Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/162 E. 2023/264 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/162 Esas
KARAR NO:2023/264
DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:16/03/2021
KARAR TARİHİ:11/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06.10.2018 günü—— plakalı araç ile müvekkilinin idaresindeki —- plakalı —— çarpışması sonucu müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, —— plakalı aracın davalı——- nezdinde kaza tarihini kapsar —— olduğunu, kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyete tekabül eden maddi zararın davalı sigorta şirketinden tazminin talep olunduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını, fazla ilişkin tüm dava ve tazminat haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL kalıcı iş göremezlik, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminatın başvuru tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden kusuru oranında tahsiline, yargılama ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Sigortacılık Kanunu gereği müvekkili kuruma başvuru şartının gerçekleşmediğini, davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu, öncelikle kusur durumunun tespit edilmesi gerektiğini, müvekkil şirketin kaza tarihi itibarı ile yalnızca sürekli iş göremezlik tazminatından sorumlu olduğunu, geçici iş görmezlik, bakıcı ve tedavi giderleri, yol masrafının sorumluluk kapsamında olmadığını, davacının maluliyet ile ilgili tazminat talebinde bulunabilmesi için öncelikle maluliyet oranını ve malül kaldığını rapor ile belgelendirmesi gerektiğini, sorumluluğun poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, müvekkil şirketin temerrüde düşmediğini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddinğx yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili ıslah dilekçesinde özetle; Dosya kapsamında hazırlanan bilirkişi raporu içeriğinde yer alan aleyhe hususları kabul etmediklerini, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, öncelikle, dava dilekçelerinde 200,00 TL olarak talep ettikleri maddi tazminat bedelinin 100,00 TL’sini sürekli iş göremezlik tazminat bedeli olarak, 100,00 TL’sini ise geçici iş göremezlik tazminat bedeli olarak kuruşlandırdıklarını, dava dilekçelerinde talep ettikleri 100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatını 359.900,00 TL arttırarak 360.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle birlikte karşı yan davalıdan tahsili ile davacı müvekkile ödenmesine, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatını 3.943,14 TL arttırarak 4.043,14 TL geçici iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacı müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ederek davasını ıslah ettiği görülmüştür .
Deliller
Tarafların——-sorguları dosya arasına alınmıştır.
Davalı sigortaya yazılan müzekkereye cevabı dosya arasına alınmıştır.
—— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
——- yazılan müzekkere cevapları dosya arasına alınmıştır.
—– dosyasının ——- dosyamız arasına alınmıştır.
—– yazılan müzekkereye cevabı dosya arasına alınmıştır.
——raporu dosyaya sunulmuştur.
Trafik kusuru konusunda uzman bilirkişi ile sigorta hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi heyeti kök ve ek raporları dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, —– tarihinde davalı şirket nezdinde sigortalı bulunan —– plakalı aracın davacının sevk ve idaresindeki——- çarpışması sonucu, davacı yönünden HMK 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatına ilişkin maddi tazminat davasıdır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, gelen müzekkere cevapları ve taraflarca sunulan deliller hep birlikte değerlendirilmiştir.
——— karar sayılı ilamında;”…haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp iddiasında;——— gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğunu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi;
-11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü,
-11.10.2008–01.09.2013 arası Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği,
– 01.09.2013–01.06.2015 arası Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği,
-01.06.2015–20.02.2019 arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, ile Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik
-20.02.2019 tarihinden sonrası için Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.” belirtilmiştir.
Dosya, maluliyetin tespiti amacıyla ——- gönderilmiş, 01.06.2022 tarihli, Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen raporda, kişinin tüm vücut engellilik oranının %35 olduğu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren dokuz aya kadar uzayabileceği rapor edilmiş, raporun yukarıda anılan güncel ——— göre, uygun yönetmelik esas alınarak ve davacının muayenesi yapılarak yöntemince düzenlendiği anlaşıldığından ——- raporuna itibar etmek gerekmiştir.
