Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/632 E. 2021/897 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/632 Esas
KARAR NO: 2021/897
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 19/08/2020
KARAR TARİHİ: 30/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında önceden beri süregelen bir cari hesap ilişkisi olduğunu, davalının —— borcu bulunduğunu, davacının, davalıdan olan alacağının tahsili için—— dosyası ile borçlu şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlunun haksız ve kötü niyetli bir şekilde ödeme emrine itiraz ederek takibi durdurduğunu, dava öncesi arabuluculuk başvurusu yapıldığını, uzlaşma sağlanamadığını, bu nedenle davalı şirketin haksız itirazının iptali ve takibin devamı için itirazın iptali davasını açma zorunluluğu doğduğunu, açıklanan nedenlerle, borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere davalı/borçlunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun olarak tebligat yapılmış, davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
Deliller
Tarafların ——- sorguları dosya arasına alınmıştır.
—– Sayılı dosyası dosya arasına alınmıştır.
—-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, —- taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında ticari alım satıma dair dair ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin —– sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya, defter inceleme günü belirlenerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter inceleme gün ve saatinde davacı yanın defterlerini hazır bulundurduğu, davalı yanın defter ibraz etmediği, bu hali ile HMK 222.madde uyarınca defter ibrazından kaçınmış sayılması gerektiği nazara alınarak, —- havale tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği, taraflar arasında, bilinen adıyla —- ilişkisinin bulunduğu, buna göre, önceki borçlar tahsil edilmemesine rağmen taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam etmesi durumunun bulunduğu, açık hesap ilişkisinde tarafların tek taraflı ya da karşılıklı olarak alacaklarını hesaba kaydedip belirli hesap dönemlerine bağlı kalmaksızın hesaplaşma yaptıkları, davacı yanın, —- toplam bedelli fatura düzenlendiği, buna karşılık davalı tarafından, nakit ve kredi kartı ile olmak üzere — toplam ödeme yapıldığı, — yılına devreden bakiye olduğu, davacı yana ait —-alacaklı olduğu, davacı ve davalının—- beyan edilen faturaların birbiri ile uyumlu olduğu, davacının, düzenlemiş olduğu her irsaliyeli faturada —- denilerek kesilen fatura bedeli ile birlikte önceki borcun toplamının yazılı olduğu, faturanın altında —- ibaresinin bulunduğu, davacının davalı yandan takip tarihi olan—- günü itibariyle —- alacaklı olduğu rapor edilmiş olup, bilirkişi raporunun bu yönleriyle gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunduğu, —–yasaya göre taraflar arasındaki faaliyetin ticari iş sayılması ve avans faizi talep edilebilmesinin mümkün olduğu tespitiyle beraber —— üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup ——– asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Son olarak belirtmek gerekir ki 492 Sayılı Harçlar Kanununun;
—-
İLAMSIZ TAKİPLERDE PEŞİN HARÇ:
Madde 29 – İlama dayanmıyan takip isteklerinden alacak miktarının binde beşi peşin alınır.
Peşin harçlar takip sonunda alınacak asıl harca mahsup olunur.
İlama dayanmıyan takiplerde alacaklı mahkemeye müracaata mecbur kalırsa, peşin alınan harç kendisine iade olunur. Veya alacaklının isteği üzerine mahkeme harçlarına mahsup edilir.

şeklindeki ilgili maddesinde yer alan söz konusu düzenleme ve icra dosyası kapsamına göre davacı tarafın takibi başlatırken —– peşin harç yatırmış olması, eldeki davanın söz konusu harca bağlı olarak açılmış olması karşısında söz konusu takip için yatırılan peşin harç miktarı da işleme tabi tutulmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının —– sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, asıl alacak —-üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %13,75 oranında ve değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 11.453,46 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 2.290,69 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Gerekçede açıklanan sebeple karar tarihi itibariyle alınması gereken 782,38 TL nispi karar harcından, Mahkeme veznesine yatan 138,33 TL peşin harç ile İcra veznesine yatan söz konusu 57,27 TL’nin toplamını oluşturan 195,60 TL’nin mahsubu ile EKSİK 586,78 TL’nin davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Gerekçede açıklanan sebeple davacı tarafından İcra veznesine ve Mahkeme veznesine yatırılan söz konusu peşin harçlar da dahil olmak üzere davacı tarafından yapılan toplam 195,60 TL harç gideri, 850,00 TL bilirkişi ücreti ve 89,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.134,60 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —– bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ———- Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/11/2021