Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/87 E. 2023/222 K. 20.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/87 Esas
KARAR NO : 2023/222

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/01/2020
KARAR TARİHİ : 20/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıdan farklı tarihlerde toplam 9.254,74 TL bedel ile satın almış olduğu lazer yazıcı tonerlerini işyerindeki yazıcısında kullandığını, yazıcısının arızalanması üzerine yetkili servis çağırdığını, yetkili servisin 27.09.2019 tarihli tutanağına göre “Yazıcıda kullanılan tonerlerin orijinal olmaması sebebiyle cihazın arızalandığını, garanti kapsamında olan cihazın bu sebeple garanti kapsamından çıktığının” belirtildiğini, davacının kullanımıyla anlaşılan söz konusu ayıbın derhal davalıya ihbar edildiğini, ayıplı tonerlerin kullanılması sebebiyle meydana gelen arızanın teknik servis tarafından giderildiğini, standart dışı toner kullanımından kaynaklanan arızanın giderilmesi için davacı tarafından yetkili servise yeni alınan orijinal tonerler ile birlikte toplamda 6.331,63 bedel ödediğini, yazıcıda meydana gelen söz konusu arızanın yetkili servis tarafından giderildiğini, bu işlemlerden sonra davacının elinde bulunan fason tonerlerin orijinalleri ile değiştirilmesini ve uğradığı 6.331,63 TL zararının karşılanmasını, aksi halde malların iade alınarak bu mallar mukabilinde ödediği paranın iadesini ve uğradığı zararın karşılanmasını istediğini, davalı tarafından herhangi bir cevap verilmediğini, bunun üzerine davacının öncelikle ayıplı tonerlerin orijinal olanları ile değiştirilmesine ve ayıp sebebiyle uğradığı 4.577,07 TL zararın ödeme tarihi olan 06.09.2019 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile alınmasını, bunun mümkün olmaması halinde ayıplı malların iade alınarak bedel olarak ödenen: 19.11.2018 tarihinde 2.686,86 TL, 28.12.2018 tarihinde 2.985,40 TL, 25.01.2019 tarihinde 3.582,48 TL ‘sı paraların ödeme tarihlerinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte ve ayrıca davacının tamir bedeli olarak ödediği 4.577,07 TL ‘nin 06.09.2019 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacya verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirketin yıllardır kırtasiye sektöründe faaliyet gösterdiğini ve bu kapsamda kırtasiyesinde orijinal ve muadil olmak üzere iki farklı türde toner satışı yaptığını, muadil tonerlerin orijinallerine göre fiyatlarının çok uygun olduğunu, davacı şirketin davalıdan aldığı tonerlerin muadil nitelikte olduğunu bilerek ve isteyerek satın aldığını, davacının satın aldığı tonerlerin muadil olduğunu bildiğini veya bilmesi gerektiğinin açık olduğu çünkü teslim edilen malların faturalarında herhangi bir marka veya model belirtilmediğini, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLER:
Vergi dairesi yazı cevapları, bilirkişi kök ve ek raporları ile tüm dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgeler.22.11. 2021 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; dava konusu tonerlerin kullanıldığı iddia edilen yazıcının hali hazırda aktif olarak kullanımda olmadığı, kapalı kutuya konulup rafa kaldırılmış olduğu, yazıcının fiziki incelenmesinde muhtelif yerlerinde kullanıma bağlı toz, kir ve çiziklerin bulunduğu, yazıcının kağıt akış, —– fırın ünitesi, merdane ve tambur ünitesinin bulunduğu bölümün sökülmesi neticesinde yazıcının bu bölümlerinde yoğun şekilde siyah ve mavi renkli toner tozu kirlerinin bulunduğu, inceleme yapıldığı sırada yazıcı üzerinde, yazıcıyı