Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/289 E. 2023/501 K. 10.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/289 Esas
KARAR NO: 2023/501
DAVA: Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 22/04/2022
KARAR TARİHİ: 10/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkilinin tedarikçisi olduğu davalı ile yapmış olduğu anlaşma gereğince önden telefon telefonların ödemelerini yaptığını ancak davalı tarafın malların teslimini yapmadığını, —— E.sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalı tarafından itiraz edildiğini ve takibin durduğunu,icra takibinin davalı borçluya tebliğ edildiği 25.12.2018 tarihinde davalının temerrüde düştüğünü, arabuluculuk sürecinin anlaşmazlıkla sonuçlandığını, 195.200,00 TL ödemenin —– E. Sayılı dosyası kapsamında gönderilen icra ödeme emrinin tebliği tarihi olan 25.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte iadesine, davalının taşınır ve taşınmaz mal varlığı üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili davalının davacı şirkete hiçbir borcunun bulunmadığını, dava dilekçesinde bahsedilen dekontlardaki açıklamalarda yazdığı belirtilen —– şirketi ile müvekkilinin hiçbir fiili ve hukuki bağı bulunmadığını, davacının sipariş ettiği ürünlerin kendisine teslim edilmediği iddiasının tamamen asılsız ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ürünleri sipariş edip teslim alamayan tacirin farklı tarihlerde ve miktarlarda davalının hesabına para göndermiş olmasının bile bu iddianın gerçek dışı olduğunu kanıtladığını, bu konuda hiçbir delil de sunamadıklarını, yine iddiaları kabul anlamına gelmemek kaydı ile belirtilen dekont açıklaması da davalının borçlu olduğu anlamına gelmediğini, bu dosyaya ilişkin taraflarca arabuluculuk görüşmesi sonrası anlaşamama tutanağının 19.04.2019 tarihinde düzenlendiğini ve işbu itirazın iptali davasını süresinde açmadığını ve davalının davacıya hiçbir borcu olmadığını belirterek davanın reddine, kötü niyetli davacı aleyhine dava miktarının %20 sinden aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:—– müzekkere cevabı,——- E.sayılı dosyası,SMMM bilirkişi eliyle düzenlenerek mahkememize ibraz edilen 16.04.2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı taraf defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davalı … incelenen defterlerinin TTK. md. 85 ve HMK 222. Madde uyarınca sahibi lehine delil olarak kullanılma niteliğinde bulunmadığı, —– şirketi ve —– şirketi gönderdiği dekontlarda, davacı tarafından davalının banka hesaplarına 02.11.2017 tarihinde 32.000,-TL, 07.11.2017 tarihinde 5.800,- TL, 31.10.2017 tarihinde 47.000,- TL, 08.11.2017 tarihinde 110.400,- TL, olmak üzere toplam 195.200,- TL banka havalesinin yapıldığı; davacı —– Şti.’nin incelenen kayıtlarına göre, davalı … ile ilgili olduğu söylenen davadışı —– ile ticari ilişkisinin 30.09.2017 tarihinde başladığı 31.12.2017 tarihinde sonlandığı, 31.12.2017 tarihinde 159 Verilen Avanslar Hesabına virman yapılarak kapatıldığı, davacı —– Şti. ile davadışı —— firmasının birbirlerinden alacak/borçlarının bulunmadığı; Davalı …’in incelenen kayıtlarına göre; 2017 ve 2018 yıllarında davacı —— Şti. ile dava dışı —— firması ile ticari ilişkisinin bulunmadığı, davalı … incelemede sunduğu ——- eksterelerine göe, davacı —— Şti.’nin sahibi olduğunu söylediği dava dışı —— 2017 ve 2018 yıllarında toplam 81.700,- TL ödeme yaptığı, davacı —— Şti.’ne ait Ba Formlarında davalı … ile davadışı —— alım yaptığına ilişkin beyanının bulunmadığı tespit edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:Dava, —— Esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.Somut olayda; davacı tarafça davalının banka hesaplarına, 02.11.2017 tarihinde 32.000,00 TL, 07.11.2017 tarihinde 5.800,00 TL, 31.10.2017 tarihinde 47.000,00 TL, 08.11.2017 tarihinde 110.400,00 TL, olmak üzere toplam 195.200,00 TL olarak yapılan banka havalesinin taraflar arasındaki mal alım satım sözleşmesine dayalı olarak yapıldığı ve buna mukabil davalı tarafça ödemeye konu malların teslim edilmediği iddiasıyla davalı aleyhine huzurdaki davaya dayanak icra takibinin başlatıldığı görülmüştür.Türk Medeni Kanunun 6. Maddesinde, Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her birinin hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olduğunu belirtmiştir.6098 sayılı TBK’nın 207. maddesi, “Satış sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir âdet bulunmadıkça, satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdürler.” hükmünü haizdir. Madde hükmünden de anlaşılacağı üzere; aksi kararlaştırılmadıkça satış sözleşmelerinde alıcı ile satıcının edimlerini aynı anda eda etmeleri esastır. O halde, alım satım akdine konu malı teslim almadan satıcıya avans ödemesi yaptığını iddia eden davacı, bu iddiasını ispat yükü altındadır. Satış sözleşmesinde aksine bir anlaşma olmadığı takdirde, tarafların edimlerini aynı anda ifa etmeleri kural olduğundan, peşin satış karinesi uyarınca davacının davalıya avans niteliğinde ödeme yaptığını ve karşılığında mal teslim edilmediğini yazılı delillerle kanıtlaması gerekir. Tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporu bir arada değerlendirildiğinde; taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı, davacı tarafça davalı taraf hesabına gönderilen toplam 195,200 TL’nin banka havale dekontlarının açıklama kısmında —– ibaresinin yer aldığı, davacı —– Şti.’nin incelenen kayıtlarına göre, davalı … ile ilgili olduğu söylenen davadışı —— ile ticari ilişkisinin 30.09.2017 tarihinde başladığı 31.12.2017 tarihinde sonlandığı, 31.12.2017 tarihinde 159 Verilen Avanslar Hesabına virman yapılarak kapatıldığı, davacı —— Şti. ile davadışı —— firmasının birbirlerinden alacak/borçlarının bulunmadığı, davalı …. incelenen kayıtlarına göre 2017 ve 2018 yıllarında davacı —— Şti. ile dava dışı —— firması ile ticari ilişkisinin bulunmadığı, bu haliyle davacı tarafça dava konusu ödemelerin davalı ile mal alım satım sözleşmesine istinaden yapıldığının usulüne uygun delillerle ispat edilemediği, aynı zamanda ödemelere dayanak dekontların açıklama kısmına da söz konusu paranın avans için gönderildiğine dair hiç bir emare bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 359,80 TL olmakla baştan alınan 3.333,53 TL peşin harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 2.973,73 TL nin davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 30.280,00 TL nispi vekalet ücretinın davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
5-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, ( Yazı İşleri Müdürü tarafından Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince resen işlem yapılmasına,)
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde —— Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/07/2023