Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/511 E. 2021/85 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/511
KARAR NO : 2021/85
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 23/06/2020
KARAR TARİHİ : 03/02/2021
Tarafları yukarıda belirtilen davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından ibraz edilen dava dilekçesinde özetle davacının—- dolayı hizmetinin tespitine ilişkin olarak ”TASFİYE HALİNDE————ünvanlı şirket aleyhine açılan davanın————– sayılı dosyası üzerinden işlem gördüğü, o davada davalı olan şirketin terkin edildiğinin belirlenmesi üzerine ihyası için dava açılmak üzere süre verildiği ileri sürülerek sonuçta söz konusu şirketin söz konusu——- sayılı dava yönünden ihyasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davacı vekili duruşmada da dilekçesini tekrar etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; konuya ilişkin yasal düzenlemeler hatırlatılarak ——- mevzuata uygun işlem yaptığı ve sorumluluğun tasfiye memurunda olduğu ileri sürülerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı-tasfiye memuru ——- vekili cevap dilekçesinde tasfiye işlemlerinin usulüne uygun olarak tamamlandığı ve tasfiye sürecinde müvekkilinin tasfiye memuru olarak herhangi bir kusurunun bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddine karar verilmesi ve yasal hasım konumunda olan müvekkili aleyhine yargılama gideri ve avukatlık ücretine hükmedilmemesi talep edilmiştir.
Her ne kadar dava dilekçesinde ihyasına karar verilmesi talep edilen söz konusu şirket de davalı gösterilmiş ise de celp edilen ——kayıtlarına göre de dava tarihinden önce terkin edilmiş olan şirketin tüzel kişiliğinin bulunmadığı belirlendiğinden ve esasen davanın niteliğinden de açıkça anlaşılacağı üzere şirketin davalı konumunda olması mümkün olmadığından—— sisteminde davalı konumundan çıkarılarak yukarıda karar başlığında da yer verilmemiş ise de dosya bütünlüğünün bu şekilde karardan anlaşılması yönünden burada bu ayrıntıya işaret edilmiştir.
Dava TTK. 547. Maddesi uyarınca ——- terkin edilmiş olan “Tasfiye Halinde —- ünvanlı şirketin————– sayılı dosyası üzerinden işlem gören dava nedeniyle ihya edilmesinin gerekip gerekmediği hususunun aydınlatılmasına yöneliktir.
TTK’nin “Ek tasfiye” başlıklı 547.maddesi:
“(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye —–mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.”
hükmünü içermektedir.
— cevabına göre söz konusu şirketin TTK. 547. Maddeye göre —- tarihinde terkin edildiği, son tasfiye memurunun—- olduğu, şirketin adresinin————–olduğu ve Mahkememizin yargı alanı içinde kaldığı belirlenmiştir.
Gerekli kısımlarının örneği celp edilen ——- dosyası üzerinden işlem gören davanın davacı tarafından söz konusu şirket aleyhine açılan dava olduğu, yargılamasının devam ettiği ve ———- tarihli duruşmada alınan ara karar ile davalı şirketin ihyası için davanın açılması ve sonucunun beklenmesi yönünden karar oluşturulduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere şirketlerin tüzel kişiliği ——- terkin ile sona ermektedir. Ancak tüzel kişiliğin sona erebilmesi için şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda hukuki bir işlemdir. Bu işlemin veya kararın hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün değildir. Eksik veya hatalı işlem sonucu şirketin sicilden tasfiye sonucu terkinine karar verilmiş ise, bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına sahiptir.
Eldeki dava yönünden, söz konusu şirket hakkında bir dava olduğu halde tasfiyenin şeklen ve eksik olarak ——- kayıtlarına yansıdığı; yargılaması devam eden söz konusu———- sayılı davanın görülebilmesi ve verilecek kararın infaz işlemlerinin yapılmasının TTK’nin 547. maddesi anlamında ek tasfiye işlemini gerektirdiği ve bunun için söz konusu şirketin ihya edilerek yeniden——— tescilinin zorunlu hale geldiği anlaşılmıştır.
Sonuç olarak söz konusu şirketin ihyası için gerekli yasal ve maddi şartların somut olayda gerçekleştiği ve sübut bulan davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış olup ek tasfiye işlemlerinin de aynı tasfiye memuru tarafından yapılması uygun görülerek yeni bir tasfiye memuru atanmamış ise de yargılama gideri yönünden yapılan irdelemeye bağlı olarak: davalı İstanbul ———-yasal hasım konumunda olup, tasfiyenin usulsüz kapatılmasından dolayı sorumluluğu bulunmadığından yargılama giderinden sorumlu tutulmamış ise de bu konuda davalı tasfiye memuru vekilinin savunması yerinde görülmeyerek davalı tasfiye memuru yargılama gideri ve avukatlık ücretinden sorumlu tutulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın TTK’nin 547. Maddesi uyarınca KABULÜ ile;
a)—–numarasında kayıtlı iken tasfiyesi kapatılmış olan ”Tasfiye halinde ——- ünvanlı şirketin ——–kaydının, ———- dava dosyası yönünden ve Mahkemece verilecek kararının infazı işlemleriyle sınırlı olarak ihyası ile şirketin bu konuyla sınırlı olmak üzere ——- yeniden tesciline,
b)Ek tasfiye işlemlerinin daha önceki tasfiye memuru davalı—— tarafından yürütülmesine, ek tasfiye bitinceye kadar tasfiye memurunun görevinin devam etmesine,
c)Kararın—— tescil ve ilanına,
2-Gerekçede açıklanan nedenlerle davalı —— yargılama giderinden sorumlu tutulmasına yer olmadığına,
3-Maktu karar harcından peşin harcın mahsubu ile eksik 4,90 TL harcın davalı-tasfiye memuru —– alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından ödenen harçlar dahil olmak üzere davacı tarafça yapılan toplam 211 TL yargılama giderinin davalı-tasfiye memuru —– alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekili için tarife gereğince belirlenen 4.080,00 TL maktu avukatlık ücretinin davalı-tasfiye memuru davalı —— alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
İlişkin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı aleni olarak yapılan yargılama sonunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde——– Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/02/2021