Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/571 E. 2021/651 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/571 Esas
KARAR NO: 2021/651
DAVA: Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 14/08/2015
KARAR TARİHİ : 22/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP Davacı dava dilekçesinde özetle;——-aldığını, — olduğunu, —-olarak kredi kartı ile ödeme yaptığını, —– amacıyla gideceklerinden dolayı —— yapıp, internet üzerinden ödemelerini yaptığını, —- ——– biniş kartlarını teslim alıp, bavullarını bıraktıklarını, bavullarını bırakıp biniş kartlarını teslim aldıktan sonra —- kontrol ve güvenlik noktasından geçiş yaptıklarını, —– saatten fazla zaman olduğu için —- beklemeye başladıklarını, söz konusu yerdeki yönlendirme panosunda bizim uçuşumuz için —-uyarısını gördükleri anda kalkıp ve uçağa binmek üzere bildirilmiş olan — kapısına doğru yürümeye başladıklarını, uçağın kalkması öngörülen — ulaştıklarında uçağın normal kalkış —— dakika olduğunu, kapının önünde hiçbir görevlinin olmadığını, kapı üzerindeki ışıklı panoda uçuşla ilgili ya da başka bir uçuşla ilgili hiçbir bilginin yer almadığını, kapının önünde çok sayıda bekleyen kişinin olduğunu ve uçağın rötar yaptığını düşünerek kapıda beklemeye başladıklarını, ancak oraya vardıktan yaklaşık —- görevlinin gelmediğini ve bu sebeple tekrar en yakın panodan uçuş bilgilerini kontrol ettiğini, bu kez hava alanının bilgilendirme ekranlarında uçakları için —- olmasına rağmen, bu sürenin çok öncesinde kapının kapandığını, —- görevlisine ve amirine durumu bildirdiklerini, ancak kendileri hiçbir şekilde yardımcı olamayacaklarını ilettiklerini ve başka bir— yönlendirildiklerini, — önlerinde telefon, ellerinde telsiz olmasına rağmen, durumları ile ilgili olarak hiçbir yeri aramadıklarını, — müracaat ettiklerinde halen uçağın normal kalma — civarında bir süre olduğunu, buradaki görevliler konuya müdahale etselerdi, biletini aldıkları uçağa yetişebileceklerini,— yönlendirdiği ofis —– mesafesinde olduğunu, çocukları ile oraya koşarak gittiklerini ancak orada ki personelinde onlara yardımcı olmadığını ve başka bir bankoya yönlendirdiğini, kendilerini tekrardan ücretsiz bilet almaları için bilet satış ofisine gitmelerinin söylendiğini, bu nedenle tekrar ——- kendi hatasından ötürü uçuşlarına binemediklerini, kendilerine başka bir uçuş biletini ücretsiz veya indirimli olarak vermelerini, dönüş biletimizi iptal etmemelerini söylediklerini ancak ne görevli personel ne de amiri taleplerine herhangi olumlu bir karşılık vermediklerini,— bilet satış ofisindeki yetkililer ———olduğunu, bu uçakta yer bulunduğunu ancak kendilerine ücretsiz bilet veremeyeceklerini ve gidiş biletini kullanmadıkları için dönüş biletinin de otomatik olarak iptal edildiğini, tekrar bilet almak isterlerse dönüş biletini de almamız gerektiğini, gidiş ve dönüş biletlerini yeni fiyatı üzerinden kendilerine verebileceklerini, bunun tutarının da—- civarında olduğunu söylediklerini, Bunun üzerine başka bir yetkilinin şikayetlerini – — yetkilinin dönüş biletlerindeki — edebileceğini, uçuş biletlerinin parasını iade edemiyeceklerini söylediğini ve — tutarındaki vergiyi kredi kartıma iade ettiğini, Bunun üzerine alternatif uçak olup olmadığını internetten araştırdıklarını,——satıyor olduğunu, Bu nedenle biletleri daha ekonomik olması nedeniyle — kaldıklarını, internet üzerinden yaptığımız bu işlem sonucuna ———gidip geldiklerini, — paranın önemli bir bölümü uçuşu yapan operatön olarak davalı—- ödenmiş olduğunu, bütçelerini fazlası ile aşan bu yeni bilet satın alma işlemini yapmak zorunda olduklarını çünkü aksi halde iş yerlerinden aldıkları izni kullanamayacak ve daha önceden