Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/284 E. 2023/348 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/284 Esas
KARAR NO : 2023/348

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 20/04/2022
KARAR TARİHİ: 16/05/2023

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 20/04//2022
BİRLEŞTİRME KARAR TARİHİ : 06/05/2022
KARAR TARİHİ : 16/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) ve birleşen tirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilİ şirket nezdinde, dava dışı sigortalı —-maliki olduğu —- plakalı araç için, 05.12.2018 ile 05.12.2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere—- no.lu Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi düzenlendiğni, 09.03.2019 tarihinde gerçekleşen trafik kazasında dava dışı sigortalıya ait —- plakalı araç ile davalıya ait —— plakalı aracın çarpışarak maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğni, kaza sonrası düzenlenen 24.04.2019 tarihli ekspertiz raporuna göre, “Sigortalı Araç (—- Kusur Oranı: %100, rücu imkanı: Yok, —-plakalı araçta meydana gelen hasar tutarı (parça+ işçilik, KDV hariç): 12.099,88 TL” şeklinde tespitlerde bulunulduğunu, eksper raporunda yer alan kusur tespitine bağlı olarak, —- plakalı araçta meydana gelen hasarlar nedeniyle, ilgililere 12.099,88 TL + KDV olmak üzere toplam 14.227,05 TL ödeme yapıldığını, ancak müvekkili sigorta şirketinin, kazanın gerçekleştiği yer ve kazanın oluş şeklini inceleyerek, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nden, kusur durumunun yeniden incelemesini talep ettiğini, bu talep ile birlikte iletilen bilgi-belgeler değerlendirilerek SBM nezdinde tutulan —- nolu ihbar numaralı kaza hakkında Tramer kayıtlarında yer alan kusur durumunun değiştiğini, —- plakalı aracın kusurunun olmadığı, —-plakalı aracın ise %100 kusurlu olduğunun tespit edildiğini, —– plakalı aracın seyir ettiği—- bağlanacağı ve kazanın olduğu noktada, —-plakalı araca “DUR” levhası bulunduğunun tespit edildiğini, ilgili kusur durumu, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi-Tramer Kayıtlarında; 28.01.2021 tarihli tespit ile yer aldığını, ödeme tarihinden sonra ortaya çıkan bu tespit karşısında, davalı şirkete yapılan 14.227,05 TL tutarındaki hasar tazminat ödemesinin sebepten yoksun olduğunun anlaşıldığını, bu şekilde davalı şirket uhdesinde sebepsiz zenginleşme teşkil etmekte olan tutarın, Türk Borçlar Kanunu’nun “Sebepsiz Zenginleşme” hükümleri kapsamında iadesi gerektiğini, her ne kadar takip ve dava öncesinde, gerekli ödemenin yapılması amacı ile davalı konumundaki şirkete müvekkili şirket tarafından bir başvuru yapılmış ise de, anılan başvuru sonucunda olumlu bir netice alınamadığını, davalı şirket hakkında, yukarıda belirtilen miktarın ödenmesi için, —-. İcra Müdürlüğünün —-. nolu icra takip dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, davalı şirketin takibe haksız şekilde itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu ve daha sonra gerçekleştirilen Arabuluculuk başvurusundan da olumlu sonuç elde edilmediğini beyan ederek haksız itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı borçlu şirketin, haksız itirazı nedeniyle de İİK md. 67/2 hükmü gereğince, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminat ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Asıl dava dosyasındaki aynı sebep ve gerekçelerle, değer kaybı tazminatı olarak ödendiği belirtilen 4.530,00 TL’nin tahsili için yapılan —- İcra Müdürlüğünün —- Sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı şirketin haksız itirazı nedeniyle de İİK md. 67/2 hükmü gereğince, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminat ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin araç kiralama işi yaptığını, aracın da kiralamış olduğu araçlardan biri olduğunu, araç kiralık olarak kullanılmakta iken kazanın meydana geldiğini, meydana gelen kazada müvekkile ait aracın hasar aldığını, hasar ve değer kaybı ödemesi kusurlu olan araç sigortası tarafından karşılandığını, kaza tespit tutanağı ve yapılan diğer değerlendirmelerde kusurun davacının sigortalısı olan araçta olduğu tespit edildiğni, davacının sigortalısının kusurlu olması nedeni ile müvekkiline davacı tarafından kazaya bağlı zararı ödendiğini, davacı tarafından sonradan yapılan kusur değişimi ise kabul edilmediğini, kusurun tespiti sadece trafik tabelası değerlendirmesi ile yapılmamakta olayın oluş şekli ve beyanlar ve kaza krokisi de değerlendirmeye alınması gerektiğini, dava konusu talebe ilişkin zaman aşımı itirazları bulunduğunu, icra inkar tazminat talebinin haksız olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

