Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/300 E. 2022/10 K. 06.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/300 Esas
KARAR NO : 2022/10

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 24/05/2021
KARAR TARİHİ : 06/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP ;
Davacı şirket dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin muhasebe işlemlerinin aralarındaki sözleşme—– tarafından yürütüldüğünden, tüm ticari defter ve evraklarının fiilen kendisine teslim edildiğini, şimdiye kadar hiçbir sorun yaşanmadığını, ancak 2020 yılında geçmişe yönelik olarak yapılan bir vergi incelemesi nedeniyle 2016 yılına ait ticari defter ve belgeleri vergi müfettişi tarafından istenince, müvekkil şirketince muhasebecilerine ulaşmaya çalışmalarına rağmen bir türlü netice alamadıklarını, bunun üzerine— ihtarnamesi ile, “—-yevmiye nolu Envanter defterleri ile —- mal alış fatura asılları ve diğer muhasebe evrakları” vergi müfettişine gönderilmek üzere muhasebeci — yazılı olarak istendiğini, ihtarnamenin 03.05.2021 tarihinde muhatabın adresin ulaştığında —edilerek üzerine tebliğ edilemediğine dair şerh düşülerek iade edildiğini, bu hususun taraflarına tebliğ edildiğini, sözkonusu mücbir sebep nedeniyle kendisinde bulunan — ait tüm ticari defterleri, faturaları, vergiye esas belgeleri ve sair her türlü belge ve evrakları zayi olduğundan TKK madde 82, (7) numaralı fıkra uyarınca, Mahkemenizden, –ve geçmiş yıllara ait tüm defter, fatura ve sair belgelerimizin zayii olduğuna dait zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /TALEP : Dava HMK’nin 382 (2) e-1( Ticari defterlerin ziyaı halinde belge verilmesi) maddesi gereğince çekişmesiz yargı işidir.
DELİLLER : — —inceleme Raporu, —- cevabı, — Dosya kapsamındaki sair tüm bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava, 6102 sayılı TTK’nin 82/7 maddesi gereğince ticari defter ve belgelerin zayi nedeniyle belge verilmesi istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nin 382 (2) e-1 maddesi gereğince zayi belgesi verilmesi talebi çekişmesiz yargı işi olup aynı yasanın 385/1 maddesi gereğince basit yargılama usulü uygulanmaktadır.
6102 sayılı TTK’nin 82.maddesi uyarınca işbu talep ticari işletmenin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden istenebileceğinden davacı şirketin merkezine göre Mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmıştır. Dosyaya sunulan bilgi ,belge ve ihtarnameye esas tebliğ mazbatası esas alındığında tevzi formuna göre davanın öğrenme tarihinden itibaren on beş günlük yasal süre içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada dava dilekçesine göre hukuki dinlenilme hakkı kapsamında davacıya zayi olduğu beyan edilen deftere ilişkin açıklama yapması için süre verilmiş, ve TTK’nin 82/7 uyarınca şirketin bağlı bulunduğu —– şirkete ilişkin getirtilen bilgi ve belgeler ile tüm dosya kapsamı değerlendirilmiştir. Duruşmaya davacı şirket temsilcisi katılmadığı halde dosya işlemden kaldırılmayarak davanın niteliği ve tabi olduğu yargılama usulüne göre aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
6102 sayılı TTK’nin 82. maddesinde belgelerin saklanması ve saklama süresi başlığı altında düzenleme yapılmış bu kapsamda her tacirin ticari defterlerini sınıflandırılmış şekilde saklamakla yükümlü olduğu belirtilmiştir. 6102 Sayılı TTK’nin 64/3 maddesinde işbu davada zayi nedeniyle iptali istenen yevmiye defteri, defteri kebir ve envanter defteri ticari defter olarak tanımlanmıştır.
6102 sayılı TTK’nin 82. maddesinin 7. Fıkrasında ‘ bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün gün içinde ticari işletmenin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir’ düzenlemesi bulunmaktadır.
6102 Sayılı TTK’nin 18/2 maddesinde; ‘Her tacirin,—- basiretli bir— gibi hareket etmesi gerekir’ düzenlemesi bulunmaktadır.
Yukarıda açıklanan hususlar ve anılan yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında, davacı tarafça zayi olduğu bildirilen şirketin —- ait yevmiye defteri, defter-i kebir, envanter defteri ile sarf evrakları, mal alış faturaları ve sair muhasebe evraklanın teslimi için serbest muhasebeciye ihtarname gönderildiği ve ancak muhasebecinin öldüğünün bildirilmesi nedeniyle zayi belgesi istenmektedir. Dava dilekçesindeki açıklama ve olayın gerçekleşme biçimine göre tacir sıfatına haiz olan davacının ticari defterlerin saklanması ve korunması bakımından tacir olmanın hüküm ve sonuçları bakımından basiretli bir iş adamı gibi davranma yükümlülüğünü yerine getirmediği, ticari defterlerin vergi müfettişleri tarafından inceleme için istenmesi üzerine işbu davanın açıldığı açıktır. Zira zayi olduğu iddia edilen ticari defterlerin özenle korunması ve saklanması esastır. Buna karşın somut olayda yasanın aradığı yangın, su baskını, yer sarsıntısı, hırsızlık gibi bir vakıaya dayanılmadığı, dayanılan serbest muhasebecinin ölümünün yasanın aradığı anlamda zayi belgesi verilmesine sebep olamayacağı, ticari defter ve belgelerin saklanması esas olduğundan, ölen muhasebecinin mirasçılarından temin edilebileceği, davacı şirket yetkili temsilcisi ve vergi müfettişi tarafından tutulan 24/02/2021 tarihli tutanak içeriği, — kayıtları, vergi inceleme raporu karşısında davanın dinlenebilirliğinin bulunmadığı ,ticari defterlerin esasen zayi olmadığı, vergi incelemesi için istenmesi üzerine işbu davanın açıldığı ve böylece olayda zayi belgesi verilmesinin yasal koşullarının oluşmadığı sonuç ve kanaati hasıl olmuştur. Binaenaleyh, TMK’nın 6. ve HMK’nın 190. maddeleri kapsamda ispat edilemeyen ve yerinde bulunmayan davanın reddine karar verilmek suretiyle; 6100 sayılı HMK’nın 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Yapılan yargılama giderlerinin, davacı üzerinde bırakılmasına,
3-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcına peşin alınan 59,30 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-)6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının davacıya iadesine, ( Yazı İşleri Müdürü tarafından Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince resen işlem yapılmasına, )
Dair, davacı şirket temsilcisi ——– yokluğunda; 6100 sayılı HMK’nın 341/1, 342, 343, 344 ve 345/1 maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle; istinaf harç ve giderleri yatırılmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı