Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/183 E. 2022/837 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/746 Esas
KARAR NO: 2022/853
DAVA: Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/12/2021
KARAR TARİHİ: 13/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; — tarihinde davalı —- tarafından —- sigortalısı olan —-plakalı aracın müvekkiline ait —– plakalı araca arkadan çarparak maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet verdiğni, bu kaza sonrasında sigorta eksperine yaptırılan tespit sonucu meydana gelmiş olan hasar bedelinin, sigorta şirketinden yazılı olarak talep edildiğini, davalı şirketin başvurularına herhangi bir cevap vermediğini ve herhangi bir ödeme de yapmadığını, bunun üzerine ——- başvurduklarını, davadan el çekilmesine karar verildiğini ve iş bu davayı açma zarureti hasıl olduğunu, olayda —- plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, müvekkiline ait araçta büyük oranda maddi hasar meydana geldiğini, sigorta eksperine yaptırılan tespit sonucu — ekspertiz ücreti ödendiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik — hasar bedeli, —– eksper ücreti olmak üzere toplam —- kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın başvuru şartını eksiksiz olarak yerine getirmediğini, davacı tarafça müvekkili sigorta şirketine hasarın oluş şeklini tespit ve maddi tazminatın hesabına ilişkin asgari ve mer’i düzenlemelere uygun belge ve inceleme fırsatı sunulmadığından tazminat talebinin kısmen veya tamamen yerine getirilemediğini, hukukumuzda sigorta şirketinin sorumlu tutulacağı tazminat miktarının hesaplanmasında, —–tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun tazminatın hesaplanmasını düzenleyen 49 ila 56. maddelerinden farklı kurallara tabi kılındığını, bu nedenle sigortalı ile sigortacının sorumluluğunun aynı kabul edilmesi ve buna göre tazminat hesaplanmasının kabul edilemeyeceğini, trafik sigortası sözleşmesinin yasa ile zorunlu kılınmış olması ve bu sözleşmenin içeriğinin de Türk Ticaret Kanunu ve Sigortacılık Kanununun ilgili maddeleriyle düzenlenerek halen yürürlükte olan genel şartlar ile poliçenin bir bütün olduğunun vurgulanmış olması karşısında, dosyada tazminat hesaplanması bakımından Genel Şartlarda belirlenen usul ve esasların dikkate alınması gerektiğini, davacı tarafın talebine konu ekspertiz ücretinin poliçe teminatı kapsamında yer almadığnı, makul ve faydalı masraflar arasında da kabul edilemeyeceğini, kabul manasında olmamak üzere, müvekkili şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olacağını, bu nedenlerle davanın esastan ve usulden reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili —- tarihli ıslah dilekçesinde özetle; — hasar bedelinin —- çıkarıldığını, —- ekspertiz ücreti olmak üzere toplam —– hasar bedeli ve ekspertiz ücreti bedelinin temerrüt tarihinden itibaren davalıdan avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Tarafların ————- dosya arasına alınmıştır.
Davacının ——– kaydı dosyamız arasına alınmıştır.
Davalı sigorta şirketine yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—– yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Trafik kusuru konusunda uzman bilirkişi, otomotiv alanında uzman makine mühendisi bilirkişi ile sigorta hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi heyeti kök raporu ve ek raporları dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, —– tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davalı şirket nezdinde sigortalı bulunan —— plakalı aracın çarpışması sonucu, kusur oranlarına göre davacıya ait olan —– plakalı araçta hasar oluşup oluşmadığı, oluştuysa miktarı ve ekspertiz ücreti yönünden tazminat davasıdır.
Dosyada mevcut —–Uyuşmazlık hakem heyeti ara kararı ile bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve ara karara dayalı olarak dosyaya ibraz edilmiş bulunan —- tarihli rapor ile başvuranın aracındaki hasar tutarının — olduğu kanaatine varılmıştır. —- Başvuru Sahibinin hasar onarım bedeli talebinin —-olarak KISMEN KABULÜ ile —— tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile Başvuru Sahibine ödenmesine, 2. Başvuru Sahibinin talebinin —– REDDİNE, 3. Başvuru Sahibi tarafından ödenen — başvuru ücreti, —- bilirkişi ücreti olmak üzere toplam — yargılama giderinin, kabul ret oranına göre hesaplanan, — davalıdan tahsili ile Başvuru Sahibine ödenmesine, 4. Başvuru Sahibi kendisini vekille temsil ettirdiğinden, kabul edilen miktar için belirlenen, —- vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile Başvuru Sahibine ödenmesine, 5. Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen miktar için belirlenen, —– vekâlet ücretinin Başvuru Sahibinden tahsili ile davalıya ödenmesine,
Sonuç; 1- Uyuşmazlık hakem heyeti tarafından verilen ——- sayılı kararın kaldırılmasına; 2- Uyuşmazlık dosyasından el çekilmesine, 3- Davacı başvuru sahibinin görevli ve yetkili mahkemede dava açmakta muhtariyetine, 4- Başvuru dosyasının, talep halinde görevli ve yetkili mahkemeye karar verilmek üzere gönderilmesine, 5- İşin esası hakkında bir karar verilmediğinden, bu aşamada taraflarca karşılanan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına; taraflar lehine ve aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, görevli ve yetkili mahkemece dikkate alınmasına, 6- Usulü işlemlerin tamamlanması için dosyanın ——– tevdiine; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda uyuşmazlık miktarına göre kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.”
