Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/625 E. 2022/183 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/625 Esas
KARAR NO : 2022/183

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2020
KARAR TARİHİ : 24/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21.11.2018 tarihinde — sevk ve idaresindeki —- plakalı aracın—- kavşağa yaklaşması hesabiyle yavaşlayan, —sevk ve idaresindeki—– —plakalı araca %100 kusurlu şekilde çarpması suretiyle vuku bulan — olayı neticesinde, müvekkili — plakalı araçta hasar meydana geldiğini, hasarın oluşumuna kendi kusuru ile sebebiyet veren — plakalı aracın,—- Tarafından sigortalanmış olup—- yapılan hasar bedeli ödenmesine dair başvuru neticesinde arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, müvekkiline — büyük oranda hasar meydana geldiğini, müvekkil şirketin, aracın rayiç bedelinden (—- —mahsup etmek suretiyle hasar bedelini —– kendi aldırdığı ekspertiz raporlarıyla tespit ettirdiğini ve söz konusu tutar için, kazanın oluşumuna tam kusuruyla sebebiyet veren —– plakalı aracın sigortacısı olan —- başvurduğunu, ancak herhangi bir olumlu yanıt alınamadığını, mezkur kaza tarihinde — sürücüsü —- önündeki aracı fark etmeyecek kadar hız yaptığını ve duramayarak müvekkile ait —– plaka sayılı araca arkadan çarpmak —- sebebiyet verdiğini, müvekkilinin hızla çarpan —- plakalı araç sebebiyle aracı ile birlikte kaldırıma çıkacak kadar sürüklendiğini, davalı—- tarihindeki rayiç değerine kadar teminat altına almış olduğundan, bahsi geçen bakiye hasar bedelinden sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydı ile davanın kabulü ile —- kapsamında şimdilik —- bedelinin davalı —-tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili —– ıslah dilekçesinde özetle; Dava konusu olayın gerçeğine uygun olarak yapılan hesaplamasının yer aldığı bilirkişi raporu doğrultusunda, davalı aleyhine hasar bedeli talebine ilişkin olmak üzere fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile; şimdilik toplam 36.000,00-TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP /TALEP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketi nezdinde —– ————altına alınmış bulunan —– aracın, kazaya karıştığı —— araçta meydana gelen maddi hasar bedelinin talep edildiği davada davacının taleplerinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, kesin hüküm ve husumet itirazlarının bulunduğunu, davacının konu kazaya ilişkin tazminat alacaklarının tamamını ——— devretiğini, dolayısıyla kabul manasında olmamak üzere davacı tarafın işbu başvuruya konu uyuşmazlık bakımından ——– husumeti bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere işbu—-aracın kazadan önce —— şahsa satılmış olmakla; kazanın, araç satın alan —— zilyetliğinde iken meydana geldiğini, işbu davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, davacı tarafın ihtarname ile yapılan talebe rağmen Türk Ticaret Kanunu gereğince yükümlülüklerini yerine getirmemiş olmakla, müvekkil —–alma hakkını engellediğini, davayı kabul manasında olmamak üzere davacı tarafından talep edilen bedelin fahiş olup, dayanak olarak sunulan —– kabulünün mümkün olmadığını, raporda aracın kaza öncesinde satış gördüğü ve bu satıştan en ——- kazanç elde edildiğinin göz önünde bulundurulmadığını, öncelikle kusur oranlarının tespiti için dosyanın —– sevk edilmesi gerektiğini, kabul manasında olmamak üzere müvekkil şirketin söz konusu zarardan azami olarak poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu ileri sürerek davanın esastan ve usulden reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLER : Arabuluculuk Son Tutanağı, ———- raporu, Kaza tespit tutanağı, Araç ruhsat örnekleri, kazaya ilişkin — kayıtlar —–poliçesi, davalı —-kayıtları, —- Raporları, dosya kapsamındaki sair bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava , Trafik Kazası nedeniyle davacının maliki olduğu araçta meydana gelen hasarın onarım bedelinin —- kapsamında tazmini istemine ilişkindir.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, uyuşmazlık belirlenmiş ve vaki davete karşın tarafların sulh olmak istememeleri üzerine tahkikata geçilerek tahkikat işlemleri yerine getirilmiş ve karar duruşmasına katılan davacı vekilinin son sözleri dinlenip zapta geçilerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, uyuşmazlık belirlenmiş ve vaki davete karşın tarafların sulh olmak istememeleri üzerine tahkikata geçilerek—- ve karar duruşmasına katılan davacı vekilinin son sözleri dinlenip zapta geçilerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Öncelikle davalı vekilinin — kararı nedeniyle kesin hüküm itirazı verilen kararın davacının alacağı temlik etmesi nedeniyle aktif dava ehliyeti bulunmamasından kaynaklanması ve dolayısıyla usule ilişkin bir karar olması nedeniyle esasa ilişkin kesin hüküm oluşturmaması ; davacının dosyaya sunulan —– iptal beyannamesi —tarihli — kaza tarihinde kayden aracın maliki olması nedeniyle de davacı sıfatına yönelen itirazlarının dinlenmediği hemen ifade edilerek işin esasına geçilmelidir.
Bilindiği üzere Haksız fiil öğretide hukuka aykırı zarar verici fiil olarak tanımlanmaktadır. Haksız fiilin unsurları ise eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağı olarak gösterilmektedir. Buna göre haksız fiilden bahsedebilmek için hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, bu eylemden bir zararın doğmalı, zararlandırıcı eylemde bulunan kişinin kusurlu bulunması ile zarar ile kusur arasında illiyet bağının olması gerekmektedir.—– halinde zarar veren kişi eylemden dolayı zarara uğrayan kişi ya da kişileri maddi ve manevi zararlarını karşılamak durumundadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre haksız fiilin unsurlarını ispat etme yükü davacıdadır. Davacı zararı haksız eylemi ve zarar ile haksız eylem arasındaki illiyet bağını ispat etmek durumundadır. ————–sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan —olan sorumluluğunu belli— dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması—— türüdür. Bu sebepledir ki,—- sorumluluğu, — kusurunun bulunması halinde sözkonusu olup poliçe limitiyle sınırlıdır. Zira, kanunun emredici hükmü gereği yaptırılan — sigortacı,— teminat altına aldığına göre, ancak işletenin sorumlu olduğu oranda zarardan sorumlu olacaktır. İşletene hukuken yükletilemeyen zarardan, onun sorumluluğunu teminat altına alan sigortacının sorumlu tutulması da mümkün değildir. Zira —– 2918 Sayılı KTK’nın 86/1. maddesi gereğince işletenin eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kusuru oranında poliçe limitiyle sınırlıdır.
Yukarıdaki yapılan—- somut olaya baktığımızda; —tarihinde davacının —-olduğu dava dışı—plakalı araç ile kaza tarihi itibariyle davalı — başlanğıç —- dava dışı —- sahibi ve sürücüsü olduğu — plaka sayılı araçlar trafik kazasına karışmıştır. Meydana gelen işbu trafik kazası neticesinde taraflarca maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı hazırlanmıştır. Davacı malik tarafından aracında hasar meydana geldiği iddiası ile bir kısım —– sonra işbu dava açılmıştır. — olayda uyuşmazlığın temelinin meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle doğrudan kusur ve hasar üzerinde yoğunlaştığı ve kusur oranının tespiti ve hasar durumunun varlığının ve onarım bedelinin ortaya çıkarılması halinde uyuşmazlığın—- aşikardır. Bu kapsamda taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve dosya kusur ve hasar yönünden bilirkişi raporu düzenlenmesi için bir bilirkişiye verilmiştir. Bilirkişi — tarafından hazırlanan işbu raporda özetle; davacının aracının sürücüsünün 1/8 oranında kusurlu olduğu, araçta meydana gelen hasarın onarım bedelinin 20.568,34 TL olduğu yönünde tespit ve görüşlere yer verilmiştir. Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş ve vaki itiraz ve beyanlar değerlendirilerek mevcut rapor yetersi, ilgisiz ve hüküm kurmaya elverişli bulunmayarak dosya farklı bir bilirkişiye verilerek yeniden rapor alınmıştır. Bu——-tarafından hazırlanan raporda özetle ve mealen ; kazanın oluşumunda kusurun tamamen davalı sorumluluğundu bulunan araç sürücüsünde olduğu, davacının aracının—- olduğu, —–edilebileceği yönünde tespit, hesap ve görüş bildirilmiştir. Mahkememizce işbu bilirkişi raporu da taraf vekillerine tebliğ edilerek beyan ve itirazlar gözetilmiştir. Davacı vekili tarafından işbu bilirkişi raporuna göre dava ıslah edilmiş ve harç tamamlanmıştır. Mahkememizce yapılan değerlendirmede öncelikle benimsenen ikinci bilirkişi raporuna da yansıdığı üzere maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı