Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/643 E. 2022/90 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/643 Esas
KARAR NO : 2022/90

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 25/08/2020
KARAR TARİHİ : 03/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– civarında, davacı —– sigortalısı—- şeridinde durma halindeki ——- sürücü —- olması nedeniyle otobüsün hasara uğradığını, otobüs sürücüsü—yolcunun kazada vefat ettiğini, davalı—-sigortacısı olduğunu, kaza sonucunda davacı sigortalısına araç —- olarak 660.000 TL ödendiğini, aracın —-ise —–, kalan bakiye —- sayılı dosyası ile davalı şirket hakkında ilamsız takip başlatığını, davalnın takibe itiraz ettiğinden takibin durduğunu, davalı şirketin fazlaya ilşkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile, —- poliçesi kapsamında ödemekle mükellef olduğu —— tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretrinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP/TALEP :
Davalı vekili tarafından süresinden sonra verilen cevap dilekçesinde özetle; Davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkil şirketin meydana gelen zarardan sorumluluğunun ancak sigortalının kusuru kadar olduğunu, bahse konu kazada ise tarafların kazaya ilişkin kusur oranlarının da belirlenmediğini, kusur durumunun ca aracın pert sayılıp sayılmayacağının tespitinin gerektiğini, öncelikle dosyanın tarafsız bilirkişiye tevdi edilerek davacı şirket nezdinde—– —- karıştığı kaza neticesinde pert sayılıp sayılmaması gerektiği, onarımın makul olup olmadığı, onarım makul ise hasar bedeli, onarım makul değilse sovtaj ve rayiç bedel tespitinin yapılarak sonuca gidilmesini, onarımın makul olup olmadığı, onarım makul ise hasar bedeli,— değilse —— ve rayiç bedel tespitinin yapılması gerektiğini, davacı tarafından dosyaya ibraz edilen —- raporunun hatalı olduğunu, davacı tarafından haricen alınıp dosyaya ibraz edilen —– aracın değişmesi gereken parçaların belirtildiğini, aracın onarım işçilik fiyatlarının da eklendiğini ancak tanzim edilen rapora göre aracın onarım görmesi gereken ve —–görüleceği üzere onarımla giderilen hasarların hatalı eksper raporu ile değişim olarak gösterildiğini, dosyaya ibraz edilen raporun denetime elverişli olmadığını, parça bedelleri ile ilgili herhangi bir fiyat teklifi alınmadığı gibi onarım işçiliğine ilişkin herhangi bir — yazılı teklif de bulunmadığını, tespit edilen bedellerin fahiş olduğunu, davacı tarafından tespit edilen hasar bedelinin tamamının müvekkilden tahsili amacıyla icra takibi başlatılmasının haksız ve kötü niyetli olduğundan itiraz edilerek takip durdurulduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLER : — Sayılı dosyası,Arabuluculuk Son Tutanağı, Kasko Poliçesi, Trafik kazası tespit tutanağı, Ehliyet, Ruhsat ve Kimlik fotokopileri,—- —. Sayılı dosyası, Hasar Ekspertiz Raporu, Hasarlı Araca ait fotoğraflar, Araç satış sözleşmesi, Hasar dosyası ve — Bilirkişi raporu, dosyadaki diğer bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava , 6102 sayılı TTK’nın 1472. maddesi uyarınca davacı sigorta şirketinin kasko sigortalısının haklarına halef olması sebebiyle sigortalısına ödediği tazminatın davalı sigorta şirketinden sigortalısının kusuru nedeniyle rücuen tahsili için açılmış icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, uyuşmazlık belirlenmiş ve vaki davete karşın tarafların sulh olmak istememeleri üzerine tahkikata geçilerek tahkikat işlemleri yerine getirilmiş, deliller toplanmış, incelenip değerlendirilmiş ve karar duruşmasına katılan davacı vekilinin son sözleri dinlenerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Davaya konu —- sayılı dosyası getirtilerek, incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları, konusu ve miktarı ile uyumlu olduğu görülmüştür. Dosyaya mübrez —- dava şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
2004 Sayılı İİK.’nın 67.maddesinde “(Değişik fıkra: 17/07/2003-4949 S.K./15. md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988-3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. (Mülga fıkra:17/07/2003-4949 S.K./103.md.)Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır. (Ek fıkra:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” hükmü bulunmaktadır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun —- 1472. maddesinde ” (1) Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin,—-ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir. (2) Sigortalı, birinci fıkraya göre sigortacıya geçen haklarını ihlal edici şekilde davranırsa, sigortacıya karşı sorumlu olur. Sigortacı zararı kısmen tazmin etmişse, sigortalı kalan kısımdan dolayı sorumlulara karşı sahip olduğu başvurma hakkını korur.” hükmü bulunmaktadır.
