Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/155 E. 2022/725 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/155 Esas
KARAR NO: 2022/725
DAVA: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 11/03/2021
KARAR TARİHİ: 27/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ——- dava dışı —– yine dava dışı —— —- cinsi emtiayı taşıma sırasında oluşabilecek rizikolara karşı ——— teminat altına aldığını, sigortalı emtianın —- —-taşınması işinin | numaralı davalı—— tarafından üstlenildiğini, taşımanın yapıldığı aracında bu davalıya ait okluğunu, sigortalı emtianın —— plakalı —— tarihinde parsiyel olarak yüklendiğini, aracın farklı alıcılara ait yüklerin tahliyesi için —–geçdiğini ve dava dışı sürücü —-aracı —— ederek ayrıldığını, aracın —–önünde park halinde iken—-kimliği belli olmayan kişilerce çalındığını, —–firma tesislerinde yapılan ekspertiz incelemesinde ise sigortalıya teslim edilen ambalajların kesik ve yırtık olduğunun tespiti ile —–zarar tespiti yapıldığını, bunun üzerine müvekkilince sigortalıya tazminat ödemesinin ikili cari hesaptan mahsup yolu ile ödendiğini ve TTK. 1472.madde uyarınca kanuni halef olunduğunu, davalı taşıyan firmanın —– göre sorumlu olduğunu, ayrıca işleten sıfatıyla da sorumluluğu bulunduğunu, davalı——- ise aracın yüklü hakde bu firmanın antreposunda iken olayın meydana gelmesinden dolayı sorumlu olduğunu, alacağın tahsili için ———- sayılı dosyaları ile başlatılan takibe borçluların itirazı ile takibin durduğunu belirterek icra dosyalarındaki takibin devamıma, davalı borçluların 920den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahküm edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /TALEP :
Davalı———- tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davanın zamanaşımına uğradığını ve zamanaşımı itirazları olduğunu, davakonusu uyuşmazlığa ——-hükümlerinin uygulanması gerektiğini, davalı şirkete ait iki adet koli yükün Müvekkili şirketin taşıma işlemi sırasında çalındığını, ancak söz konusu bu hırsızlık olayında müvekkili ve müvekkilinin şoförünün herhangi bir kusuru ve ihmali söz konusu olmadığını,—– tahliye işlemi yapıldıktan sonra söz konusu araç mühürlenip —- çıktığını ve — güvenliğine de bilgi verilerek güvenliğin karşısına park edikliğini, ancak buna rağmen hırsızlık olayı gerçekleştiğini, —– güvenliği tarafından hırsızlık olayı fark edilerek müdahake edildiğini, ancak hızsızların —– kaçtıklarını, müvekkilinin aracının içinde iken çalınan eşyalara ilişkin ——- müvekkilin sorumluluğunun sınırlı sorumluluk olupsöz konusu bu sorumluluğun da bilirkişi marifeti ile tespiti gerektiğini, davacının iddia ettiği alacağının tespiti uzman veya bilirkişilerce yapılacak ayrı bir inceleme ile ortaya konulabileceğinden likit bir alacak söz konusu olmayıp söz konusu olayda icra inkar olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
CEVAP /TALEP :
Davalı——— tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, iddia olunan olayla herhangi bir ilgisi bulunmadığını, davacının sigortalısına ödediği tazminatı rücu edebilmesinin mümkün olmayacağını, dava dilekçesinde çalındığı ve hasar gördüğü iddia edilen emtiaların müvekkiline ait antrepoya bırakılan emtialar olmadığını, ekli belgelerden görüleceği üzere —– tarihinde diğer davalı tarafından dava dışı —— oluşan ——müvekkiline ait —– bırakıldığını, müvekkilinin davaya konu olayda haksız fili bulunmadığını, dava dilekçesinde yer alan hırsızlık hadisesinin aracın müvekkiline ait —— bulunduğu sırada meydana geldiği iddiasının gerçek dışı olduğunu, aynıca —– işletme müdürünün beyanında da hırsızlık olayı meydana geldiği esnada aracın yol kenarında park halinde olduğunun müvekkiline ait antrepoda olmadığının beyan edildiğini, ekspertiz raporuna itiraz ettiklerini, hırsızlık olayının raporda tam tespit edilemediğini belirterek davanın usulden ve esastan reddine, yargılama harç ve giderlerinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: —— sayılı dosyasının ——- suretleri, Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Son Tutanağı,——– ,Bilirkişi Raporu, dosyadaki sair bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ :
Dava , 6102 sayılı TTK’nin 1472. maddesi uyarınca davacı sigorta şirketinin —–nedeniyle dava dışı sigortalısının haklarına halef olması sebebiyle dava dışı sigortalısına ödediği hasar tazminatının; sigortalı ile davalılar arasıındaki taşıma sözleşmesi nedeniyle rücuen tahsili için açılmış icra takiplerine yapılan itirazlara bağlı olarak 2004 Sayılı İİK’nin 67.maddesi kapsamında açılmış itirazların iptali, takiplerin devamı ve tazminat istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nin 4/2 maddesi gereğince dava değerine göre 6100 Sayılı HMK’nin 316 ilâ 322 maddelerinde düzenlenen basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, uyuşmazlık belirlenmiş ve vaki davete rağmen duruşmaya katılan taraf vekillerinin sulh olmak istemediklerine yönelik beyanları üzerine tahkikata geçilerek tahkikat işlem ve incelemeleri yerine getirilip tamamlanmış ve araştırılacak bir husus kalmadığı tespit edilerek, duruşmaya katılan tüm taraf vekillerinin sözlü açıklamaları da dinlenip zapta geçirilerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Öncelikle davaya esas——sayılı dosyaları —— üzerinden getirtilerek incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyalarının davanın tarafları ve konusu ile uyumlu oldukları görülmüştür. Dosyaya mübrez Arabuluculuk tutanağına göre de zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davanın yasal dayanağı olan 2004 Sayılı İİK’nin 67.maddesinde; —– Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.—– Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın —–yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.—-Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır. —— Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” hükmü bulunmaktadır.
Davacının aktif dava ehliyeti yönünden ise 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun “Halefiyet” başlıklı 1472. maddesinde ——– Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir. ——-Sigortalı, birinci fıkraya göre sigortacıya geçen haklarını ihlal edici şekilde davranırsa, sigortacıya karşı sorumlu olur. Sigortacı zararı kısmen tazmin etmişse, sigortalı kalan kısımdan dolayı sorumlulara karşı sahip olduğu başvurma hakkını korur.” hükmü bulunmaktadır.
Yukarıda yapılan açıklamalar, toplanan deliller ve yapılan yargılamaya göre somut olayda gelince ; davacı sigorta şirketi ile dava dışı sigortalısı —–bulunduğu sabittir. Davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına —— ödeme yaptığı da banka dekontlarından anlaşılmaktadır. Davacı Sigorta şirketi tarafından işbu ödemelerin sorumlu gördüğü davalılardan tahsili için ayrı ayrı—— sayılı dosyaları dosyaları üzerinden genel haciz yoluyla icra takibi başlatılmış ve icra takiplerine yapılan itirazlar üzerine takipler durdurulmuş ve yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde işbu davanın açıldığı görülmüştür. Mahkememizce açılan işbu dava üzerine taraf teşkili sağlanmış ,ön inceleme duruşması icra edilerek uyuşmazlık belirlenmiş ve taraflarca gösterilen deliller ve getirtilmesi gereken bilgi ve belgeler cezbedilmiştir. Yapılan incelemeye göre uyuşmazlığın çözümünde teknik bilgiye ihtiyaç duyulduğu tespit edilerek dosya —–uygulaması konusunda uzman bir bilirkişiye verilmiştir. Bilirkişi——– tarafından hazırlanan —– raporda özetle ; Dava konusu