ve bilirkişi raporu nazarında kazada kusurun tamamen davalıya sigortalı araç sürücüsünde olduğu kabul ve takdir edilmiştir. Zira birden fazla kural ihlali yapan ve özellikle bizzat sürücünün imzalı beyanından da anlaşıldığı üzere arkadan çapma kusurunu işleyene sürücü karşısında davacı araç sürücünün alabileceği bir trafik önlemi düşünülmemiştir. Dosyaya mübrez —- ve benimsenen bilirkişi raporuna göre hasar ve onarıma ilişkin miktarda rayiç piyasa koşullarına göre kadri maruf bulunmuştur. Bu durumda davalıya sigortalı aracın tespit ve tayin olunun kusur durumuna göre davalı —- sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında sorumlu tutulması ilkesi gereğince zararı ödemesi gerektiği değerlendirilmiştir. Davacı vekili tarafından ikinci bilirkişi raporu sonrasında poliçe teminat bedeline göre ıslah dilekçesi verilmiş ve harç tamamlanmıştır. Binaenaleyh davacının davasını, TBK,49, KTK,91/1, 85/1-son, 86/1 ,Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları, TMK, 6 ve HMK, 190. maddeleri nazarında ispat ettiği ve davasında haklı olduğu sonuç ve kanaatiyle taleple bağlılık ilkesi de gözetildiğinde olayda dava dilekçesinde kısmi talep yönününden faiz istenmediği ancak ıslah dilekçesinde ıslah edilen kısım yönünden avans faizi istendiği anlaşılmış, sigortalı aracın kaydına göre ticari —göre avans faizi uygulanması gerektiği değerledirilmiş ve kuşkusuz kısmi ıslah dikkate alınarak davanın kabulü ile, toplam — hasar tazminatının — kısmına ıslah tarihi olan 22/11/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte; poliçe limitiyle sınırlı/sorumlu olması kaydıyla davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nın 332/1 maddesi gereğince 323. maddesinde sayılan yargılama giderlerinden, aynı yasanın 326/1. maddesi gereğince aleyhinde hüküm verilen davalı—– sorumlu tutulmuştur. Ayrıca bu kapsamda Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2. maddeleri gözetilerek dava öncesi —-bütçesinden ödenen — davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK’nın 26, 297/2 maddeleri gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜ İle toplam 36.000,00 TL hasar tazminatının 35.000,00 TL kısmına ıslah tarihi olan 22/11/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte; poliçe limitiyle sınırlı/sorumlu olması kaydıyla davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 2.459,16 TL karar ve ilam harcına başlangıçta peşin alınan 54,40 TL harç ile 598,00 TL ıslah harcının mahsubuyla bakiye 1.806,76 TL harcın davalıdan alınarak —- gelir kaydına,
3-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile —– — ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı 54,40 TL peşin harç, 598,00 TL ıslah harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 109,10 TL posta masrafı ve 1.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.023,70 TL yargılama giderinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —-. 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 5.400,00 TL nispi vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-)6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, ( Yazı İşleri Müdürü tarafından Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince resen işlem yapılmasına,)
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda ; 6100 sayılı HMK’nın 341/1, 342, 343, 344 ve 345/1 maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf harç ve giderleri yatırılmak suretiyle mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.