Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/631 E. 2023/516 K. 13.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/631 Esas
KARAR NO: 2023/516
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 19/08/2020
KARAR TARİHİ: 13/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA/TALEP ;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 26.10.2017 tarihinde —– sevk ve idaresindeki ve davalı sigorta şirketine Zorunlu Trafik Sigortası ile sigortalı bulunan —– plakalı aracıyla —— sevk ve idaresindeki motosiklete çarpması sonucunda motosiklette yolcu konumunda bulunan müvekkili … yaralandığını ve malul kaldığını, davalı sigorta şirketinin —– numaralı poliçe kapsamında ve kaza tarihinde kişi başına olan teminat çerçevesinde sorumluluğu bulunmakta olup, müvekkilinin oluşan zararı karşılamakla yükümlü olduğunu, 11.01.1998 doğumlu müvekkili …, dava konusu trafik kazası sonrasında —— Hastanesi ve —— Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, ayrıca müvekkiline ait fonksiyon kaybını gösterir sağlık kurulu raporu da bulunduğunu, müvekkilinin meslekte kazanma gücü kaybı oranı, dava sırasında alınacak olan —— raporuyla tespit edileceğini, müvekkilinin, dava konusu trafik kazası sebebiyle tedavi gördüğü dönemle sınırlı olmak üzere %100 oranında iş göremez durumda kaldığını, bu dönemde bakıcıya muhtaç durumda kaldığını, davalı şirket tarafından müvekkiline geçici işgöremezlik ya da bakıcı giderine yönelik herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkilinin geçici işgöremez durumda olduğu zaman dilimindeki bakıcı giderlerinden de davalı sigorta şirketinin tedavi gideri teminatı limitiyle sınırlı olmak üzere sorumluluğu bulunduğunu, davalı sigorta şirketinin müvekkili bakımından giderilmemiş olan, özellikle bakıcı gideri ve —–tarafından karşılanmasının mümkün olmayan tedavi giderleri bakımından; anılan poliçe kapsamında temin edilen tedavi giderleri limitine kadar mesuliyeti bulunduğu da tartışmasız olduğunu, izah edilen sebeplerle, müvekkilinin oluşan cismani zarar nedeniyle hesaplanacak maddi tazminat tutarının ve bakıcı giderinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP /TALEP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının, kazaya karışan sigortalı araç sürücüsü —— ile yapmış olduğu “uzlaşma” gereği, huzurdaki davanın CMK md.253/19 uyarınca feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini, CMK 253/19 md. bu hususu şu şekilde hükme bağlamıştır: “Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz, açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır.” Bu husus, dava şartı niteliği taşıdığından; davacı ile şüpheli —— arasında yapılan uzlaşmaya ilişkin, uzlaştırma tutanağı, uzlaştırma raporu ve soruşturma dosyasının celbini, ön inceleme aşamasında dava şartı eksikliğinin dikkate alınarak esasa girilmeksizin davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen —— plakalı araç müvekkil şirket tarafından 16.10.2017-2018 vadeli ——- nolu Zorunlu Karayolu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin sorumluluğu trafik poliçesindeki limitler ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, meblağ sigortası olmadığından, poliçede üst limit olarak belirlenen tutarın her olayda otomatik olarak ödenmesi mümkün olmadığını, bunun için öncelikle kazada araçların kusur durumunun tespiti gerektiğini, nitekim ——- Sayılı ilamı da bu yönde olduğunu, somut olayda sigortalı araca yüklenen bir kusurun bulunmadığını, Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamasında açıkça görüldüğü üzere, zarar görenin müterafik kusurunun bulunması durumunda tazminattan uygun bir oranda indirim yapılması gerektiğini, bu oran belirlenirken zararın meydana geliş biçimi, zarar görenin müterafik kusurunun zararın meydana gelmesi ve artmasındaki etkisinin dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini, davacı yanın maluliyet iddialarının değerlendirilebilmesi için ——- Dairesine sevk edilerek yalnızca kaza ile illiyet bağı bulunan maluliyet durumu hakkında rapor alınmasını talep ettiklerini, bu nedenle maluliyet hesabında yalnız fiziki ve sürekli nitelik taşıyan arazların dikkate alınması, buna göre kaza ile illiyet bağı bulunan maluliyet oranının belirlenmesi gerektiğini, davacının sosyal ve ekonomik durumlarının ve hangi Sosyal Güvenlik Kuruluşlarına tabi olduğunun, davacıların Sosyal Güvenlik Kurumundan geçici iş göremezlik ödeneği, tedavi gideri ya da peşin sermaye değeri dolayısıyla herhangi bir ödeme alıp almadığının tespitini talep ettiklerini, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren genel şartlar gereği geçici iş göremezlik zararı sağlık giderleri teminatına alındığını, ayrıca sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu ve sigorta şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığının açıkça belirtildiğini, davacının bu yöndeki taleplerinin reddini talep ettiklerini, diğer yandan kusur durumu ve maluliyet belirlendiğinde dosyanın hesaplama amacıyla, aktüeryal rapor hazırlanabilmesi için aktüer siciline kayıtlı uzman bilirkişiye verilmesini talep ettiklerini, hesaplama yapılırken KTK madde 90 da belirtilen usul ve esaslara uygun hareket edilmesini talep ettiklerini, arz ve izah edilen nedenler Mahkemece resen tespit edilecek sebeplerle; uzlaştırma sonucu CMK md.253/19 gereği davanın reddine ilişkin savunmaları dava şartı teşkil ettiğinden; —— Soruşturma ile özellikle uzlaştırma formu ve uzlaştırma raporunun celbini; ön inceleme aşamasında esasa girilmeksizin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın feragat yönünden reddini talep ettiklerini, müterafik kusur nedeniyle, hesaplanacak tazminattan uygun oranda indirim yapılmasına, herhalde haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.