SAFAHAT
—- Asliye Ticaret Mahkemesinin —- Esas —- karar sayılı ilamıyla; “1-Dosyanın —-Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- Esas sayılı dosyası ile aralarında HMK 166 Md. Göre fiili ve hukuki irtibat bulunması, davaların aynı sebepten doğması ve biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması nedeni ile aralarında bağlantı bulunduğu anlaşılmakla, dosyanın —-Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- Esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamaya —-. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- Esas sayılı dosyası üzerinden devam edilmesine,” karar verilmiş olup birleşen dosya mahkememiz asıl dosyası arasına gönderilmiştir.

Deliller
Tarafların ticaret sicil sorguları dosya arasına alınmıştır.
—- İcra Müdürlüğünün —-. sayılı dosyasının Uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.
—-İcra Müdürlüğünün —-. sayılı dosyasının Uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.
Trafik kusuru konusunda uzman bilirkişi, otomotiv alanında uzman makine mühendisi ile sigorta hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi heyet kök raporu ve ek raporları dosyaya sunulmuştur.

Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Asıl dava; 09.03.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacı şirket nezdinde sigortalı bulunan, dava dışı sigortalıya ait —- plakalı araç ile —- plakalı aracın çarpışması sonucu, kusurun irdelenmesi, —- plakalı araçta hasar oluşup oluşmadığı, varsa miktarının ne olduğu, TBK 77.madde uyarınca sebepsiz zenginleşme şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarında davacı tarafça başlatılan takibe, davalı tarafından —-.İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali davası,
Birleşen dava; 09.03.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacı şirket nezdinde sigortalı bulunan, dava dışı sigortalıya ait—– plakalı araç ile —-plakalı aracın çarpışması sonucu, kusurun irdelenmesi, —-plakalı araçta değer kaybı oluşup oluşmadığı, varsa miktarının ne olduğu, TBK 77.madde uyarınca sebepsiz zenginleşme şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarında davacı tarafça başlatılan takibe, davalı tarafından —-.İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali davasıdır.

