Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/603 E. 2020/584 K. 30.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/603
KARAR NO: 2020/584
DAVA : Ticari Şirket (Bilgi Alma Ve İnceleme Hakkı İhlali)
DAVA TARİHİ : 05/08/2020
KARAR TARİHİ : 30/12/2020
Tarafları yukarıda belirtilen davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından ibraz edilen dilekçe ile müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğu ve şirketin diğer ortağı-temsilcisinin boşanma aşamasında oldukları eşi————– dava dilekçesinde belirtilen husumet nedeni ile yine dava dilekçesinde belirtilen muvazaalı ve usulsüz işlemler yapmak suretiyle davacının zararına yol açtığı ve yasal hakların kullanılmasına engel olduğu, usulsüz ———- davacı aleyhine sermaye artırımları yapılmasını sağladığı, davacıyı şirketten uzaklaştırmak suretiyle davacıya hiç bir şekilde ödeme yapılmaması, bilgi-belge verilmemesi, davacının şirkete alınmaması yönünde tüm personele yazılı ve sözlü talimatlar verdiği, davacının ——– dahi özel güvenlik eşliğinde katılabildiği, davacının şirket aleyhine işçilik alacağına yönelik açtığı davanın —— sayılı dosyası üzerinden derdest olduğu; davalı şirket tarafından davacı aleyhine ——– dosyası üzerinden haksız icra takibi başlatıldığı ve itiraz üzerine—— sayılı dosyası üzerinden işlem gören itirazın iptaline ilişkin davanın derdest olduğu; davacının şirkete ilişkin en doğal hakkı olan bilgi ve belge hakkının hukuka aykırı şekilde kısıtlanıp, engellendiği; tüm bu haksız eylemler üzerine ———-numaralı ihtarnamesinin keşide edildiği halde asılsız ve gerçek dışı bahaneler ve ithamlar ileri sürülerek davacının bu hakkını kullanmasının engellendiği ve devamında ——– numaralı ihtarnamesi keşide edilerek davalı şirketten TTK. Madde 614/2 düzenlemesine dayalı olarak —– çağrılması ile birlikte bilgi-belge edinme hakkının kullandırılmasının talep edilmiş olmasına rağmen davalı şirketin TTK’da bu şekilde bir ——— çağrı prosedürü olmadığı gerekçesi ile ve cevabi ihtarname ile talebi karşılamadığı, hukuka aykırı fiilleri sürdürmede direndiği ileri sürülerek davacıya mali müşaviri, yasal temsilcisi ile birlikte ortaklığa cari hesapları, kayıtlara esas alınan ve dayanak teşkil eden tediye ve tahsilat belgeleri ile son 5 yıla ait bilanço ve gelir tabloları, bakiyeli detay ——nizamları, ———ve akan yıllarına ait faaliyetleri, harcamaları, ödemeleri, yönetimin kalitesi, kar zarar durumu, kar payı vs. ile ilgili şirketin bütün iş ve işlemleri, hesapları hakkındaki elektronik ortamda tutulanlar da dahil tüm şirket kayıtları üzerinden inceleme ve bilgi edinme yetkisinin ve ayrıca tüm belgelerin birer örneğinin verilmesinin sağlanması yönünde bilgi edinme ve inceleme hakkının kullandırılmasına, davalı şirketin tüm işleri ve mali durumu hakkında rapor alınmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiş olup, ayrıca şirket yöneticilerinin yönetim hakkı ile temsil yetkilerinin kaldırılarak şirkete kayyım atanmasına ve şirketin tüm malvarlığına, banka hesaplarna ihtiyati tedbir konulması ile ayrıca dava süresince de tedbiren gerekli önlemlerin alınarak davacıya bilgi edinme ve inceleme yetkisinin kullandırılmasına yönelik ihtiyati tedbir taleplerinde de bulunulmuştur.
—— kayıtları temin edilerek deliller toplanmıştır.
Davalı şirketin adresinin———– adresi olduğu ve TTK Madde 614 düzenlemesine göre Mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu talep hakkında verilmiş bir ————– bulunmadığından davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu belirlenmiştir.
