olarak —–düzenleme olmayıp incelemenin en geç ne zaman yapılması gerektiğini göstermektedir.
6100 sayılı HMK’nin 30. Maddesine göre Hakim lüzumsuz masraf yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür. 6100 sayılı HMK’nin 138. madde ile öncelikle dava şartları ile ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verileceği hükme bağlanmıştır.
Yukarıdan beri gösterilen yasal düzenlemeler ve yapılan hukuki açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacının talebi trafik kazası nedeniyle sürekli maluliyete bağlı tazminat isteminden ibarettir. Buna göre talep 6102 Sayılı TTK’nin 5/A maddesine göre de konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri kapsamında kaldığından—- tabidir. Davacının ———- başvurmuş olması sadece bir seçenek olup işbu durum dava şartı arabuluculuk için bir istisna değildir. ——-eldeki davada dava dilekçesine —- faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslı veya ——tarafından onaylanmış bir örneği eklenmediği gibi dava dilekçesinde bu yönde hiçbir açıklamaya yer verilmediğine ——olunmuştur. Ayrıca —– sorgulamada da davayla bağlantılı olmasın gereken ——dosyasına rastlanmamıştır. Böylece yasal düzenlemelere göre —- başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması nedeniyle herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaati hakim olmuştur. Binaenaleyh; davanın, 6102 sayılı TTK’nin 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Bendinin son cümlesi ve HMK’nin 114/(2) ve 115. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-)-Davanın, TTK’nin 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Bendinin son cümlesi uyarınca —–başvurulmadan dava açılması nedeniyle’ 6100 sayılı HMK’nin 114/(2) ve 115. maddeleri gereğince DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE,
2-)Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının, başlangıçta peşin olarak alınan 102,47 TL harçtan mahsubuyla 21,77 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-)Davalı tarafından yapılmış yargılama gideri bulunmadığından işbu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-)6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan avansın yatırana iadesine, ( Yazı İşleri Müdürü tarafından Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince resen işlem yapılmasına)
Dair, davacı vekilinin ve davalı ———-yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; 6100 sayılı HMK’nin 341/1, 342, 343, 344 ve 345/1 maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf harç ve giderleri yatırılmak suretiyle mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.