Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/437 E. 2020/545 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/437 Esas
KARAR NO : 2020/545
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2020
KARAR TARİHİ : 10/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait, dava dilekçesi ve delil listesi ekinde sunulan listede belirtilen —- plakalı araç ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla ————- dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin , davalıya tebliğ edildiğini, borçlunun davacı şirkete borcu olmadığını öne sürerek borcun tamamına itiraz ettiğini, davalı asıl alacağa ve ferileri bakımından takibe itiraz ettiğini, takibi durdurduğunu, bu doğrultuda ihlalli geçiş vakıasına itiraz etmemiş olduğunun açık olduğunu, şikayete konu borcun sebebini teşkil eden ihlali geçiş fiilinin tanımlanmasının gerekmekte olduğunu, davacı şirket tarafından işletilen otoyolda yer alan tüm gişelerden nakit , kredi kartı/banka kartı tahsilatı yapılabilmesinin mümkün olduğunu, ücret toplama sisteminin süresi içerisinde — bankasında —– provizyon alamaması ve bu nedenle —-geçiş ücreti tahsilatı yapılamaması halinde geçiş esnasında gişede yer alan bariyerler açılmamakta ve gişe memuru tarafından geçiş ücretinin gişede nakit, kredi kartı, banka kartı ile ödenmesinin talep edilmekte olduğunu, yasal sürenin bitiminde geçiş ücreti ile birlikte 4 katı cezanın ödenmek zorunda kalınacağını, ödemenin geciktirilmesi halinde tutara eklenecek diğer masrafların neler olduğunu belirtir ihlalli geçiş bildirimi düzenlenerek ihlalli geçiş anında , araç sürücüsüne teslim edildiğini, ihlalli geçiş , davacı şirket tarafından yapımı ve işletmesi üstlenilen otoyolun geçiş ücreti ödenmeksizin kullanılması ve tahakkuk eden ücretin geçişi takip eden 15 günlük kanuni ödeme süresi içinde de ödenmemiş olması anlamına geldiğini, davacı şirket yasal olarak araç sahiplik bilgilerine ceza muaccel hale gelmeden erişememekte ve dolayısıyla bu süre içerisinde borçlulara herhangi bir bildirim yapamamakta olduğunu, davacı şirket zorunlu olmamasına rağmen , araç sahiplik bilgilerini temin ettikten sonra icra takibi başlatılmadan önce, ihlalli geçiş yapan araçların maliklerinini adreslerine “İhlalli Geçiş İhtarnamesi” göndererek geçiş ücreti ve ceza tutarının ödenmesini talep ettiklerini, davalının —— dosyasına yaptığı itirazının iptali ile alacağın yasal faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına , borçlu aleyhine % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davalının üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bildirilen —- arabuluculuk dosyası ve tutulan anlaşmama tutanağı usulüne uygun düzenlenmediğini, davalı şirket adına arabuluculuk toplantısına katılan —- davalı şirketin sigortalı bir çalışanı olmadığını, ayrıca kendisine arabuluculuk toplantılarına katılabileceği ve tutanakları imzalayabileceği yönünde verilmiş bir vekalet de bulunmadığını, dolayısıyla —- arabuluculuk görüşmelerine davalı şirket adına katılma ve tutanak imzalama yetkisinin olmadığını, bu hususun araştırılmadan arabuluculuk tutanağının düzenlenmesinin usule aykırı olduğunu, usule aykırı arabuluculuk anlaşmama tutanağına istinaden dava şartı yerine getirilmeden açılan davanın USULDEN REDDİ’nin gerekmekte olduğunu, —- dosyasıyla icra takibi başladığını, — plakalı aracın —- numaralı –ve aynı tarihte aynı aracın — numaralı —- bedellerini ödediğini, bu ödemeleri takip ve dava tarihinden önce yapmış olduğunu, bu ödemeler mahsup edilemeden yapılan icra takibinin haksız olduğunu, davalı şirkete gönderilen ihtarnamelerde araç sınıfı tespitinin de hatalı olduğunu, davalı şirkete ait —– numaralı telefon üzerinden davalı çağrı merkezi arandığını, araç sınıfına ilişkin düzeltmenin talep edilmiş olmasına rağmen bu talep de yerine getirilmediğini, davacı şirketin haksız ve hukuka aykırı ceza tutanakları düzenleyerek bu bedellerin tahsilini talep ettiklerini, haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER: —— sayılı dosyası, Arabuluculuk Tutanağı, dosyadaki diğer bilgi ve belgeler.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava köprü ve otoyoldan geçiş ihlali alacağından kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi,—– sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, davacı taraf davalıya ait —plakalı araç ile kendi işletmelerinde olan otoyol köprüden 1 kez ihlalli geçiş yaptığını, bu nedenle toplam —- tahsili için takip başlattıklarını beyan etmiş olup davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan geçiş kayıtları ve emniyet müzekkere cevabı doğrultusunda davalıya ait – plakalı aracın —-9 tarihinde ihlalli geçişler yaptığı, bu nedenle davacının geçiş bedeli ve 4 katı tutarında ceza bedelini isteme hakkını haiz olduğu, ancak takipten önce davalı tarafından —- geçiş bedellerini ödendiği, geriye kalan ceza tutarının ise ödenmediği, basit bir matematik hesabı ile hesaplamanın yapılabilmesi karşısında, hakimin yargılamayı en kısa sürede ve en az masrafla bitirmesine ilişkin usul ekonomisi ilkesi ve yargılamada hedef sürenin sağlanması da gözetilerek mahkememizce basit matematik hesabı yapılmak suretiyle davacının talebinin kısmen kabulüne,—— sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline asıl alacak —- üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan her ne kadar davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş ise de alacağın likid olmaması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluşmadığından talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın kısmen KABULÜNE, kısmen REDİNE,
2-)İİK’nin 67/1 Maddesi gereğince davalının —— sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen İPTALİ ile icra takibinin asıl alacağın—–üzerinden takip tarihinden itibaren %19,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle aynen DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-)Her ne kadar davacı vekili tarafından %20 icra inkar tazminatı talep edilmiş olsa da itirazın hükmen çözümlenerek karara bağlanması nedeniyle kötü niyet varlığı görülmediğinden davalı aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmesi talebinin REDDİNE,
4-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcına peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
5-)Davacı tarafından yapılan 54,40 TL peşin harç ve 11 TL posta ücreti olmak üzere toplam 65,40 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre 49,05 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan masrafların davacı üzerine bırakılmasına,
6-)Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-)Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1,2 uyarınca 409,65 TL nispi/maktu vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-)Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1,2 uyarınca 136,55 TL nispi/maktu vekalet ücretinın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca —- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve red oranına göre 990 TL sinin davalıdan, 330 TL sinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
10-)6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan avansının yatırana iadesine, bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda 6100 sayılı HMK.’nın 341/2,4 maddesi gereğince karar tarihi itibariyle kararın miktar yönünden İstinaf kanun yoluna başvuru sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/12/2020