üreten ——- firması tarafından üretilmiş orijinal——markalı tonerlerin takılı olduğu, fason tonerlerin, orijinal tonerlerde yer alan——amblemi, seri numarası ve karekod barkodu dışındaki tüm özellikleri taşıdıkları, bu üç özellik dışında ayırt edici herhangi bir unsurun göze çarpmadığı, toner kartuşları üzerinde üretici firmaya ait eşsiz —— firma amblemi, eşsiz ürün seri numarası ve orijinal ürün karekod barkodu bulunduğu, fason/muadil tonerlerde ise yalnızca renk kodunun baş harfi ve kullanım uyarılarının bulunduğu, hem orijinal hem de fason toner üzerindeki etiketlerin hemen hemen aynı olduğu, orijinal toner üzerindeki etiket renklerinin daha canlı görüldüğü, ayrıca orijinal tonerlerde —– internet linkinin ekstradan bulunduğu, işletmede mevcut bulunan ve bir kısmı kullanılmış, bir kısmı ise hiç kullanılmamış orijinal toner kutularında —– hariç 4 dilde yazılmış çeşitli kullanım uyarıları, marka amblemi, eşsiz seri numaraları, toner kartuş nitelikleri vb.. gibi bilgilerin yer aldığı, fason kutularda ise ağırlıklı olarak — dilinde yazılmış yazılar, üzerinde herhangi bir marka ibaresi olmayan ancak tonerin —— firmasının ürettiği —–model yazıcılar ile uyumlu olduğunu gösteren açıklamalar bulunduğu, her iki kutunun da birbirine benzediği, dava dosyası içeriğinde yerlan yetkili teknik servis formunda fason toner kullanımına bağlı olarak yazıcının —- ünitelerinin arızalandığının belirtildiği, ayrıca somut olay incelendiğinde davalı yanın, davacı şirketin davalıdan aldığı tonerlerin MUADİL nitelikte olduğunu bilerek ve isteyerek satın aldığını, davacının satın aldığı tonerlerin muadil olduğunu bildiği veya bilmesi gerektiğinin açık olduğu çünkü teslim edilen malların faturalarında herhangi bir marka veya model belirtilmediğini ortaya koyduğu anlaşılmakla birlikte bu savunmanın hukuki dayanağı olmadığı, orijinal olan bir üründe fason üretim malzemelerin kullanılması sureti ile ürünün ömür süresinin azaltılmasına ya da ürünün garanti kapsamının dışına çıkmasına alıcının rıza göstereceğini düşünmenin hayatın olağan akışına aykırı olacağı, ayrıca yine teknik açıklamalarda vurgulandığı üzere 4 ayrı drum ünitesinin de aynı anda arızalanmış olduğu varsayıldığında söz konusu arızanın fason/muadil toner kullanımından kaynaklandığı kanaatinin bildirildiği görülmüştür.
10.01.2022 tarihli ek bilirkişi raporunun incelenmesinde; Piyasa araştırması.sonucu tespit edilen fîyatların oluşmasında, dava konusu yazıcı ve tonerlerin “ithal ürün olması, İthalatçı firmanın elinde tuttuğu ürün stok miktarı, geçmiş tarihteki dolar kurları, satış/pazarlama anlaşmaları, toptancılar tarafından belirlenen İskontolar, ürünlerin azami raf bekleme süreleri, piyasanın arz talep dengesi vb.. gibi unsurların toner satış fiyatlarının belirlenmesinde oldukça-etkili olacağı ve tespit edilen ortalama fiyatların %10 oranında fiyat değişiklik toleransı olabileceğinin belirtildiği görülmüştür.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, ayıplı malın misli ile değiştirilmesi ile zararın giderilmesi, olmadığı takdirde malların iadesi ile satış bedelinin ve tamir bedelinin ödenmesi talebine ilişkindir.Somut olayda; davacı tarafın davalıdan, 19.11.2018 tarihli fatura ile 2.686,86 tllik, 28.12.2018 tarihli fatura ile 2.985,40-tl lik ve 24.01.2019 tarihli fatura ile 3.582,48-tl lik olmak üzere toplam 9.254,74-tl lik siyah, sarı, kırmızı ve mavi toner satın aldığı, tonerlerin davacı tarafa ait cihazda kullanıldığı, ancak tonerlerin orjinal olmaması nedeniyle cihazın