Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/684 E. 2022/764 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/684 Esas
KARAR NO : 2022/764

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/11/2021
KARAR TARİHİ : 15/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıya fatura düzenlemek sureti ile ve dava dışı ——— —-ameliyatında ————— ——- satıldığını, söz konusu dava dışı hastanın adının müvekkilinin düzenlediği faturada yazdığını————tarafından doldurularak müvekkiline verildiğini, faturanın teslim alındığına ilişkin hastane personeli dava dışı ——— fatura üzerinde bulunduğunu, faturadan kaynaklı alacaklarının ödenmemesi üzerine, davalı aleyhine ———sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, dava şartı arabuluculuk görüşmelerinde de bir anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle, davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın iptali ile duran takibin devamına, alacak miktarının likit olması ve itirazın haksız ve takibi durdurmaya yönelik olması sebebi ile takip miktarının %20’si oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkette görev yapan bir doktorun talep etmesi neticesinde, dava konusu faturaya konu ürün ile alakalı davacı şirketten fiyat teklifi talep edildiğini, satın alma yetkililerinin teklif edilen fiyatı yüksek bulunması üzerine, dava konusu ürünün davacı tarafa sipariş edilmeyeceği hususunun açıkça belirtildiğini ve davacı şirkete söz konusu ürünle ilgili herhangi bir sipariş verilmediğini, davacı şirketin, müvekkili tarafından sipariş edilmemesine rağmen, dava konusu ürünün ——- alakası olmayan müvekkili şirketin bünyesinde çalışan doktora gönderildiğini, doktorun ürünün müvekkili tarafından satın alındığı düşüncesi ile kullandığını, müvekkilinin ile daha öncede alım-satım ilişkisi olduğunu ve buna binaen davacının alım-satım prosedürünü bildiğini, ürünün müvekkili bünyesinde görevli doktora tesliminden sonra, davacı şirketçe kötü niyetli olarak ve fahiş fiyatla ———–düzenlendiğini, söz konusu ——— münderecatına itiraz edilerek ———–yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacı yana iade edildiğini, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 7. maddesi gereği, sipariş edilmeyen malların gönderilmesi ya da hizmetlerin sunulması durumunda, tüketiciye karşı herhangi bir hakkın ileri sürülemeyeceğini, taraflar arasında herhangi bir anlaşma olmamasına rağmen dava dışı doktora gönderilen ürün bedelinin talep edilmesinin mümkün olmadığını, bu ürünün kullanılmış olmasının bile sözleşmenin kurulması için kabul beyanı olarak değerlendirilemeyeceğini, bu nedenlerle, davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına, takip kötü niyetli olduğundan %20’den az olmamak üzere davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Tarafların————-kayıtları dosya arasına alınmıştır.
—– sayılı dosyasının——— kayıtları dosya arasına alınmıştır.
—-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi kök ve ek raporları dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçesi, —– sayılı dosyası değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında cari hesap alacağına dair ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin —–sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya, bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak mali müşavir bilirkişiye tevdii edilmiş; defter incelemesinde davacı yanın defterlerini hazır bulundurduğu, defterlerin ibrazı yönünden davalı taraf ile iletişime geçilmediği, 06.05.2022 tarihli bilirkişi raporuna göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar ve ticari defterler ışığında, ibraz edilen davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına göre davalı taraftan kaydi olarak ———– alacaklı olduğu, davacı tarafından davalıya kesilen —- faturasının hem davacının hem davalının ————— bildirimlerinde beyan edilmediği, davacının davalıya keşide ettiği, ————-ihtarnamesi ile dava konusu—- ———– faturasının ödenmesinin ihtar edildiği, söz konusu ihtarnamenin — tarihinde davalının —– adresine gönderildiği ve —– tarihinde sistem tarafından otomatik olarak okundu sayıldığı, davalının davacıya keşide ettiği —– nolu ihtarnamesi ile dava konusu ——- tutarındaki —-münderecatına itiraz edilerek, faturanın kabul edilmediği ve şirketin kayıtlarına alınmayacağı davalıya ihtar edilerek faturanın iade edildiği, dava konusu —- davacı tarafından teslim alındığı, siparişinin verildiğine dair yazılı bir belgelenin dosyadaki mübrez belgeler içinde bulunmadığı, söz konusu ——hastaya ——kullanılmış olan tek kullanımlık —— olması nedeni ile iade edilemediği, davacının kullanılma zorunluluğu ve iade imkânı olmayan bu cihaz için fiyat farkı faturası düzenleyebilecekken iade faturası düzenlediği, dava konusu —– yasal süreden sonra ———————- ile iade edildiği rapor edilmiş olup, davalı tarafça bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi ile birlikte, defter incelemesi için taraflarına ait olmayan ve geçersiz mail adresi üzerinden iletişime geçilmesine bağlı olarak defter incelemesinden haberlerinin olmadığının belirtildiği, ——- belirtilerek defter ve kayıtlarının incelenmesinin talep edildiği, davalı vekilinin rapora itirazlarının değerlendirilmesi, belirtilen geçerli —- iletişime geçilerek davalı taraf defterleri de incelenmek suretiyle ek rapor alınması amacıyla dosya aynı bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişinin, itirazları iredeleyerek sunduğu ek rapora göre, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği, davalı yanın ticari defter kayıtlarına göre, davacı yana kaydi olarak borç ya da alacak bakiyesinin bulunmadığı, dava konusu faturanın ticari defter kayıtlarında olmadığı, dava —– siparişinin verildiğine dair yazılı bir belgelenin dosyada bulunmadığı, dosyaya sunulan mübrez belgeler içinde sunulan ———- hizmet bildirimi formunun söz konusu ürün ile ilgili olmasının kuvvetle muhtemel olduğu, ———- ve imzalı olduğu, formda, davalı şirketin 3 personelin isimlerinin yazılı olduğu, söz konusu formun dava konusu ürünle ilgili olduğuna kanaat getirilmesi durumunda,—- çalıştıkları davalı şirketin ————-bilmiyor olmalarının hayatın ve ticari hayatın olağan akışına aykırı olup olmadığı hususunun Mahkemenin takdirinde olduğu, rapor edilmiş, sunulan bilirkişi ek raporunun denetime elverişli, gerekçeli ve hükme esas alınabilir nitelikte olduğu, her ne kadar davacı tarafça itirazın iptali isteminde bulunulmuş ise de, davalı şirkette çalışan bir doktorun talep etmesine bağlı olarak faturaya konu ürün ile alakalı davacı şirket yetkililerinden fiyat talep edildiği, taraflar arasındaki yazışmalardan da anlaşılacağı üzere, davalı tarafça, teklif edilen fiyatın kabul edilmediği, ürün ile ilgili verilmiş herhangi bir sipariş kaydı bulunmadığı, davacı tarafından fatura düzenlenerek ürünün davalı tarafa gönderildiği,—– bakıldığında, her iki taraf kaydında da bu ürün yönünden oluşturulmuş herhangi bir kaydın bulunmadığı, tüm bu hususların Mahkememizde bahse konu siparişin verilmediği kanaatini oluşturduğu, netice olarak, davacı tarafça, bahse konu siparişin verildiği hususunun ispat edilemediği, davaya konu ürün yönünden davalı tarafça herhangi bir sipariş verilmemesine bağlı olarak sübut bulmayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan her ne kadar davalı tarafça kötü niyet tazminatı talebinde bulunulmuş ise de, yasal koşullar oluşmadığından talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-İİK 67/2. maddesindeki şartlar oluşmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 199,53 TL harcın mahsubuyla arta kalan 118,83 TL harcın dosyanın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile ———– ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan ——– vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.