yapmış oldukları—– dolayısıyla yapamadıkları bir tatilin ücretini ödemek zorunda kalacaklarını, —- tüm bilgiler elektronik olarak izlendiğini, bu nedenle uçağın kalkışı öncesinde uçağa bir yolcu binmedi ise, bu yolcunun kim olduğunu kolaylıkla tespit edilebildiğini, konuştukları —- uçağa geç gittiğini iddia ettiklerini, kendilerinin uçuş için öngörülen kapıya, uçağın normal kalkış saatinden önce geldiklerini belirterek — uygulamasından dolayı uçağa binemedikleri ve — tarihli biletinin iptal edildiğini, her iki uçuş için tekrar bilet satın aldıklarını ve — zarar uğradıklarını ileri sürerek toplam —– itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini, yargılama giderlerinin davalı şirket üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP/TALEP :
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; 6100 Sayılı HMK m. 6 gereğince davanın, müvekkili olan şirketin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olan —Asliye Ticaret Mahkemeleri’nde görülmesi gerektiğini, uyuşmazlık konusu olay tüketici kanunu kapsamında değerlendirilmemesi gerektiğini, Davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, —– bulunmasının hukuken mümkün olmadığını, —— sözleşmesi ortaklığı ile her bir yolcu ile ayrı ayrı yapıldığı için diğer yolcuların da davacı sıfatıyla dava da yer almalarının gerektiğini, aksi taktirde davanın, mezkur talep yönünden husumet yokluğundan reddi’ne karar verilmesi gerektiğini, —— müracaat etmemesi sebebiyle seyahatini gerçekleştiremediğini, ayrıca ilgili seferi gerçekleştirmek için uçağın yolcuları alacağı kapının numarası da değişmediğini, yapılan incelemeler sonucunda; —– gerçekleştirdiğini, ilgili seferde offload edilen yani uçağa binemeyen yolcuların sadece davacı ve ailesi olduğunu, kapıya son gelen kişinin biniş işleminin— bulunan kanunlar çerçevesinde —- yükümlülüğü, belirtilen saatte ve belirtilen kapıda uçağı uçuş için hazır bulundurmak olduğunu,—– şirketin havacılık uygulamalarına uygun bir şekilde vaktinde uçağı uçuş için hazır bulundurduğunu, yolcunun ve ailesinin uçuşunu gerçekleştirememesinin tamamen kendi kusurundan kaynaklandığını, ayrıca uçağın vaktinde kalkabilmesi için ve kalkış hazırlıklarının yapılabilmesi için belirlenen saatten —- dilekçesinde kalkış saatinden —- dakika önce kapıda beklediğini iddia ettiğini, davacının iddia ettiği gibi, vaktinde kapıya gelinmesi halinde kapıda görevlinin olmaması, yolcuların uçağa alınmamasının mümkün olmadığını—– geçtikten sonra davacının uçağa alınmadığı iddiasının yersiz ve mesnetsiz bir iddia olduğunu, söz konusu olayda davacı ve ailesinin uçağın kapısı kapatıldıktan sonra kapıya müracaat etmesi sebebiyle uçağa binemediğini, davacının ilk aldığı biletin uçuş gerçekleşmediği için no show olduğunu, dolayısıyla bu biletlerin vergiler haricinde bedel iadesi mümkün olmadığını, davacının davası ile talep ettiği —–iadesi de mümkün olmadığını belirterek öncelikle davanın görev ve yetki yönünden itirazlarının kabul edilerek bakırköy asliye ticaret mahkemesine gönderilmesine, davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesini, aksi halde davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya bırakılmasına karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER: —-
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
—— sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmiş ve karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmadığı için karar kesinleşmiş ve dosyanın talep üzerine mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce usul ekonomisi ilkesi çerçevesinde taraflara davetiye gönderilmeden dava şartlarına yönelik ilk inceme sonucunda aşağıdaki sonuca ulaşılmıştır.
—- kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz”. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesine göre, “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.” 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/(1)-c maddesine göre, mahkemenin görevli olması dava şartıdır. 115. maddesine göre, “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.” Bu yasal çerçevede mahkemelerce görev konusu her aşamada resen gözetilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda öncelikle dosyanın görev yönünden tensiben incelenmesi gerekmiştir.
6102 Sayılı TTK’nin 4.maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlığın konusu işin her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde özel düzenleme olmalıdır. Yine Türk Ticaret Kanunun 19/2.maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri içinde ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari dava haline getirmemektedir. Bu veçhile davanın açıldığı —- değerlendirilip belirlenmelidir.
——– kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarının koruyucu, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı, tüketiciyi aydınlatıcı ve bilinçlendirici önlemleri almak, tüketicilerin kendilerinin korucuyu girişimlerini özendirmek ve bu konulardaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmelerini teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir. Hükmü—— kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde tüketici ,’ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade edeceği , (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
——– tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında—– maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Ayrıca bir hukukî işlemin sadece —- Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmemektedir. Bir hukuki işlemin —– kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekmektedir.
Yukarıda anılan yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalara göre somut olayda; uyuşmazlığın davacının davalı ———-şirketinden ailesiyle birlikte yaz tatili amacıyla Malta’ya seyahat için bilet aldığı ve böylece ticari ve mesleki amaçlarla hareket etmediğinin anlaşılması karşısında olayda davacının tüketici konumunda olduğu açıktır. —-mahkemesinin olayın taşıma sözleşmesinden kaynaklandığı ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğuna yönelik tespiti yerinde değildir. Görüldüğü üzere davacının—- Tüketici sıfatını sahip olması nedeniyle uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi tarafından görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.—— uyarınca mahkememizin görevli olmaması nedeniyle; davanın — dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-) Davanın, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c maddesi uyarınca ‘mahkememizin görevli olmaması nedeniyle’ 6100 sayılı HMK’nın 115/1-2 maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-) 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 1,2. maddeleri uyarınca görevli mahkemenin —— TESPİTİNE,
3-) 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c maddesi uyarınca önceki mahkeme tarafından verilen görevsizlik kararı kanun yoluna başvurulmadan kesinleştiğinden mahkememizce verilen görevsizlik kararının da kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde 6100 sayılı HMK’nın 21/1-c maddesi gereğince dosyanın görevli yargı yerinin belirlenmesi için —– gönderilmesine,
4-) 6100 Sayılı HMK’nın 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin 6100 sayılı HMK’nın 21/1-c maddesi gereğince belirlenecek görevli yargı yeri tarafından (Mahkemece) değerlendirilmesine, görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmezse talep halinde dosya üzerinden davacının yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmesine,
5-) 6100 Sayılı HMK’nın 20/1 maddesi uyarınca taraflardan birininin, —-tarafından görevli yargı yerinin —- olduğunun belirlenmesi halinde işbu kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ——– gönderilmesini talep etmemesi halinde mahkememiz tarafından davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek 6100 Sayılı HMK’nın 331/3 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine,
Dair, davacının ve davalı vekilinin yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 sayılı HMK’nın 341/1, 342, 343, 344 ve 345/1 maddeleri gereğince iki hafta içinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle; istinaf harç ve giderleri yatırılmak suretiyle—– —Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/09/2021