Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/114 E. 2022/330 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/114 Esas
KARAR NO : 2022/330

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
KARAR TARİHİ : 29/03/2022

—– Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek mahkememize tevzi edilen menfi tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle;—— sözleşme nosuyla — olduğunu, — tarihinde müdahale şüphesiyle sökülüp kontrol için —- gönderildiğini, mührün — olmadığı gerekçesiyle tesisata müdahale ettiği —-fatura bedeli olarak —- — itiraz ederek — ile hiçbir alakasının olmadığını, eğer — ise bilgisinin dışında olduğunu beyan ettiğini, talebinin reddedildiğini, sayacın her ay faturasını ödediğini, davalının zararının olmadığını beyan ederek, haksız olarak tahakkuk ettirilen 14.796,00 TL kullanım bedeli borcunun olmadığının tespiti ile dava masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın görevli mahkemede açılmadığını, — dava konusu faturanın çıkarıldığı adreste ——bu hususun belirtildiğini, — kullanılacağının yazılı olduğunu, Türk Ticaret Kanununun 19. Maddesinde “Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır. Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır.” denildiğini, bu hüküm gereği “——- şirketin sahibi olan——- kullandığı —- olarak tahakkuk eden faturadan dolayı Tüketici Mahkemesinde dava açamayacağını, davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, davacının —- zarara uğrattığını beyan ederek, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, masraf ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAFAHAT
—–Karar sayılı—–6502 sayılı Kanunun 73 ve devamı maddeleri ile TTK’nın 5. maddesi ve HMK’nın 114/(1),c maddeleri gereğince mahkememizin görevsizliğine,
2-HMK’nın 20. maddesi uyarınca iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 haftalık süre içinde başvuru halinde dosyanın görevli —Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine,” şeklinde karar verilmiş olup dosya mahkememiz iş bu esasına kaydedilmiştir.
Deliller
Tarafların——– dosya arasına alınmıştır.
Davacı şirkete ait faturalar dosyaya sunulmuştur.
—- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—– bilirkişi kök ve ek raporları dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, ——- olup olmadığına dair menfi tespit davasıdır.
—- bilirkişiye——-tarihli rapora göre, davacı ———- kullanıldığı, bu şekilde kullanımın— Yönetmeliği Madde 52 kapsamında kaçak kullanım olduğu, ikamet edilen bina girişinde bulunan — kişiler tarafından zarar vermek maksadıyla — kesilmiş olsa dahi bu durumun bina sakinleri tarafından fark edilmesi gerektiği ve kullanıcı tarafından tedarikçi—- verilmemesinden, yönetmelik hükümlerine göre davacının sorumlu olduğu, kaçak tüketimin—— olduğu, bu dönemde —- hesaplanmasında öncelikli olarak davalı tarafından—— yapılan kullanım neticesinde günlük tüketim miktarının— tarihleri arasındaki— yapıldığında — olduğu, ilgili dönemde davacı tarafından — tüketim miktarının cezalı olduğu, —Satış Miktarının Tespiti ve Fatıralandırılmasına İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ çerçevesinde —— ve kaçak kullanım miktarı için yapılan hesaplamalar neticesinde davalının, davacıdan—olduğu, şayet — arasındaki— hesaplanmasında öncelikli olarak benzer tüketim ortalaması ile hesap yapılması gerektiği kanaatinde olur ise davalının, davacıdan — edilmiş olup, tarafların rapora karşı itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla aynı bilirkişiden ek rapor alınmış, sunulan ek rapora göre, bilirkişinin ek rapordaki görüş ve düşüncelerinin, kök rapordaki görüş ve düşüncesi ile aynı olduğu görülmüş, bilirkişi kök ve ek raporlarının denetime elverişli, gerekçeli ve hükme esas alınabilir nitelikte olduğu, her ne kadar davacı tarafça 14.796,00 TL bedel yönünden menfi tespit davası açılmış ise de,–hesaplamaya göre davacının davalı tarafa 9.441,00 TL borcu olduğu, 9.441,00 TL yönünden yapılan hesaplamanın mer’i mevzuat hükümlerine uygun yapılmasından dolayı hükme esas alınması gerektiği anlaşılmış olup, davacı tarafın —- olarak davalı tarafa 9.441,00 TL borcu bulunduğundan, bu bedelin mahsubu ile 5.355,00 TL borçlu olmadığına dair, davanın kısmen kabulü ile, davalı tarafça, davacı adına düzenlenen— yönünden, davacının davalıya—- borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı tarafça, davacı adına düzenlenen — numaralı fatura yönünden, davacının davalıya 5.355,00 TL borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 365,80 TL karar ve ilam harcı ile davanın ilk açılışında başvuru harcından muaf Tüketici Mahkemesinde davanın açılmış olması ve mahkememize görevsizlik ile gelmesi sonucu— başvuru harcının toplamı olan 420,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 850,00 TL bilirkişi ücreti ve 171,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.021,50 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak — davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden— vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacının ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.