DELİLLER: Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Son Tutanağı, Davacıyı Ait Nüfus Aile Kaydı, Trafik Tescil Kayıtları, Trafik Kazası Tespit Tutanağı, —– Kayıtları, Başvuru ve Hasar Dosyası, —— Kayıtları, —— Kayıtları, ——- Ait Tıbbi Evraklar, —— Soruşturma dosyası, —— Maluliyet Raporu, dosyadaki sair bilgi ve belgeler.

DEĞERLENDİRME VE SONUÇ : Dava, Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat davasıdır.6100 sayılı HMK’nin 316-322 maddeleri kapsamında nitelik ve değerine göre basit yargılamaya tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılmış ve öncelikle arabuluculuk dava şartı olmak üzere HMK’nin 114 ve 115.maddeleri gereğince dava şartları ile hak düşürücü süre incelenmek suretiyle ön inceleme duruşması icra edilmiştir. Davacı vekilinin vaki beyanına göre tarafların sulh olmamak istemediklerinin anlaşılması üzerine uyuşmazlık konulanı tespit edilerek tahkikata geçilmiştir. Bu kapsamda maluliyete ilişkin —– raporu alınmış ve dosya arasına alınıp incelenmiştir. Yargılamanın 08/12/2023 tarihli duruşmasında yapılan tüm yoklama ve çağrılara rağmen taraf vekillerinin duruşmada hazır olmadıkları ve davacı vekili tarafından UYAP sistemi üzerinden beyan dilekçesi gönderildiği ve davayı takip etmeyeceklerini, dosyanın işlemden kaldırılmasını ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep ettikleri anlaşıldığından, taraflarca takip edilmeyen davanın 6100 sayılı HMK’nin 150/4.maddesine göre taraflarca yenilenmesine kadar; dosyanın 6100 Sayılı HMK’nin 150/1. maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. 6100 Sayılı HMK’nin 150/4 maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren üç aylık yasal süre içinde taraf/ taraf vekillerince davanın yenilenmesi talebinde bulunulmadığı anlaşılmıştır. Yukarıda açıklanan hususlara göre 6100 Sayılı HMK’nin 150/5 maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren üç aylık sürenin dolduğu gün olan 08/03/2023 günü itibariyle kendiliğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ve kayıt kapatılmıştır.6100 Sayılı HMK’nin 332/1 maddesine göre, 323. maddesinde sayılan yargılama giderlerinden aynı yasanın 331/3 maddesi gereğince tamamen davacı sorumlu tutulmuştur. Ayrıca bu kapsamda Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2. maddeleri gözetilerek dava öncesi —– bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin de davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK’nin 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın, 6100 Sayılı HMK’nin 150/5 MADDESİ GEREĞİNCE 08/03/2023 GÜNÜ İTİBARİYLE AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-)Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcının başlangıçta alınan peşin harçtan (54,40TL) mahsubuyla bakiye 215,45 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.320.00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-)Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1, 7/1, 13/2 (ön inceleme tutanağı imzalanmadığından sonra karar verilmesi nedeniyle tamamı) maddeleri uyarınca 20,00 TL nispi vekalet ücretinin ve 7,80 TL vekalet harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-)Davalı tarafından vekille temsil dışında (HMK. 323/1/ğ) yapılmış yargılama gideri bulunmadığından işbu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-)6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansınin yatırana iadesine, (Yazı işleri müdürü tarafından bölge adliye ve adli yargı ilk derece mahkemeleri ile cumhuriyet başsavcılıkları idari ve yazı işleri hizmetlerinin yürütülmesine dair yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince resen işlem yapılmasına)
8-)Mahkememiz esas kaydının işbu karar gereğince kapatılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda ; 6100 sayılı HMK’nin 341/1, 342, 343, 344 ve 345/1 maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf harç ve giderleri yatırılmak suretiyle mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle —— Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/07/2023