Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/454 E. 2021/408 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/454 Esas
KARAR NO : 2021/408

DAVA : Alacak (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 15/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/07/2021

—— Karar sayılı kesinleşen görevsizlik kararı üzerine davacı vekilinin talebiyle mahkememize tevzi edilen ve yukarıda belirtilen esasa kaydedilen alacak davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı——- —– üstlendiğini, bu inşaatta kullanılmak üzere, davacının sahibi olduğu—— sözleşmenin ——– —davalı şirketin çalışma sahasında teslim edildiğini, sözleşme gereği kira bedelinin ———- bulunan, ——– yakılmak suretiyle pert olduğunu, davacının zararının —- tarafından da karşılanmadığını, davalının iş ve iş yerinin korunması ile ilgili sorumlulukları kapsamında —–olduğu, —–ile talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile mahrum kalınan gelir olarak şimdilik 1.000,00 TL’nin toplamı olan 66.000,00 TL ‘nin ticari faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir—–
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında mevcut “———” gereğince dava konusu makinenin müvekkil şirkete kiralandığını, —— yapısı, —-amacıyla kiralandığını, kiralanan —— sırasında —- tarafından yakıldığını, bu araçla beraber—– yakıldığını ve büyük ——dava konusu—– korunması ——– ait olmak koşuluyla kiralandığını, söz konusu işin sözleşmesinde, belirtilen —– —- yapılması koşulunun bulunmadığını, ——- yükleniciye —- makinelerini kapsamadığını, iş makineleri—– karşılandığını, —– tarafından yaptırılması gereken bir sigorta olup, yaptırılmasının ——— yaptırmadığını,—- kaynaklanan hasarlarını tazmin ettirmiş olmakla birlikte firmadan böyle bir taleplerin de olmadığını, söz konusu——- çalıştırılmasının hüküm altına alındığını, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAFAHAT
—— sayılı ilamı ile; “1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle HK 115-2 md uyarınca dava şartı noksanlığından usulden reddine, 2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkil—-Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmek üzere Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine” dair karar verildiği görülmüştür.
—– karar sayılı ilamı ile; “Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; 20.000 TL hasar parasının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, Fazlaya ilişkin talebin reddine,” dair karar verildiği görülmüştür.
——- —-Mahkemesi’nin görevli olduğu gözetilerek, görevsizlik nedeniyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu yön göz ardı edilerek davanın esası hakkında yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.2-)Bozma nedenine göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA…” dair karar verildiği görülmüştür.
—–karar sayılı ilamı ile; ” 1-HMK 2,4 20 ve 114 ve 115 maddeleri gereğince MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİ NEDENİYLE AÇILAN DAVANIN USULDEN REDDİNE, 2-Görevsizlik kararı kesinleşmesinden veya kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurulduğu takdirde dosyanın görevli —- NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE HMK 20. maddesi gereğince GÖNDERİLMESİNE,” dair karar verildiği görülmüştür.
Davalı vekilinin—— karar sayılı görevsizlik kararını temyiz ettiği, dosyanın —- Esas —- ilamı ile; “Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,” dair görevsizlik kararının onanmasına karar verildiği görülmüştür.
Deliller
Davacı tarafın— dosya arasına alınmıştır.
—– dosyası dosya arasına alınmıştır.
—— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
——–.
Sigorta hukuku alanında uzman bilirkişi, makine mühendisi bilirkişi ile hukukçu bilirkişi heyeti raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak davasıdır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, Yargıtay ilamı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dosya aşamalarda sigorta hukuku alanında uzman bilirkişi ile makine mühendisi bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, —— düzenleme————- lastiklerinin patladığı,— aracın ağır hasar aldığı, taraflar arasında düzenlenen ——- sözleşmeye göre —– Sigortasını” yaptırma yükümlülüğünün davacı tarafta olduğu, dosyada herhangi bir sigorta poliçesine rastlanmadığı, —— “——kabul edilmesi halinde sigortacı tarafından zararın tazminin mümkün olamayacağı,———- kabul edilmesi halinde davacının tam ziya hasarının davalının sigortacısı tarafından tazmin edilip edilemeyeceğinin değerlendirilebileceği, teknik yönden sonuç olarak, ———–olması, bu — önüne geçilememesi sebebiyle meydana gelen hasarın oluşmasında davalı tarafın herhangi bir kusurunun olmadığı, —- ruhsatının bulunmaması, — kaydının olmaması, — faturasının bulunmaması, çalışma saatinin belirsiz olması nedenleri ile ——- raporunda, dosyaya sigorta poliçesi sunulması — olayda zarar gören birden fazla araç bulunması ve sigorta şirketine yöneltebilecekleri tazminat alacaklarının da sigorta sözleşmesinde öngörülen sigorta bedeli toplamından fazla olması halinde—- uygulaması yapılması gerekeceği, aksi halde, yani araca ait tekli—-sözleşmede öngörülen sigorta bedeli zararı karşılamasa bile bu bedelle sınırlı olarak sigortalıya ödeme yapılabileceğinden— uygulamasına gerek olmayacağı rapor edilmiş olup;
Davaya konu ——dava dışı üçüncü kişiler tarafından — gördüğü, aracın değerinin 40.000 TL olduğu, tartışılması gereken hususun değer kaybı bedelinin davalıdan tahsil edilip davacıya verilip, verilmemesi gerekip gerekmediği hususu olduğu, öncelikle kusur yönünden irdeleme yapmak gerekirse—- dava dışı üçüncü kişiler tarafından yakılmasında her iki tarafın da kusurunun olmadığı bilirkişi beyanları ile sabit olduğu gibi, ——- kaynaklanan zararda tarafların kusurlu olmadığı da ortadadır, bunun dışında—- fakat gösterileri kapsayıp kapsamadığı hususunda irdeleme yapmak gerekirse, sigortacıların buna dair yorumları sözleşmeyi ve kapsamını—- bağlı olduğundan bu — hukukunu ilgilendirir, mevcut duruma göre ortadaki zarardan hem kiraya verenin hem de kiracının eşit şekilde zarar görmesi hakkaniyete daha uygun görüldüğünden, tek bir tarafın zarar görmüş kabul edilmesinin somut olay adaletine uygun düşmeyeceğinden belirlenen 40.000,00 TL değer üzerinden hak ve nesafet ilkeleri uyarınca davacının davasının kısmen kabulü ile 20.000 TL hasar bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir. Yine meydana gelen olayda tarafların tacir olması, —– nedenleri ile olayda ticari iş hükümlerinin uygulanması gerektiğinden ticari faize hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 20.000 TL hasar bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.366,20 TL harçtan peşin alınan 1.127,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 239,05 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 1.127,15 TL harç gideri, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 289,60 TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.916,75 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 875,03 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan 52,70 TL posta masrafından oluşan yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 36,89 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan —- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan —– vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, 6100 sayılı HMK geçici madde 3/2 uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.