Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/435 E. 2021/383 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/435 Esas
KARAR NO : 2021/383

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesi Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2020
KARAR TARİHİ : 10/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA/TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı — şirket tarafından —nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezalarının tahsili amacıyla —- dosya ile İcra Takibi başlatıldığını, davalı vekili tarafından icra takibine konu dosyanın tamamına itirazda bulunması nedeniyle belirtilen İcra Dairesi tarafından icra takibinin durdurulduğunu, davalının bu doğrultuda ihlalle geçiş vakıasına itiraz etmediğini, itiraz konusu dosya alacağı hakkında takibin devamı amacıyla işbu dava ikame edildiğini, bu nedenle Davalının yaptığı itirazların iptali ile icra takibinin devamına ve borçlu aleyhine %20′ den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP /TALEP :
Davalı vekili davaya vekaletname ve cevap dilekçesi sunmuştur. Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle—— cihazlarının bulunduğu bankalarında belirtilen tarihlerde yeterli bakiye bulunduğunu, müvekkili olan şirketin ödemelerini süresinde yerine getirdiğini takip öncesi yapılan bu ödemelere rağmen, davacı yanın haksız ve kötü niyetli olarak yasal takibe geçerken geçiş ücretlerini de talep ettiğini, müvekkil şirkete herhangi bir ihtarname yapılmadan yasal takibe geçildiğini, herhangi bir tebligat yapılmadığını, davacı yanın bu ödemelere ve tahsilatlara rağmen mükerrer tahsilat yapmaya çalıştığını, haricen yapılan ödemelerin de hiçbirinin mahsup edilmediğini, müvekkil şirketin davacıya borcu bulunmadığını belirterek davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER —– Genel Müdürlüğü Kayıtları,—–Tutanağı, Bilirkişi Raporu, dosyadaki sair bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava , İtirazın İptali ve tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, tarafların sulh olmak istememeleri üzerine uyuşmazlık belirlenmiş ve tahkikata geçilerek tahkikat işlemleri yerine getirilmiş, deliler toplanıp değerlendirilmiş ve karar duruşmasına katılan davacı vekilinin son sözleri dinlenerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Davaya esas —— sayılı dosyası getirtilerek, incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusu ile uyumlu olduğu görülmüştür. Dosyaya mübrez Arabuluculuk tutanağına göre de zorunlu arabuluculuk şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
2004 Sayılı İİK.’nın 67.maddesi; “(Değişik fıkra: 17/07/2003-4949 S.K./15. md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988-3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. (Mülga fıkra:17/07/2003-4949 S.K./103.md.)Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır. (Ek fıkra:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” hükmü bulunmaktadır.—–
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat Ve Görevleri hakkındaki kanunun 30/5 maddesinde “4046,3465 ve 3996 kanunlar çerçevesinde—- veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarında geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden——— ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte bu ücretin dört katı tutarında ceza genel hükümlere göre tahsil edilir.” hükmü ile aynı kanunun 30/7.maddesinde ‘Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan ,ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz’ hükmü bulunmaktadır.
