Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/336 E. 2022/287 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/336 Esas
KARAR NO: 2022/287
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/06/2021
KARAR TARİHİ: 22/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki nedeniyle — alacaklarının bulunduğunu, davalı yanın bahse konu borcu ödememesi üzerine——dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı yanın başlatılan takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu beyan ederek, davalının yaptığı itirazın iptali ve takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
Deliller
Tarafların —- dosya arasına alınmıştır.
—- esas sayılı dosyasının— dosya arasına alınmıştır.
—- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi,—-dosyası, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında ticari alım satıma dair ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin — esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya, bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter inceleme gün ve saatinde davacı yanın defterlerini hazır bulundurduğu, davalı taraf ile iletişime geçilmesine rağmen davalı yanın defter ibraz etmediği, bu hali ile HMK 222.madde uyarınca defter ibrazından kaçınmış sayılması gerektiği nazara alınarak,— tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar, —-ibraz edilen ticari defterler ışığında, davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği, taraflar arasında sözleşme kapsamında ticari ilişki bulunduğu, bu çerçevede, davacı yanın, davalıya gıda ürünleri satacağı, buna mukabil fatura düzenleyeceğinin anlaşıldığı, davacı yanın alacağına dayanak olan takip konusu faturaların toplam — olduğu, bahse konu faturalarda teslim alan/eden imzalarının bulunmadığı, bununla beraber davalının ürünlerin teslimine ve faturaların tebellüğüne itirazının bulunmadığı, bu nedenle bahse konu hizmetin kaydi anlamda alınmış olabileceği, davacı tarafın ticari defterlerinde, davalı taraftan — alacaklı göründüğü rapor edilmiş olup, bilirkişi raporunun bu yönleriyle gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunması sebebiyle ek rapor alınması cihetine gidilmeyerek, her ne kadar davacı tarafça —- işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam —- üzerinden takip yapılmış ve dava açılmış ise de, davalı tarafın takipten önce temerrüde düşürüldüğüne dair dosyada herhangi bir noter ihtarı ve sair belge bulunmadığından, takipten önce temerrüde düşürülmeyen davalı yönünden işlemiş faiz talebinde bulunulamayacağı, davacının tespit edilen alacağının —- olduğu, 3095 sayılı yasaya göre taraflar arasındaki sözleşmede kararlaştırılmasına bağlı olarak, asıl alacağa takip tarihinden itibaren aylık — oranında ve değişen oranlarda sözleşme faizi uygulanabileceği tespitiyle beraber davanın kısmen kabulü ile—-sayılı takip dosyasında toplam —- asıl alacak üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup —-asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-Davalının —- takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, toplam — asıl alacak üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren aylık—– oranında ve değişen oranlarda sözleşme faizi uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 28.378,46 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 5.675,69 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.938,53 TL harçtan peşin alınan 405,12 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.533,41 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 405,12 TL harç gideri, 1.000 TL bilirkişi ücreti ve 67,60 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.472,72 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 1.251,81 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —– bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 1.122,00 TL’sinin davalıdan tahsili ile; 198,00 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——–Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/03/2022