Dosya, trafik kusuru konusunda uzman bilirkişi ve sigorta hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; ———- tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, sigorta poliçesi, hasar dosyası, —– raporu ve ibraz edilen deliller ışığında,———plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47/b ve 84/a maddelerini ihlal etmesi sebebiyle kazanın meydana gelişinde %75 oranında asli kusurlu olduğu,—— plakalı —— sürücüsü olan davacının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52/b maddesini ihlal etmesi sebebiyle kazanın meydana gelişinde %25 oranında tali kusurlu olduğu, — davacının —— sosyal ekonomik durum araştırma belgesine göre asgari ücret esas alınarak yapılan hesaplamaya göre dokuz aylık geçici iş göremezlik tazminatının 4.299,56 TL olduğu, %35 maluliyete bağlı olarak sürekli iş göremezlik tazminatının 446.152,72 TL olduğu, sigorta poliçesine göre teminat üst limitinin 360.000,00 TL olduğu rapor edilmiştir.
Dosyada, davacı taraf davasını bedel yönünden ıslah etmiş olup, aynı zamanda davalı tarafça rapora itiraz da edildiğinden, itirazlar yönünden irdeleme yapılarak ek rapor sunulması amacıyla dosya aynı bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; itirazlar irdelenerek sunulan 09.01.2023 tarihli rapora göre, bilirkişilerin ek rapordaki görüş ve kanaatleri ile kök rapordaki görüş ve kanaatlerinin aynı olduğu rapor edilmiştir.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi kök ve ek ek raporlarının bu yönleriyle hükme esas alınmaya uygun, gerekçeli ve denetlenebilir bulunduğu, davacı tarafça sunulan ıslah dilekçesinde sürekli iş göremezlik tazminatının 360.000,00 TL’ye, geçici iş göremezlik tazminatının 4.043,14 TL’ye çıkarıldığı belirtmiştir. Hesaplanan ve artırılan miktarın poliçe limitleri dahilinde kaldığı tespit edilmiştir.
———- karar sayılı ilamında:”Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne, davalının icra takibine itirazının 65.000,00 TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, 6762 sayılı TTK.’nin 1301. maddesinden (6102 sayılı TTK’nin 1472. maddesi) kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Trafik kazaları, nitelikleri itibariyle haksız fiillerdendir. Haksız fiillerde temerrüt tarihi, haksız fiilin meydana geldiği tarih olup, zarar sorumlusunun ayrıca ihbar ve ihtar edilmesine gerek yoktur. Sigorta ettirenin dava hakkı, tazmin ettiği bedel nispetinde sigortacıya intikal eder. Ödeme tarihi aynı zamanda 3. şahsa rücu edebilme tarihidir. Bu nedenle işleten ve sürücünün faizden sorumluluğunun başlangıcının halefiyet başlangıcı olan ödeme tarihi olarak kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece, hükmedilen tazminata ödeme tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Davacı tarafça temerrüt faizi olarak avans faiz istenilmiştir. Davalının işleteni olduğu araç minibüs olup ticari araçtır. O halde, davada temerrüt faizi olarak ticari faiz niteliğindeki avans faizine hükmedilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmesi de doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK.nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.” belirtilmiştir.
Yukarıda anılan içtihat uyarınca her ne kadar davacı tarafça ticari işlerde uygulanan faiz talebinde bulunulmuş ise de, kazaya neden olan araç ticari araç olmayıp hususi araç olduğundan yasal faize hükmetmek gerekmiş, yine her ne kadar kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edilmiş ise de, davalının, davadan önce temerrüde düşürüldüğüne dair dosyada herhangi bir bilgi ve belge mevcut olmadığından dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğü anlaşıldığından, bu tarih itibariyle temerrüdün gerçekleştiği kabul edilmiş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile toplam 364.043,14 TL’nin (360.000,00 TL sürekli iş göremezlik, 4.043,14 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere) dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 24.867,79 TL harçtan 59,30 TL peşin harç ile 1.245,00 TL ıslah harcının toplamı olan 1.304,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 23.563,49 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan, peşin alınan 59,30 TL peşin harç ile 1.245,00 TL ıslah harcının toplamı olan 1.304,30 TL harç gideri, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti, 166,20 TL posta masrafı ve 1.735,00 TL ATK rapor ücreti olmak üzere toplam 6.205,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 53.966,04 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——– Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/04/2023