Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/759 E. 2022/301 K. 28.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/759 Esas
KARAR NO : 2022/301

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 08/12/2021
KARAR TARİHİ : 28/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı şirket yetkilisi dava dilekçesinde özetle;— işletmesine ait, defterlerini tutan—–adresinde bulunan mali müşaviri —- kendisinde bulunan— karar defterinin işlenmemiş durumda olduğunu ve kapanış iştemlerinin yapılmadığını — defterlerini mali müşavirinin dikkatsiz ve özensizlikle kaybettiği, nerede olduğunu bilmediği, bu nedenlerle tarafıne teslim edemediğini beyan ettiği, bu durumu— tarihinde öğrendiği, — tarihli ihtarname sonrasında tarafına verilen süre içinde defterlerini müşavirin tarafına teslim etmemesi üzerine — tarihinde öğrendiği, söz konusu nedenden —faaliyetini devam ettirebilmesi adına tarafına zayi belgesi verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davacı şirket yetkilisi — duruşmada beyanında: dava dilekçesini tekrar ettiği, —- defterleri mali müşaviri tarafından boş olarak işlenmemiş olarak kendisine teslim edildiği, ancak kendisine muhasebecisinin —- tutmadığını söylediği, yeniden çıkartmaları gerektiğini söylediği, — ise herhangi — olmadığı, aynı zamanda kendisinin, muhasebecisine vermiş olduğu vergi ödemelerini– yatırmamış olduğunu tespit ettiği, daha sonra kendisine 2 yıl boyunca ücretsiz hizmet vereceğini söylediği, buna ilişkin de elinde— bulunduğu, ayrıca kendisinden mesaj yoluyla da elden borç para istediği, kendisine borç para da bu anlamda verdiği, davanın kabulüne karar verilsini, gerekirse bilirkişi incelemesi yapılmasını, herhangi bir tanığının olmadığı, sadece kendi yanında çalışan birisi olan —olduğu, ancak tanıklık yapıp yapmayacağını da bilmediği beyan edilmiştir.
CEVAP: Dava .—çekimsizdir.
DELİLLER: —kayıtları, dosya kapsamındaki sair tüm bilgi ve belgeler.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6102 sayılı TTK’nin 82/7 maddesi gereğince zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nin 382 vd. maddeleri gereği zayi belgesi verilmesi talebi çekişmesiz yargı işi olup, TTK’nin 82. maddesi uyarınca işbu talep ticari işletmenin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden istenebileceğinden Mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmıştır. Dava dilekçesine göre hukuki dinlenilme hakkı kapsamında davacıya defterlerin kaybolmasına ilişkin açıklama yapması için süre verilmiş, duruşma açılmış ve TTK’nin 82/7 uyarınca şirketin bağlı bulunduğu — şirkete ilişkin bilgi ve belgeler istenerek değerlendirilmiştir.
TTK’nin 82. maddesinde belgelerin saklanması ve saklama süresi başlığı altında düzenleme yapılmış bu kapsamda her tacirin ticari defterlerini sınıflandırılmış şekilde saklamakla yükümlü olduğu belirtilmiştir. TTK’nin 64/3 maddesinde — —defterlerinin – tanımlanmıştır. TTK’nin 82. maddesinin 7. fıkrasında defter ve belgelerin bir afet veya hırsızlık sebebiyle kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün gün içinde ticari işletmenin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilmektedir. TTK’nin 18/3 maddesine göre ise — ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir — hareket etmesi gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan hususlar ve anılan yasal düzenlemelere göre somut olaya bakıldığında, davacı tarafça, zayi olduğu bildirilen davacı —ait defterlerin bir kısmının muhasebecisi tarafından hiç tutulmadığını, bir kısmının ise kaybolduğunu belirterek işbu davayı açmış ise de söz konusu defterlere yönelik olarak —hırsızlık iddiasında bulunmadığı görülmektedir. Davacı taraf bahse konu defterlerin muhasebecisi tarafından bir kısmının hiç tutulmadığını, bir kısmının muhasebecisi tarafından kaybedildiğini iddia etmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamadaki olayların gerçekleşme biçimine göre tacir sıfatına haiz olan davacının tacir olmanın hüküm ve sonuçları bakımından basiretli bir— gibi davranma yükümlülüğünü yerine getirmediği çok açıktır. Zira zayi olduğu iddia edilen—- saklanması zorunludur. Öte yandan davacı şirketin maddi kayıplar yaşama ihtimali ve işlerini yürütebilmesi de zayi belgesi verilme koşulu olarak yasada düzenlenmemiştir. Öyleyse kanunun saklanması — kaybolduğu iddiasının TTK’nin 82/7. fıkrasında düzenlenen doğal afetler — kavramlarına girmediği açıktır. Davacının tanık ve bilirkişi delilinin dayandığı olgunun ispatında yeterli olmayacağı, dolayısıyla davacı tarafından ileri sürülen hususular TTK 82/7 maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesinin gerektirir hallerden olmayıp, buna göre defterlerin zayii olduğu kabul edilemeyecektir.—
Bu nedenlerle dosya kapsamına göre davanın aydınlandığı anlaşılmakla başkaca araştırma yapılmasına ve delil toplanmasına gerek görülmemiştir. Kaldı ki, zayi nedeniyle ticari defter ve belgelerin iptal edilebilmesi için yaklaşık ispat yeterli olmayıp tam ispat aranmaktadır. Binaenaleyh, TTK’nin 82/7. fıkrasına dayanmayan ve bu kapsamda yerinde bulunmayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davanın REDDİNE,
2-) Yapılan yargılama giderlerinin davanın mahiyetine göre davacı üzerinde bırakılmasına,
3-) Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcın peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 21,40 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-) 6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan avansının yatırana iadesine, bu konuda — Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı şirket yetkilisinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.