Yukarıda yapılan açıklamalar, toplanan deliller ve yapılan yargılamaya göre somut olayda uyuşmazlığın; davacı şirkete —— tarihli kaza nedeniyle davacının ödediği tazminatı kusur durum ve oranına göre davalıdan rücuen tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istenmektedir. Mahkememizce davalı taraf süresi içinde cevap dilekçesi vermediğinden iddianın inkar edildiği kabul edilerek davacı vekili tarafından gösterilen deliller ve davarın niteliği gereği resen araştırılması gereken deliller getirtilmiş ve dosya kusur durum ve oranı ile hasara ilişkin rapor düzenlenmesi için makine mühendisi bir bilirkişiye verilmiştir. Bilirkişi—– tarafından hazırlanıp dosyaya sunulan raporda özetle ve mealen; kazada kusurun % 100 oranında davalıya sigortalı araç sürücüsü ——- olduğu, davacıya sigortalı aracın hasar bedelinin 412.911,59 TL olduğu, aracın —-, aracın perte ayrılmasının ekonomik olduğu, davacının — işlemiş faizden sorumlu olduğu yönünde tespit, hesap ve görüşleri bildirilmiştir. Dosyaya mübrez hasar dosyası ve —- incelendiğinde davalı sigorta şirketinin—- tarihinde kapsar şekilde —bulunmakta olup araç başına maddi 36.000,00 TL teminat bulunduğu görülmektedir. Davacı taraf davada icra takibinin 36.000,00 TL kısmı için itirazın iptalini istemiştir. Bu bilgiler ışığında bilirkişi raporunun taraf vekillerine tebliğ edildiği ve davalı vekilinin beyan ve itirazlarının da değerlendirildiği ifade edilmelidir. Yapılan değerlendirmede kaza tespit tutanağı, soruşturma dosyası ve mevcut bilirkişi raporu nazarında kazada kusurun tamamen davalı şirkete sigortalı araç sürüsünde olduğu kabul ve takdir edilmiştir. Davacının kasko sigortası kapsamında sigortalısına ödediği bedel davalının poliçe limitinin çok üstünde olup esasen bu hususun tartışmaya açık bir tarafı görülmemiştir. —— Binaenaleyh davacının, TTK, 1472, TBK,49, KTK,91/1,85/1-son ,Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları, TMK, 6 ve HMK, 190. maddeleri nazarında davada aktif dava ehliyetinin bulunduğu ve davasında haklı olduğu ve bunu ispat ettiği sonuç ve kanaatiyle bilirkişi raporunun da gerekçeli, denetime açık, ,hüküm kurmaya elverişli ve yerinde olduğu kabul ve takdir edilmiş ve buna göre taraf sigorta şirketlerinin tacir sıfatına göre ödeme tarihinden itibaren ticari avans faizi istenebileceği, poliçe limiti ve taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek davanın kabulü ile davalı-borçlunun—-takip dosyasında 36.000,00 TL asıl alacak ve 6.577,64 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.577,64 TL kısmına yönelik yapmış olduğu itirazın iptali ile icra takibinin 36.000,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, karar verilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nın 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderlerinden, 326/1. Maddesi gereğince tamamen davalı taraf sorumlu tutulmuştur. Ayrıca bu kapsamda Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2. Maddeleri gözetilerek dava öncesi —- bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilerek 6100 Sayılı HMK’nın 26, 297/2 maddeleri gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜNE,
2-)2004 sayılı İİK’nın 67/I Maddesi gereğince davalı-borçlunun —takip dosyasında —asıl alacak ve 6.577,64 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.577,64 TL kısmına yönelik yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile icra takibinin 36.000,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
3-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.248,78 TL karar ve ilam harcına 54,40 TL peşin harç , 1.979,79 TL icra takip dosyasına yatırılan harç ve 112,33 TL tamamlama harcının mahsubuyla bakiye 2.102,26 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydın
4-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile—arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-)Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı 54,40 TL peşin harç, 112,33 TL. peşin harç, 7,80 TL vekalet harcı, 47,50 TL posta masrafı, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 876,43 TL yargılama giderinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —-. 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 6.335,09 TL nispi vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-)6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, ( Yazı İşleri Müdürü tarafından Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince resen işlem yapılmasına, )
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda ;6100 sayılı HMK’nın 341/1, 342, 343, 344 ve 345/1 maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle; istinaf harç ve giderleri yatırılmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.