Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/122 E. 2022/196 K. 25.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/122 Esas
KARAR NO: 2022/196
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 25/02/2021
KARAR TARİHİ: 25/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili şirket arasında ticari ilişki olduğunu, bu ilişkinden kaynaklanan ödenemeyen olan faturaların söz konusu olduğunu, bu faturalar nedeniyle müvekkili şirket tarafında davalı şirkete —– tarihinde mutabakat mektubu gönderildiğini, davalı şirket tarafından mutabıkız şeklinde onay verilip imzalandığını, davalının davaya konu icra takibine itirazında müvekkile borcu olmadığını belirtmesine rağmen takibe konu borcun ödendiğine ilişkin herhangi bir belge de sunmadığından bahisle davanın kabulüne, —esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile —- takibin asıl alacağa işleyecek ticari reeskont avansı faizi ile birlikte devamına, davalının % 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu icra takibinin mükerrer olduğunu, davacı tarafın — dosyasına konu ettiği alacağı, daha evvel —– Sayılı dosyası ile de müvekkili aleyhine icra takibine konu ettiğini, huzurdaki davaya konu alacak takibinin mükerrer olduğunu, usulüne uygun bir takip bulunmadığından huzurdaki davanın usulen reddinin gerektiğini, tacir olan davacı taraf aynı alacak iddiasını iki kere takibe konu ederek kötü niyetli davrandığını, bu sebeple takibe konu miktarın %20’sinden az olmamak üzere davacı tarafın kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ederek, müvekkili tarafın davacı tarafa borcunun bulunmadığını, takip öncesi ve sonrası dönemler için işletilen faiz miktar ve oranlarına itiraz ettiğini, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, davacı tarafın % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, vekalet ücretini de içerir yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Tarafların —- dosya arasına alınmıştır.
—- arasına alınmıştır.
—-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporu dosya arasına alınmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçesi,—- sayılı dosyası, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında ticari alım satıma dair ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin—-sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya, yerinde inceleme yetkisi verilerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter incelemesinde tarafların defterlerini hazır bulundurduğu, — havale tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar, —-ibraz edilen ticari defterler ışığında, tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve lehlerine delil teşkil ettiği, —yılına ait davacı —- bildirimlerinin birbirini doğruladığı, tarafların ticari defter kayıtlarına göre cari hesap alacağı/borcu konusunda mutabık oldukları ve takip tarihi itibarı ile davacı yanın davalı yandan ticari ilişkiden kaynaklanan — cari hesap alacağının olduğu, davalı tarafça cevap dilekçesi ekinde sunulan, davacının — dosya ile davalı aleyhine icra takibi yaptığı cari hesap alacağı ile davaya konu cari hesap alacağı için—–Sayılı dosyada başlatılan icra takibine konu alacağın aynı cari hesap alacağı olduğu rapor edilmiştir.
—-İcra İflas Kanununun 68/1 maddesi uyarınca mükerrer icra takibi yapılamaz. Usulüne uygun yapılmış bir takip bulunması itirazın iptali davasının görülmesi için dava şartıdır. Dava konusu takip mükerrer ilam takip olduğu için usulüne uygun bir takip olmadığından itirazın iptali davası için dava şartı gerçekleşmemiştir. Bu itibarla davanın usulden reddi gerekirken işin esasına girilerek karar verilmesi doğru olmamıştır.” belirtilmiştir.
İtirazın iptali davasının görülebilmesi için geçerli ve mükerrer olmayan bir icra takibinin yapılmış olması dava şartları arasındadır. Geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur.
Somut olayda davacının, —- —- dosyası ile başlatmış olduğu takip mükerrer bir takip olduğu için usulüne uygun bir takip olmadığından itirazın iptali davası için dava şartı gerçekleşmemiştir. Dosyaya sunulan bilirkişi raporu da bu hususu teyit etmiş olup, rapordaki tespitlerin gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunması sebebiyle ek rapor alınması cihetine gidilmeyerek, icra takibinin mükerrer olmasından kaynaklı dava şartının yerine getirilmemiş olduğu kanaatine varılarak ve 6100 sayılı yasanın 114/2 maddesinde düzenlenen yasal düzenleme de göz önünde bulundurularak aynı yasanın 115. Maddesi uyarınca icra takibinin mükerrer olması sebebiyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davalı tarafça davacıdan kötü niyet tazminat talebinde bulunulmuş olup, tarafların tacir olmalarından kaynaklı basiretli tacir gibi hareket etme yükümlülükleri olduğu, bu çerçevede, davacı tarafça fatura alacağından kaynaklı mükerrer olarak başlatılan takibin iyi niyetli olarak başlatılmadığı, 2004 sayılı İİK’da yer alan kötü niyet tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İcra takibinin mükerrer olması sebebiyle davanın usulden REDDİNE,
2-İİK 67/2. maddesi gereğince 26.758,15 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 5.351,63 TL kötü niyet tazminatının davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 258,90 TL harcın mahsubuyla arta kalan 178,20 TL harcın dosyanın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——–Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/02/2022