Yapılan yargılama, anılan yasal düzenlemeler ve toplanan delillere göre somut olaya bakıldığında; davac——– Görevleri Hakkında Kanunun 30/5 fıkrası gereğince geçiş ücretleri ve geçiş ücretlerine tahakkuk eden cezanın tahsil etme yetkisi bulunduğu , davacı şirketin anılan yasal düzenleme kapsamında davalı ———– yapması nedeniyle tahakkuk eden geçiş ücreti ve 6001 sayılı kanun uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretinin dört katı tutarındaki cezaya ilişkin olarak ————- dosyasından icra takibi başlatıldığı, takibe yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu ve bir senelik yasal süre içerisinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce ————-getirtilerek, dosya arasına alınmış ve incelenmiştir. Yapılan incelemede aracın —————yazılarak— aralığında davalı şirkete——— bulunup bulunmadığı sorulmuş verilen —— bulunmadığı bildirilmiş ve ilgili hesaplara—– yazılan müzekkeremize——- — gerekse —- kayıtlarından —– yapılmış ödemelere rastlanmamıştır. Mahkememizce taraflarca gösterilen ve anılan tüm deliller toplanmış,——-bilirkişiye verilmiştir. Bilirkişi tarafından dosya kapsamında yapılan inceleme sonucunda hazırlanan işbu rapora göre sonuç olarak davacının davalıdan icra—– olduğu yönünde hesap ve görüş bildirildiği görülmüştür. ——- tarafından hazırlanan rapor taraf vekillerine tebliğ edilmiş ve bilirkişi raporuna karşı bildirilen beyan ve itirazlar da değerlendirilmiştir.—– araçların hesaplarından da geçiş ücreti kesilmediği anlaşılmakla banka kayıtları, kesinti ve ödemeye müteallik savunmaya itibar edilmemiştir. Davaya konu—- niteliği gereği ——— tarafından şartları ve sonuçları önceden bilindiğinden ——- olarak bilindiği kabul edildiğinden —— tarafından yapılan—- ödemenin 15 gün içinde yapılmasına ilişkin bildirim dışında yasal olarak ihlalli geçiş tutanağı—–düzenlenerek —– yasal bir düzenleme bulunmadığı kaydedilmelidir. Sürücünün eylemlerinden sorumlu— tacir gibi davranma—– on beş gün içinde ödeme yükümlülüğü de bulunmaktadır. (KTK,85-TTK,18/2) Bütün bunlara göre davalı şirketin bir kısım ——- hesapları bulunduğu ancak herhangi bir kesinti yapılmadığı, —- geçişten itibaren on beş gün içinde herhangi bir şekilde ödeme yapmadığı da gözetildiğinde davacının geçiş ücretleri — ödenmesi talebinde bulunmasında ve davasında haklı olduğu ve davacı tarafın davasını yukarıdan beri açıklanan delillerle usulüne uygun olarak ispat ettiği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. Binaenaleyh dosyaya mübrez bilirkişi raporunun da gerekçeli, denetime açık, hüküm kurmaya elverişli ve yerinde olduğu kabul ve takdir edilerek davacının davasının kabulü ile, — dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile icra takibinin —– tarihinden itibaren gerçekleşen temerrüt ve taraflar tacir olduğundan avans işlemlerinde uygulanan %18,25 ve değişen oranlarda ticari temerrüt faizi işletilmek suretiyle devamına karar verilmiştir.
Davacının İcra İnkar Tazminatı İsteğine ilişkin yapılan değerlendirmede ise Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre itirazın iptali davalarında İİK’nın 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak inkar tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada borçlunun itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmamaktadır. Bu yasal koşullar yanında takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması, başka bir ifadeyle borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç gerekse borçlu bakımından bu koşullar mevcut ise ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Somut olayda davalının itirazının haksızlığına karar verilmesi ve davalının borcunun varlığı ve gerçek miktarını tahkik ve tespit edebilir durumda olması nedeniyle alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla İcra ve İflas Kanununun 67/2.maddesi gereğince koşulları oluştuğundan asıl alacağın %20’si olan 1,406,30 TL icra inkar tazminatının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine de hükmedilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nın 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderlerinden, 326/1. Maddesi gereğince tamamen davalı taraf sorumlu tutulmuştur. Ayrıca bu kapsamda Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2. Maddeleri gözetilerek dava öncesi ——— bütçesinden ödenen —–ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK’nın 26, 297/2 maddeleri gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜNE,
2-)2004 sayılı İİK’nın 67/I maddesi gereğince —– Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile icra takibinin asıl alacağa (1.406,30 Geçiş ücreti+5.652,20 4 katı ceza =7.031.50 TL asıl alacak) takip tarihinden itibaren avans işlemlerinde uygulanan %18,25 ve değişen oranlarda ticari temerrüt faizi işletilmek suretiyle DEVAMINA,
3-)Davacının, 2004 sayılı İİK’nın 67/II maddesi gereğince icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, asıl alacağın (7.031.50 TL) %20’si olan 1.406,30 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 480,32 TL karar ve ilam harcına, peşin alınan harcın mahsubuyla (120,09 TL) bakiye 360,23 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile —- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-)Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı 120,09 TL peşin harç ve 55,10 TL posta masrafı, 7,80 TL vekalet harcı ve 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 737,39 TL yargılama giderinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-)Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——. 13/1, 13/2 maddeleri uyarınca 4.080,00 TL nispi vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-)6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinın Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek dilekçeyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.