Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/12 E. 2022/211 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/12 Esas
KARAR NO: 2022/211
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 08/01/2021
KARAR TARİHİ: 01/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkin bulunduğunu, bu ticari ilişkiye istinaden müvekkilinin inşaat projesinin yapı malzemelerini tedarik etmeyi üstlendiğini ve —-davalıya dört adet fatura kestiğini, davalının buna istinaden —- tutarında bir kısım ödeme yaptığını ancak borcunun geri kalanını yerine getirmediğini, bahse konu alacağın tahsili amacıyla müvekkil tarafından —– dosyasıyla davalı aleyhine ilamsız takip başlatıldığını, davalının haksız ve dayanaksız olarak takibe itiraz ettiğini, ancak — tarihinde borcu tevsik ederek, — tutarında kısmı ödeme yaptığını, bakiye ödemeyi yapmadığını beyan ederek, davalının —- asıl alacağa yaptığı itirazın iptali ile takibin, takip talebindeki şartlarla devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, ücreti vekalet ve yargılama harç ve giderlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Usulüne uygun tebligatlara rağmen davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
Deliller
Tarafların —- dosya arasına alınmıştır.
— Esas sayılı dosyası dosya arasına alınmıştır.
—- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, —– dosyası, dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında hizmet ilişkisinden kaynaklanan ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin —–sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyada, davalı tarafa çıkartılan tebligatın iade dönmesi üzerine bu kez — tebligat yapılmış olup, davalı tarafın yapılan — tasfiye halinde olduğunun anlaşılması üzerine— müzekkere yazılarak davalı tarafın tasfiye memuruna ilişkin adres ve — gelen müzekkere cevabı doğrultusunda —- davalı şirketin —- olarak —— kaydına karar verildiği, —- duruşma gün ve saatini bildirir meşruhatlı, dava dilekçesi, tensip zaptı, tevzi formu ve duruşma zaptı ekli davetiye çıkartıldığı, çıkartılan tebligatın iade dönmesi üzerine bu kez mernis adresine TK 21/2 uyarınca usulüne uygun tebligat yapıldığı ve taraf teşkilinin sağlandığı anlaşılmıştır.
Dosya, gerekli ihtaratlar yapılarak ve HMK 278/4 maddesi uyarınca bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter incelemesinde davacı yanın defterlerini hazır bulundurduğu, davalı yanın defter ibraz etmediği, maddi sıkıntılar içinde olduğunun beyan edildiği, bu hali ile HMK 222.madde uyarınca defter ibrazından kaçınmış sayılması gerektiği nazara alınarak, — tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar,—- ibraz edilen ticari defterler ışığında, davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği, davacı şirket tarafından davalı şirket adına,— içerisinde davacı yanın davalı yana — fatura karşılığı — fatura keşide ettiği ve davalı tarafın bu faturalara istinaden —- yıl sonu itibarı ile davacı yanın, davalı yandan —cari hesap alacaklısı olduğu, — içerisinde davacı yanın davalı yana — fatura keşide ettiği, — yıl sonu itibarı ile davacı yanın davalı yandan cari hesap alacağının — olduğu, — yılında davacı yanın, davalı yandan var olan cari hesap alacağının— kısmını— hesabına aktardığı ve takip başlattığı, davalı yanın, davacı yana olan borcuna istinaden —–avacı yanın, davalı yandan cari hesap alacağının, alıcılar hesap bakiyesi ve şüpheli ticari alacaklar hesabı bakiyesi toplamı olan — olduğu, davacı yanın ticari defter kayıtlarına göre, davalı yandan takip tarihi itibarı ile — cari hesap alacağı olduğu, davalının takip tarihi sonrası — ödeme yaptığı, — tarihi itibarı ile cari hesap alacağının—-olduğu rapor edilmiş olup, bilirkişi raporunun bu yönleriyle denetime elverişli, gerekçeli ve hükme esas alınabilir nitelikte olduğu,—- tarafların tacir olması ve taraflar arasındaki ilişkinin ticari iş olması sebebiyle ticari faiz talep edilebilmesinin mümkün olduğu tespitiyle beraber, her ne kadar icra — asıl alacak üzerinden yapılmış ise de, davacının dava dilekçesindeki talebinin—-asıl alacağa ilişkin olduğu ve dava açılırken harca esas değerin bu değer olarak gösterilmesi sebebiyle davanın kabulü ile—- takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, asıl alacak —– üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup —– asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının —- esas sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, asıl alacak — üzerinden takibin devamına, —asıl alacağa aylık —- oranında ticari faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince —— icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 605,24 harçtan peşin alınan 102,02 TL harcın mahsubuyla bakiye 503,22 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 102,02 TL harç gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 113,60 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.215,62 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —–bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde—– Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/03/2022