Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/704 E. 2021/178 K. 16.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/944 Esas
KARAR NO : 2021/154

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVANIN İLK AÇILDIĞI
TARİHİ : 18/11/2019
KARAR TARİHİ : 09/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili şirket tarafından ——— — yaptırıldığını, bu nedenle müvekkil şirkete 4681,50 TL tutarında borçlandığını, davalı aleyhine İstanbul Anadolu— İcra Müdürlüğünün ——- sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, takibin —- olarak başlatıldığını, ancak davalının icra takibine itiraz ettiğini, davalının icra takibine haksız yere itirazda bulunduğunu, uyuşmazlığın çözülmesi için arabuluculuğa müracaat edilmişse de uzlaşma sağlanamadığını, davanın kabulüne, davalının icra takibine yaptığı itirazların kısmen iptali ile takibin 4.681,50 TL üzerinden devamına, davalının icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Usule ilişkin itirazlarının bulunduğunu, müvekkilinin yerleşim yerinin bağlı bulunduğu icra dairesinin ——- Daireleri olduğundan iş bu davanın esasa girilmeden reddi gerektiğini, müvekkilinin yıllardır araç kiralama işi ile uğraştığını, davaya konu araçların uzun dönem kiralama sözleşmeleri ile kiralandığını, —- göre aracının işletenine kişilere/şirketlere ait olduğunu, araçların işleteni müvekkili olmadığından husumet itirazında bulunduklarını, davacının kötüniyetli olarak hizmet verdiği araç sürücülerini tuzağa düşürdüğünü, devletin verdiği —- hizmeti ile davacının vermiş olduğu —- hizmeti sistem olarak aynı olmasına rağmen davacının sisteminde problem olduğunu, devletin vermiş olduğu aynı hizmette cihazınızda para bulunmaması halinde 15 günlük süre içerisinde bu kaçak geçişi ödeyebildiğini, ancak davacının vermiş olduğu hizmette kaçak geçip geçmediğini anlamanın mümkün olmadığını, araçların kaçak geçiş sonrasında 15 gün içerisinde kaçak geçiş ücretinin araç sürücüsü tarafından ödenmemesi halinde geçiş ücretinin eski düzenleme de—– ceza daha ilave ettirilmesi olduğunu, müvekkilinin uzun zamandan beri araç kiralama işi yaptığından cihazda para bulunmasına rağmen sistemin çalışmaması sebebi ile ile aracın sistemden kaçak geçmiş görünmesi olduğunu, araç sürücüsünün de bu noktada bir kusurunun bulunmadığını, sistem arızasının da araç sürücüsüne yükletilmesi haksızlık olduğunu, davacının ihtarname gönderdiğini beyan etse de müvekkiline gönderilen ihbara ilişkin belgenin bulunmadığını, davacı tarafından talep edilen faize, icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, öncelikle mahkemenin yetki itirazları doğrultusunda davanın usulden reddine, iş bu haksız ve kötüniyetli açılan davanın tümden reddine, davacı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini savunmuştur.
Deliller
İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —- Sayılı dosyası dosya arasına alınmıştır.
Tarafların—- sorguları dosya arasına alınmıştır.
SAFAHAT
Mahkememizin—–karar sayılı kararı ile; yetkisiz icra dairesinde takip yapılması sebebiyle,”1-Davanın 6100 sayılı HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri gereği dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,” karar verilmiş olup;
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi— Hukuk Dairesi’nin —– karar sayılı kararı ile; icra dairesinin yetkili olması sebebiyle, “1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun Kabulü İle İstanbul Anadolu — Asliye Ticaret Mahkemesinin —- tarihli kararının HMK’nun 353/1.a.4 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın, dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine İADESİNE,” karar verilmiş olup dava mahkememizin —- Esas sayısına kaydedilmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava—– alacağından kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce yukarıda değinilen istinaf ilamı doğrultusunda işin esasına girilmek suretiyle yargılama yapılrak, dava dilekçesi, cevap dilekesi, İstanbul Anadolu —-İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, davacı taraf davalıya ait ————- araçlar ile kendi işletmelerinde olan ———– ihlalli geçiş yaptığını, bu nedenle takip başlattıklarını beyan etmiş olup davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı taraf her ne kadar 4.864,10 TL üzerinden takip başlatmış ise de takibe yapılan itirazın 4.681,50 TL’lik kısmı yönünden itirazın kısmen iptali için dava açıldığı görülmüştür.
Dosyaya sunulan geçiş kayıtları ve emniyet müzekkere cevabı doğrultusunda davalıya ait —- araçlar ile çeşitli tarihlerde toplam 56 kez ihlalli geçiş yaptığı, bu nedenle davacının geçiş bedeli ve 4 katı tutarında ceza bedelini isteme hakkını haiz olduğu, bunun basit bir matematik hesabını gerektirmesi gerçekliği karşısında, hakimin yargılamayı en kısa sürede ve en az masrafla bitirmesine ilişkin usul ekonomisi ilkesi ve yargılamada hedef sürenin sağlanması da gözetilerek mahkememizce basit — yapılmak suretiyle davacının haklı talebinin, taleple bağlılık ilkesi gereğince kabulüne, İstanbul Anadolu—.İcra Müdürlüğünün— esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, asıl alacak 4.681,50 TL (936,30 TL geçiş ücreti, 3.745,20 TL ceza tutarı olmak üzere) üzerinden takibin devamına, 3095 sayılı yasaya göre tarafların ticari şirket olduğu dikkate alınarak faaliyetin ticari iş sayılması ve ticari faizi talep edilebilmesinin mümkün olması sebebiyle alacağa takip tarihinden itibaren yıllık değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün—- esas sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, asıl alacak 4.681,50 TL (936,30 TL geçiş ücreti, 3.745,20 TL ceza tutarı olmak üzere) üzerinden takibin devamına, alacağa takip tarihinden itibaren yıllık değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 4.681,50 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 936,30 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 319,79 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 55,63 TL harcın mahsubuyla bakiye 264,16 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 55,63 TL nispi harç gideri, 148,60 TL istinaf yoluna başvuru harç gideri ve 155,75 TL posta masrafı olmak üzere toplam 359,98 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile— uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan—- uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.