Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/558 E. 2020/289 K. 17.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/558 Esas
KARAR NO : 2020/289

DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/07/2020
KARAR TARİHİ : 17/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davacılar işletmesinde bulunan——— tarihinde—– mesafede bir cisme çarpması sonucunda pervanenin düştüğünü, yüklü olan —– bu çarpma sonucunda su almaya başlamış olduğunu, ve geminin hasar gördüğünü bu hasar neticesinde geminin sigortalı olduğu davalı ——- —- gerekli bilgilendirmeler yapıldığını, davalı şirketin bilirkişi gönderdiğini ve bilirkişinin raporunun hasarın yorulma sonucu olduğunu beyan ettiğini, bu kusurun sigorta kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, davacı şirketlerin hasara ilişkin masrafın tamamı ——- söz konusu masrafın sigorta kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini hasar bedeli ve 20.000,00 TL’nin ticari avans ve faizi ile birlikte yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere müvekkil şirkete ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Deliller
——- poliçesi dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava ——– poliçesinden kaynaklanan alacak davasıdır.
Uyuşmazlık TTK’nın ——– başlıklı beşinci kitabı kapsamında yer almaktadır.
Yargıtay —-.Hukuk Dairesi ——– karar sayılı ilamında; “Taraflar arasında görülen davada İstanbul —. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce — sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için —- —– tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin donatını olduğu geminin —–. tarafından —- karşı—- poliçesi ile 19/10/2012 başlangıç tarihli olmak üzere bir sene süre ile sigortalandığını, gemi seferdeyken ana makinesinin arızalandığını, sigorta şirketinin kısmi ödemede bulunduğunu, kalan kısım için icra takibi yaptıklarını, icra takibine borca, faize ve tüm fer’ilerine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, karşı taraf aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, davanın kabulüne ve 1.299.068 USD alacağın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, tekne sigortasına dayalı tazminat talebine ilişkin davanın TTK 5/2. md. gereği —- ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilmiş olan İstanbul—-. Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girdiğini, davanın esastan da reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, TTK 1022. maddesi uyarınca gemi ipoteğinin tekne sigortasına bağlı tazminatı da kapsamakta olduğu, poliçede geminin ipotek alacaklısı —- olarak yer aldığı, ipoteğin geminin sicil kayıtlarında da tescilli olup, bu ipoteğe dayalı olarak geminin sicil kayıtlarına satışa arz şerhi konulduğu, bu itibarla sigorta tazminatını talep hakkının öncelikle sigorta poliçesinin lehtarı konumundaki ipotek alacaklısına ait olduğu, ipotek alacaklısı bankanın —– düzenlenen bir sözleşme ile alacağını—- devir ettiği ve yeni ipotek alacaklısının da davaya muvafakat yazısı düzenlediği, ancak ipoteğin temlikinin gemi siciline tescil edilmediği ve bu yönde bir talepte de bulunulmadığı, TTK 1038. md. hükmüne göre ipotekle teminat altına alınmış olan alacağın devri ile gemi ipoteğinin de yeni alacaklıya geçeceği, alacağın ipotekten ve ipoteğin de alacaktan ayrı olarak devredilemeyeceği, 1038/3 md. hükmünde de, alacağın devri için eski ve yeni alacaklının bu hususta yazılı şekilde anlaşmaları ve devrin gemi siciline tescilinin şart olduğu, bu yasal düzenleme karşısında ipoteğin temliki hususunun tescil edilmeden hukuki geçerlilik kazanmasının mümkün olmadığı, davacının sunduğu muvafakatnamenin hüküm ifade etmeyeceği gerekçesiyle, davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dava, ——— poliçesine dayanan alacağın, icra takibi suretiyle tahsili amacıyla icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir. Mahkemece davanın esasına girilerek reddine karar verilmiştir.
TTK. 5/2. maddesi gereğince —— kaynaklanan davalara bakmakla görevli mahkeme HSYK tarafından belirlenmiş —- mahkemesi olup, davanın görev yönünden reddi gerekirken, esasına girilerek reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” denilmektedir.
Yukarıda belirtilen kanun maddeleri ve anılan içtihat ışığında somut olaya gelindiğinde; Davanın tekne sigorta poliçesinden kaynaklanan alacak davası olması karşısında —–tarafından —- mahkemesi olarak görevlendirilen İstanbul —–. Asliye Ticaret Mahkemesi görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin İstanbul—–. Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna karar vermek gerekmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 138. Maddesi Gereğince: ”(1) Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir. ”
Ayrıca her ne kadar iş bu dosyaya henüz ön inceleme günü tayin edilmemiş ise de usulen dinlenmesi mümkün olmayan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş olup, dava şartlarının hakim tarafından yargılamanın her aşamasında resen incelenmesi gerektiğinden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği görev yönünden usulden REDDİNE,
2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
3-Görevli ve yetkili mahkemenin İstanbul—- Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna (Denizcilik ve İhtisas Mahkemesi Sıfatıyla),
4-Hukuk Muhakemeleri Kanunu 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesine müteakiben iki hafta içinde talep halinde dava dosyasının yetkili ve görevli mahkeme olan İstanbul —-. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi halde aynı madde gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına (kararın tebliği ile ihtarat yapılmış sayılmasına), bu usuli kararın verilmesi ve bu kararla birlikte harç hususunun re’sen karara bağlanması hususlarının re’sen gözetilmesine; re’sen gözetilmesi gereken hususlar dışında kalan yönlerden ise gerekirse talebe bağlı olarak değerlendirme yapılmasına,
5-Yargılama harç ve giderlerinin 6100 Sayılı HMK 331/2. maddesi gereğince görevli ve yetkili mahkemede verilecek nihai kararla birlikte değerlendirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.