olayda, davalılardan —— olduğu taşıma işinde meydana gelen ziyaın —— madde kapsamında ———– olduğu, zarardan hüküm tarihinde hesap edilecek—– sorumluluk sınırı kadar tek başına davalı taşıyıcının sorumlu olacağı, Davacının zayi dışındaki hasar iddiasının, davalının sorumlu olacağı taşıma sırasında meydana gelmediğinin sübuta ermesi nedeniyle, davalının ——-tutarındaki tazminat ödemesinin bir lütuf ödemesi——olarak kabul edileceğinden, bu tazminat tutarını rücu edemeyeceği, bu nedenle —– sayılı dosyası ile başlatmış olduğu takibe vaki itirazın yerinde olacağı, dosya kapsamında yer alan tüm belge ve delillere göre, Davalı——– meydana gelen zararda sorumluluğunun açık olması nedeniyle, bu davalının başlatılan takiplere vaki itirazının yerinde olacağı, Davacı sigorta şirketinin zayi olan emtia nedeniyle ödediği tazminat için, 6102 sayılı TTK 1472’nci maddesine göre şartlarının varlığının yerine geldiği sübuta ermiş olması nedeniyle halefiyet hakkı elde ettiği, elde etmiş olduğu halefiyet gereğince, zararın meydana gelmesinde tek başına sorumlu olduğu tespit edilen fiili taşıyıcı davalı ——-madde gereğince hüküm tarihinde hesaplanacak sorumluluk sınırının altında kalması koşuluyla rücuen talep edebileceği, Davacı sigorta şirketinin, hüküm tarihinde belirlenecek rücuen talep edebileceği tutara 3095 Sayılı Kanun’un 2/2 maddesi gereği takip tarihinden itibaren avans faizi oranında faiz talep edebileceği, Davacının————-ile başlatmış olduğu takibin davalılardan fiili taşıyıcı ——- tarihinde hesaplanacak asıl alacak tutarı kadar yerinde olacağı, davacının hesap edilecek kısım kadar takibin devamını talep edebileceği, alacağın likit olduğunun söylenemeyeceği sonuç ve görüşlerine ulaşıldığı yönünde tespit ve görüşlerine yer verilmiştir. Mahkememizce anılan bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilerek itiraz ve beyanlar alınıp değerlendirilmiştir. Ne var ki bilirkişi raporunun gerekçeli, denetime açık, hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olduğu tespit edilerek özellikle davacı vekili ve davalı ——- vekili tarafından öne sürelen vaki itirazlar dinlenmemiştir. Mahkememizce yapılan inceleme ve değerlendirmede ; her ne kadar ekspertiz raporlarının delil niteliğinde olduğu kabul edilse de bu durumun yargılama sırasında diğer belge ve delilerle uyumlu olmasına bağlı olarak kıymet bulacağı bedihidir. Bu kapsamda dosyaya yansıyan ve zarara konu olayın gerçekleşme biçimine önemli ölçüde —–tutanakları da gözetildiğinde; dava konusu olayda davalı —– fiili taşıyıcı olarak taşıma sırasında meydana geldiği sabit olan—- zarardan sorumlu tutulması gerektiği, zayi dışındaki ——- zarara havi hasarın taşıma sırasında meydana geldiği ispat edilemediğinden her iki davalının bundan sorumlu tutulamayacağı, işbu ödemenin bir lütuf ödemesi olarak kabul edilebileceği, davalı ——– yaşanan hırsızlık ve zarar dolayısıyla bir sorumluluğunun bulunmadığı sonuç ve kanaati hasıl olmuştur. Binaenaleyh;—— Yönünden——-reddine karar verilmiştir. Bu icra dosyası yönünden davalı——soyut beyan ve talep dışında delil bulunmaması, olayın niteliği ve gerçekleşme biçimi ile sonuca yargılama sonucu ulaşılması gibi nedenlere bağlı olarak haksız ve kötü niyetli takip nedeniyle tazminat talepleri karşılanmamıştır.