Davadan önce TTK. Madde 614/3 düzenlemesinde ön görülen ——— engellemesi yönünden prosedürün işletilip işletilmediği hususunun değerlendirildiği ve taraf vekillerinin beyanlarının yer aldığı ———- tarihli duruşma tutanağı:
”TTK. Madde 614/3 düzenlemesi yönünden de olmak üzere:
Davacı vekilinden soruldu: dava dilekçemizi tekrar ederiz, cevapları kabul etmiyoruz, dava konusu talebimiz yönünden her hangi bir ——— yapılmadı, bu konuda —– yapılması için çağrı talebimize olumlu karşılık verilmedi ve talebimizin reddi yönünde ihtar gönderildi, sonuçta dava konusu talebimizle ilgili olarak her hangi bir ——- yapılmadı, dilekçelerde belirtilen başka davalara konu olan ——- eldeki bu dava ile ilgisi yoktur ancak bize göre eldeki dava öncesi gözetilmesi gereken prosedür tamamlanmıştır, dava şartı eksikliği yoktur, müvekkilimin bilgi edinme hakkı kullandırılmamıştır, soyut bahanelerle bu konuda yaptığımız ihtarlarımız reddedilmiştir, ——— yapılması için çağrı talebimiz reddedildiği için biz —– —— yapılmasını bekleyecek durumda olamayız, davamız da makul surede açılmıştır, kaldıki ileri sürülen makul süre anonim şirketler için ön görülmüştür, halbuki limited şirketler yönünden böyle bir süre öngörülmediği gibi yapılmış bir ——–olmadığından başlayan bir süre de yoktur, müvekkilim ile davalı şirketin yetkilisi olan ——- arasında devam eden boşanma davası nedeni ile söz konusu şirket temsilcisinin müvekkile karşı husumeti olduğundan müvekkilimin zararına olacak şekilde işlemler yaptığı için tedbir taleplerini de tekrar ediyoruz ve özellikle kayyım atanması talebimizi ve ivedilikle bilirkişi incelemesi yapılması ve dava dilekçemizdeki diğer bütün taleplerimizi tekrar ediyoruz, delil listemize göre de delillerin toplanmasını istiyoruz dedi. Beyanı okundu, imzası alındı.
Davalı vekilinden soruldu: cevap dilekçemizi tekrar ederiz, davacıya gerekli bilgiler ayrıntılı olarak verilmiş olup, sadece cevap dilekçemizde açıkladığımız şekilde müşteri portföyünün başka acentelerle paylaşıldığına dair duyumlar sebebi ile sadece bu bilgi paylaşılmamıştır, kaldı ki %24 pay sahibi olan davacı kendisi de bu bilgilere erişebilmektedir, cevap dilekçemizde belirttiğimiz diğer davalarda temin edilen raporlara göre de yapılan işlemlerle şirketin mali yapısının güçlendiği anlaşılmıştır, zarar ilişkin iddiaların aslı yoktur, davacı taraf esasen bu davayı delil elde etmek için açmıştır zira biz bu dosyaya cevap dilekçesi sunduktan sonra cevap dilekçemiz boşanma dosyasına sunularak nafaka arttırımı talebinde bulunulmuştur, şirketin mali işleyişinde ve yapılan işlemlerde her hangi bir usulsüzlük bulunmamaktadır, bu nedenle kayyım atanması için TTK’da belirtilen şartlar oluşmamıştır. Diğer tedbir taleplerinin kabul görmesi ihtimalinde de şirketin işleyişi aksayacaktır kaldı ki somut bir sebep de sunulamamıştır, delil listemizdeki delillerin toplanmasını ve davanın reddine karar verilmesini istiyoruz, eldeki bu dava konusu talep yönünden her hangi bir ——– yapılmadı, bu konuda davacı tarafın ——–çağrısı karşılık bulmadı, bu konuda bir diyeceğimiz yoktur dedi. Beyanı okundu, imzası alındı.
Dosya incelendi. Zapta geçen beyanlara, davanın niteliğine ve dosya kapsamına nazaran davanın aydınlandığı, tahkikatı gerektirir bir husus bulunmadığı anlaşılmakla tahkikatın bittiği belirtilerek son beyanlar soruldu:
Davacı vekili: talebimiz gibi karar verilsin dedi.
Davalı vekili: davanın reddine karar verilsin dedi.
Dosya incelendi. Yargılamanın bittiği bildirildi. ”
şeklinde olup gerekli kısımlar yukarıya aynen aktarılmıştır.
Dava ile ilgili 6102 sayılı TTK’nın ilgili maddeleri:
” H) BİLGİ ALMA VE İNCELEME HAKKI
Madde 614- (1) Her ortak, müdürlerden, şirketin bütün işleri ve hesapları hakkında bilgi vermelerini isteyebilir ve belirli konularda inceleme yapabilir.