arızalandığı ve bu nedenle cihazın garanti kapsamından çıkarıldığı, bu nedenle dava konusu tonerlerin gizli ayıplı olduğu iddiasıyla ayıplı malların ayıpsızı ile değiştirilmesi ve uğranılan zararın tazmini, aksi halde; malların iade alınarak satış bedeli olarak ödenen tutar ile tamir bedeli olarak ödenen bedelin taraflarına iadesi talebiyle huzurdaki davanın ikame edildiği, davalı tarafın savunmasının ise davalı tarafça teslim edilen tonerlerin muadil nitelikte olduğunun davacı tarafça bilindiği ya da davacı tarafın dava konusu ürünlerin muadil ürün olduğunu bilmesi gerektiğinin açık olduğunun belirtildiği görülmüştür. Ayıp, alıcının dürüstlük kuralı gereğince beklediği vasıfların satılanda bulunmaması ve satılanın kullanım amacı bakımından taşıması gereken vasıfları taşımaması durumudur. TBK Madde 219/1’e göre “…nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumludur”. Bilindiği üzere, TTK.m.23/1-c’de üç ayıp türü öngörüldüğü; açıkça belli olanlar, teslim sırasında muayene edilmeye gerek olmaksızın belli ayıplar olduğu; bu tip ayıpların 2 gün içinde ihbarı gerektiği; satılanın teslimi sırasında açıkça belli olmayan fakat olağan bir muayene ile meydana çıkacak ayıplar (adi ayıplar); bu tür ayıplar olağan bir muayene ile görülebilecek ayıplar olmakla, 8 gün içinde ihbarı gerektiği; gizli ayıp ise, maddi ve olağan bir muayene ile meydana çıkmayan, ancak kullanılmasından belli bir süre sonra ortaya çıkan arızalanma hali olduğu; bu ayıbın ise, öğrenilmesi halinde, TTK.m.23’ün yaptığı gönderme sebebiyle, TBK’nın 223. maddesi uyarınca, ortaya çıkar çıkmaz derhal satıcıya bildirilmesi gerektiği görülmektedir.Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; bilirkişi raporu ile orjinal tonerler ile fason üretim tonerler arasındaki farklar belirtilmiş buna göre; tonerlerin şişe görüntüsü ve tonerlerin içerisinde yer aldığı kutu görsellerinin benzer olduğu, fason üretim kartuşlar üzerinde—— markasının barkod ve görselinin bulunmadığı ve fiyatları arasında da az dahi olsa bir miktar fark olduğu belirtilmiştir. Bahsi geçen farklar göz önünde bulundurularak ayıp türünün belirlenmesi halinde, davacı tarafça dava konusu ürünler ilk alındığı tarihte basit bir gözden geçirme ile orjinal ürün ile muadil ürün arasındaki farklılıkların tespit edilebileceği, bu haliyle satılan ürünlerin gizli ayıplı olduğundan söz edilmesinin mümkün olmadığı, ayrıca davacının daha evvel de toner satın aldığı ve faaliyet alanı göz önünde bulundurulduğunda mezkur farkları tespit edememesinin mümkün olmadığı, kaldıki TTK.m.23/1-c hükmü gereği tacirlerin satışa konu ürünleri muayene sorumluluğunun bulunduğu, her ne kadar bilirkişi raporunda ürünlerin fason ürün olarak satıldığına ilişkin ispat yükünün davalıda olduğu belirtilmişse de TMK md 6 gereği sözleşmenin orjinal ürünlerin satımı üzerinden yapıldığına ilişkin ispat yükünün davacı taraf üzerinde olduğu anlaşılmakla ispat edilemeyen davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 179,90 TL olmakla baştan alınan 236,22 TL peşin harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 56,32‬ TL nin davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinın davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
5-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, ( Yazı İşleri Müdürü tarafından Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince resen işlem yapılmasına,) Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı; 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.