Mahkememizce dava dilekçeleri, cevap dilekçesi,—-. İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı dosyası, —- İcra Müdürlüğünün —-Esas sayılı dosyası, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında trafik kazasından kaynaklı ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin —-İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyası ve—-. İcra Müdürlüğünün —-Esas sayılı dosyası ile icra takipleri başlattığı, davalı tarafından yapılan itirazlar üzerine takiplerin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Her iki dava yönünden; Dosyada, davalı vekilinin zaman aşımı itirazı ön inceleme duruşmasında incelenmiş, davanın süresinde açıldığı kabulüyle yargılamaya devam olunmuş, dosya, trafik kusuru konusunda uzman bilirkişi, sigorta hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi ve otomotiv alanında uzman makine mühendisi bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; 14.11.2022 tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, sigorta poliçesi, hasar dosyası ve ibraz edilen deliller ışığında, —- sürücüsünün, kaza anında yola giriş yaptığı yerde, —-harita verilerinden 2019-2022 tarihleri arasında, yol bağlantısında DUR işaretinin bulunduğu, araç sürücüsünün, DUR işaretine önce uyarak durması, yolu kontrol ettikten sonra yola devam etmesi gerektiği, dolayısıyla, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47/c,d maddelerini ihlal etmesi sebebiyle %100 kusurlu olduğu-/—-plaka sayılı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde bir kusurunun bulunmadığı,—– plakalı araç ile ilgili hasar dosyasında ekspertiz sonucu tanımı yapılan işçilik hizmet ve bedellerinin, değişimi yapılan parça ve ekipmanlar yönünden uyumlu olduğu, hasar sonrası —- plaka sayılı araçta meydana gelen değer kaybının, AYM’nin 09.10.2020 tarihli —- yayımlanan —- esas —- karar sayılı kararına göre 5.300,00 TL olabileceği, araçta 14.277,85 TL hasar meydana geldiği, başlangıçta mevcut olan hukuki sebebin ortadan kalkması (ekspertiz raporundaki kusur durumlarının değişmesi) nedeniyle, davacı tarafça yapılan 14.277,85 TL hasar ödemesi ile 4.530,00 TL değer kaybı ödemesinin toplamı olan 18.807,00 TL’nin, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davacı tarafça talep edilebileceği rapor edilmiş, davalı tarafça sunulan rapora itirazların değerlendirilmesi amacıyla dosya aynı bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, rapora itirazlar irdelenerek düzenlenen ek rapora göre, bilirkişilerin kök rapordaki görüş ve kanaatleri ile ek rapordaki görüş ve kanaatlerinin aynı olduğu görülmüş, mahkememizce de AYM’nin 09.10.2020 tarihli —- yayımlanan — esas — karar sayılı kararına göre hesaplama yapılan kök ve ek raporların bu yönleriyle hükme esas alınmaya uygun, gerekçeli ve denetlenebilir bulunmasına bağlı olarak yeniden rapor alınması cihetine gidilmeyerek, her ne kadar davacı tarafça, asıl davada, asıl alacak ve fer’ileri toplamı olan 14.833,95 TL üzerinden, birleşen davada, asıl alacak ve fer’ileri toplamı olan 4.706,70 TL üzerinden takip yapılmış ve dava açılmış ise de, her iki dosyada da, davalının davadan önce temerrüde düşürüldüğüne dair herhangi bir noter ihtarının dosyada mevcut olmadığı, bu hali ile işlemiş faizin talep edilemeyeceği, davacının tespit edilen alacağının asıl davada 14.277,05 TL asıl alacak, birleşen davada 4.530,00 TL asıl alacak olduğu, davacının takip taleplerinde, yıllık %16,75 oranında ve değişen oranlarda ticari faiz isteminde bulunduğu ve taraflar arasındaki işin ticari iş olmasına bağlı olarak 3095 sayılı kanun uyarınca istemin yerinde olduğu tespitiyle beraber, 16.05.2023 tarihli celsede, davacı-birleşen dosya davacı vekilinin, yokluklarında karar verilmesi talepli mazereti, vekil-müvekkil arasında sonuç doğurmak ve talik sebebi olmamak üzere kabul edilerek, asıl davada, davanın kısmen kabulü ile —-İcra Müdürlüğünün —-Esas sayılı takip dosyasında toplam 14.277,05 TL asıl alacak üzerinden, birleşen davada, davanın kısmen kabulü ile —- İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takip dosyasında toplam 4.530,00 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan asıl ve birleşen davada davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup, faturaya bağlı asıl alacakların likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan her iki dava yönünden talebin kabulüne karar vermek gerekmiş, hem asıl hem birleşen dosyadaki tarafların aynı dosya numarası ile tek bir arabuluculuk görüşmesi yapmış olduğu nazara alınarak, yapılan bir arabuluculuk görüşmesi yönünden değerlendirme yapılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Asıl dava yönünden;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-Davalının —-. İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, toplam 14.277,05 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, 14.277,05 TL asıl alacağa yıllık %16,75 oranında ve değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 14.277,05 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 2.855,41 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 975,26 TL harçtan peşin alınan 179,16 TL harcın mahsubu ile bakiye 796,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 179,16 TL harç gideri, 4.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 82,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 4.761,66 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 4.571,19 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Gerekçede açıklanan nedenlerle, Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak (her iki davada da %96 oranında) 1.267,20 TL’sinin davalıdan tahsili ile; 52,80 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 556,90 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
B)Birleşen —-. Asliye Ticaret Mahkemesinin—– esas sasılı davası yönünden;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-Davalının —-. İcra Müdürlüğünün — esas sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, toplam 4.530,00 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, 4.530,00 TL asıl alacağa yıllık %16,75 oranında ve değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 4.530,00 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 906,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 309,44 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 228,74 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL harç gideri ve 19,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 99,70 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 95,71 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.530,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 176,70 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
C-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, asıl ve birleşen dava yönünden 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.