Şeklinde olup yukarıya aynen aktarılmıştır.
Dosya, trafik kusuru konusunda uzman bilirkişi, otomotiv alanında uzman makine mühendisi bilirkişi ile sigorta hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; —– tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, sigorta poliçesi, hasar dosyası ve ibraz edilen deliller ışığında, —- plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde —- nolu —– sigortalandığı, —- plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 54/a ve 56/a maddelerini ihlal etmesi sebebiyle %100 oranında asli kusurlu olduğu, davacıya ait — plakalı aracın sürücüsünün kusurunun bulunmadığı,—- plakalı araç için kaza sonrası parça değişimi, tamir ve işçiliklere ilişkin düzenlenen ekspertiz raporunun meydana gelen kaza, hasar ve işlemler yönünden uygun olduğu, —- plaka sayılı araçta trafik kazası neticesinde meydana gelen hasar miktarının —-olduğu, toplam davacı alacağının —– ekspertiz ücreti alacağı) olduğu rapor edilmiş olup, itirazlar doğrultusunda, ek rapor alınması için dosya aynı bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, —–tarihli, itirazlar irdelenerek sunulan bilirkişi ek raporuna göre, bilirkişilerin ek rapordaki görüş ve kanaatlerinin kök rapordaki ile aynı olduğu görülmüş, ek rapora karşı taraflarca herhangi bir itirazda bulunulmamıştır.
Davacı vekili, —- tarihli talep artırım dilekçesi ile hasar onarım bedeline ilişkin taleplerini —- çıkarmış, —- ekspertiz ücreti olmak üzere toplam —- hasar bedelini talep etmiştir.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi heyet raporunun bu yönleriyle hükme esas alınmaya uygun, gerekçeli ve denetlenebilir bulunması sebebiyle, yapılan hesaplamanın ve diğer hesaplamaların hükme esas alınması gerektiği kanaatine varılmıştır.
—– karar sayılı ilamında:”Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne, davalının icra takibine itirazının —- asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, 6762 sayılı TTK.’nin 1301. maddesinden (6102 sayılı TTK’nin 1472. maddesi) kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Trafik kazaları, nitelikleri itibariyle haksız fiillerdendir. Haksız fiillerde temerrüt tarihi, haksız fiilin meydana geldiği tarih olup, zarar sorumlusunun ayrıca ihbar ve ihtar edilmesine gerek yoktur. Sigorta ettirenin dava hakkı, tazmin ettiği bedel nispetinde sigortacıya intikal eder. Ödeme tarihi aynı zamanda 3. şahsa rücu edebilme tarihidir. Bu nedenle işleten ve sürücünün faizden sorumluluğunun başlangıcının halefiyet başlangıcı olan ödeme tarihi olarak kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece, hükmedilen tazminata ödeme tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Davacı tarafça temerrüt faizi olarak avans faiz istenilmiştir. Davalının işleteni olduğu araç minibüs olup ticari araçtır. O halde, davada temerrüt faizi olarak ticari faiz niteliğindeki avans faizine hükmedilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmesi de doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK.nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.” belirtilmiştir.
Yukarıda anılan içtihat uyarınca her ne kadar davacı tarafça avans faizi talebinde bulunulmuş ise de, kazaya neden olan araç ticari araç olmayıp hususi araç olduğundan yasal faize hükmetmek gerekmiş, davalının, başvuru tarihi olan—- tarihinden sekiz iş günü sonrasına tekabül eden —– tarihi itibariyle temerrüde düştüğü anlaşıldığından, bu tarih itibariyle temerrüdün gerçekleştiği kabul edilmiş, yerleşik içtihatlar ve TTK 1426.madde uyarınca yapılan makul giderlerin davacı tarafça istenebileceği hükmüne bağlı olarak, faturalandırılan — ekspertiz ücreti alacağının davacı tarafça istenebileceği tespitiyle beraber, yine her ne kadar davacı tarafça hasar onarım bedeline ilişkin — ekspertiz ücretinin toplamı — bedel talep edilmiş ise de, yapılan hesaplamanın ve davacı alacağının — hasar onarım bedeli, —- ekspertiz ücreti alacağı olmak üzere toplam — olmasına bağlı olarak davacının davasının kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile toplam —— temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.421,23 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harç ve 339,00 TL ıslah harcı toplamı olan 398,30 TL harcın mahsubuyla 1.022,93 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL peşin alınan harç ve 339,00 TL ıslah harcı toplamı olan 398,30 TL harç gideri, 3.600,00 TL bilirkişi ücreti, 148,80 TL posta masrafı olmak üzere toplam 4.147,10 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 4.022,69 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ——– bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 1.280,40 TL’sinin davalıdan tahsili ile; 39,60 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davalı tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı kendilerini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 552,54 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——— Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. E-duruşmaya son verildi. 13/12/2022