——reddine , davalı —— yönünden kabulü ile —— dosyasına yapmış olduğu itirazının iptali ile icra takibinin, asıl alacağa—- takip tarihinden itibaren yıllık —– oranlarda avans faizi işletilmek suretiyle aynen devamına karar verilmesi gerekmiştir. Bu icra dosyası yönünden de davacının icra inkar tazminatı talebinin sonuca yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporuyla ulaşılması ve sorumluluğun tespitiyle birlikte alacağın niteliği ve olayın sebebine göre alacağın likit olmadığı anlaşıldığından dinlenmemiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında 6100 Sayılı HMK’nin 332/1 maddesine göre, 323. maddesinde sayılan yargılama giderlerinden sorumluluk ise, aynı yasanın 326/2 maddesi gereğince tarafların haklılık durumu esas alınarak kabul-ret oranlarına göre belirlenmiştir. Yine bu kapsamda Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2. Maddeleri gözetilerek dava öncesi ———-bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin de az yukarıdaki esaslar çerçevesinde karşılıklı olarak sorumlu görülen taraflardan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK’nin 26 ve 297/2 maddeleri gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-) ——–dosyası Yönünden;
1-Davanın Her İki Davalı Yönünden Ayrı Ayrı REDDİNE ,
2-Davalı ——- 2004 sayılı İİK’nin 67/II maddesi gereğince haksız ve kötü niyetli takip nedeniyle tazminat talebinin, koşulları oluşmadığından REDDİNE,
B-) —–.dosyası Yönünden;
1- Davanın, davalı —— yönünden REDDİNE ,
2-a) Davanın, davalı —– yönünden kabulü ile 2004 sayılı İİK’nin 67/I maddesi gereğince işbu davalı-borçlunun ——- sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının İPTALİ ile icra takibinin, asıl alacağa —- takip tarihinden itibaren yıllık —— değişen oranlarda avans faizi işletilmek suretiyle aynen DEVAMINA,
b-) Davacının, 2004 sayılı İİK’nin 67/II maddesi gereğince icra inkar tazminatı talebinin, koşulları oluşmadığından REDDİNE,
C-)YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN;
1-)Harçlar Kanunu gereğince kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 618,65 TL karar ve ilam harcından dava dosyasına yatırılan 338,69 TL ve icra dosyasına yatırılan 76,19 TL peşin harçların mahsubuyla bakiye 203,77 TL harcın davalı ——-alınarak hazineye gelir kaydına,
2-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ——— bütçesinden ödenen kabul edilen miktar (%37,27) üzerinden hesaplanan 491,96 TL arabuluculuk ücretinin davalı davalı—— alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca — bütçesinden ödenen ret edilen miktar (%62,23) üzerinden hesaplanan 828,04 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı 338,69 TL peşin harç, 8,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 406,49 TL harçtan oluşan yargılama giderinin davalı——– alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan 95,00 TL posta ücreti ve 1.050,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.145,00 TL yargılama giderinden davanın kabul (%37,27) ve red (%62,23) oranına göre 426,74 TL yargılama giderinin davalı——– alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerine bırakılmasına,
6-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1,13/2 maddeleri uyarınca 9.056,49 TL nispi vekalet ücretinın davalı —- alınarak davacıya verilmesine,
7-)Davalı ——–kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1, 3/2 maddeleri uyarınca reddedilen toplam miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL nispi/maktu vekalet ücretinın davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine,
8-)Davalı ——- tarafından vekille temsil dışında yapılmış bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-)Davalı ——-tarafından yapılan 18.00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak işbu davalıya verilmesine,
D-)6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine,———-
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı ; 6100 sayılı HMK’nin 341/1, 342, 343, 344 ve 345/1 maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf harç ve giderleri yatırılmak suretiyle mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle ———– Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/10/2022