(2) Ortağın, elde ettiği bilgileri şirketin zararına olacak şekilde kullanması tehlikesi varsa, müdürler, bilgi alınmasını ve incelemeyi gerekli ölçüde engelleyebilir; bu konuda ortağın başvurusu üzerine ———karar verir.
(3) ——– bilgi alınmasını ve incelemeyi haksız yere engellerse, ortağın istemi üzerine mahkeme bu hususta karar verir. Mahkeme kararı kesindir.
………..
II – —–KURULUN TOPLANMASI
1. ÇAĞRI
Madde 617- (1) ——-müdürler tarafından toplantıya çağrılır. —– toplantısı, her yıl hesap döneminin sona ermesinden itibaren üç ay içinde yapılır. Şirket sözleşmesi uyarınca ve gerektikçe ——— toplantıya çağrılır.
(2) ——- toplantı gününden en az onbeş gün önce toplantıya çağrılır. Şirket sözleşmesi bu süreyi uzatabilir veya on güne kadar kısaltabilir.
(3) Toplantıya çağrı, azlığın çağrı ve öneri hakkı, gündem, öneriler, çağrısız ——- hazırlık önlemleri, tutanak, yetkisiz katılma konularında anonim şirketlere ilişkin hükümler, —- temsilcisine ilişkin olanlar hariç, kıyas yoluyla uygulanır. Her ortak kendisini —–kurulda ortak olan veya olmayan bir kişi aracılığıyla temsil ettirebilir.
(4) Herhangi bir ortak sözlü görüşme isteminde bulunmadıkça, —–kurul kararları, ortaklardan birinin gündem maddesi ile ilgili önerisine diğer ortakların yazılı onayları alınmak suretiyle de verilebilir. Aynı önerinin tüm ortakların onayına sunulması kararın geçerliliği için şarttır.”
şeklinde düzenlemeler içermektedir.
Davacı vekilinin yukarıya aynen alınan duruşmadaki imzalı beyanına ve dosya kapsamına göre dava konusu talep yönünden her hangi bir —–kurul yapılmamış olduğu belirlenmiştir.
Sonuç olarak yukarıya aynen aktarılan ilgili yasal düzenlemeler, TTK. Madde 614 düzenlemesinde yer alan “… ——-kurul, bilgi alınmasını ve incelemeyi haksız yere engellerse …” şeklindeki düzenleme ve tüm dosya kapsamına nazaran davanın niteliği gereği öncesinde yapılmış bir ——-kurul tarafından bilgi alma ve inceleme hakkının engellenmiş olmasının dava şartı niteliğinde olduğu ve bu dava öncesinde bu dava şartının yerine gelmediği anlaşıldığından dava şartı eksikliğine bağlı olarak davanın usulden reddine ilişkin olmak üzere aşağıdaki karar verilmiş olup, kararın mahiyetine de bağlı olarak yasal ve maddi şartları gerçekleşmeyen tedbir taleplerinin de reddine karar verilmiştir.
Son olarak belirtmek gerekir ki somut olayda yasal prosedür yönünden davacı tarafın istisnai olarak gözetilmesi gereken bir çaresizliği söz konusu olmayıp gerekirse Mahkemeden ——–kurul çağrısı için yetki talebinde bulunarak ——kurulun yapılmasını sağlamak suretiyle bu yolla yapılacak ——-kurulda bilgi edinme hakkını kullanmak ve engellenmesi durumunda tamamlanmış olacak söz konusu yasal prosedüre bağlı olarak bu yönde oluşacak ——kurul kararına karşı dava yoluna gitme imkanı bulunmaktadır.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın TTK. 614/3 düzenlemesinde ön görülen ———–kurulun engellemesi yönünden prosedürün işletilmemiş ve tamamlanmamış olmasına bağlı dava şartı eksikliğinden ve usulden reddine,
2-Tedbir taleplerinin reddine,
3-Harç peşin alındığından bu konuda başkaca bir hüküm oluşturulmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yapılan harç ve giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı vekili için tarife gereğince belirlenen 4.080,00 TL maktu avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davalı tarafça yapılmış bir gider olmadığından bu konuda başkaca bir karar oluşturulmasına yer olmadığına,
7-Artan avansın ilgilisine iadesine,
İlişkin olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı aleni olarak yapılan yargılama sonunda oy birliği ile yasa gereği kesin olarak verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.30/12/2020