Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/433 E. 2021/145 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/433 Esas
KARAR NO : 2021/145

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2020
KARAR TARİHİ : 04/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından ———– plakalı araç ile gerçekleştirilen ———nedeniyle doğan ve yasal süresi içinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklanan para cezasının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğünün ————- esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı borçlunun borca itiraz ettiğini, yapılan haksız ve yersiz itirazın iptalinin gerektiğini, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, yüzde yirmiden az olmamak üzere tazminata ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /TALEP :
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkili şirkete herhangi bir ihtarat yapılmaksızın yasal takibe geçildiğini, davacı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul Anadolu —- İcra Dairesinin —– Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe yasal süresi içinde itiraz edildiğini, davacı yana herhangi bir borçlarının bulunmadığını, aracın —— ürün ve kaydının bulunduğunu,hesapta yeterli bakiyenin da olduğunu, ödemelerin süresinde yerine getirildiğini, hesapta yeterli bakiye bulunduğunu, haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddi ile davacı yana borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, davanın reddine davacının takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : İstanbul Anadolu —–. İcra Dairesinin ——- Esas sayılı dosyası ,Arabuluculuk ——— —- Kayıtları, Bilirkişi Raporu, dosyadaki sair bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava , İtirazın İptali ve tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, tarafların sulh olmak istememeleri üzerine uyuşmazlık belirlenmiş ve tahkikata geçilerek tahkikat işlemleri yerine getirilmiş, deliler toplanıp değerlendirilmiş ve karar duruşmasına katılan davacı vekilinin son sözleri dinlenerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Davaya esas İstanbul Anadolu —-. İcra Dairesinin—- Esas sayılı dosyası getirtilerek, incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusu ile uyumlu olduğu görülmüştür. Dosyaya mübrez Arabuluculuk tutanağına göre de zorunlu arabuluculuk şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
2004 Sayılı İİK.’nın 67.maddesi; “(Değişik fıkra: —- md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988-3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. (Mülga fıkra:——4949 S.K./103.md.)Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır. (Ek fıkra:——6352 S.K./11.md.) Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” hükmü bulunmaktadır.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat Ve Görevleri hakkındaki kanunun 30/5 maddesinde “4046,3465 ve 3996 kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen —— uygulandığı —- ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden işletici şirket tarafından geçiş —-ödemeden —- yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte bu ücretin dört katı tutarında ceza genel hükümlere göre tahsil edilir.” hükmü ile aynı kanunun 30/7.maddesinde ‘Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan ,ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz’ hükmü bulunmaktadır.
Yapılan yargılama, anılan yasal düzenlemeler ve toplanan delillere göre somut olaya bakıldığında; davacı şirketin —– Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 30/5 fıkrası gereğince———–tahakkuk eden cezanın tahsil etme yetkisi bulunduğu , davacı şirketin anılan yasal düzenleme kapsamında davalı adına kayıtlı aracın ————- tarihleri arasında 4 kez ihlalli geçiş yapması nedeniyle tahakkuk eden geçiş ücreti ve 6001 sayılı kanun uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretinin dört katı tutarındaki cezaya ilişkin olarak İstanbul Anadolu —-. İcra Dairesinin —-Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı, takibe yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu ve bir senelik yasal süre içerisinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce davaya konu ———– —————— plaka sayılı aracın —— kayıtları getirtilerek, dosya arasına alınmış ve incelenmiştir. Yapılan incelemede aracın ———– tarihinde davalı şirket adına kayıtlı olduğu görülmüştür. Yine ———- müzekkere yazılarak ——–yapıldığı tarih aralığında davalı şirkete ait aracın ————bulunup bulunmadığı sorulmuş verilen yanıtta ———– ürününün bulunduğu ancak bakiye ve hesap hareketinin bulunmadığı bildirilmiştir. Yine————- yazılan müzekkeremize verilen yanıtta da —— geçiş tarihlerinden ————-tarihinde alındığı bildirilmiştir. Buna göre——— tarihlerinde ————- ücreti alınması ——— görülmemiş ve bu nedenle savunmaya itibar edilmemiştir. Mahkememizce gösterilen ve anılan deliller toplanmış, ilgili kayıt ve belgeler celbedilmiş ve dosya bilirkişi raporu verilmesi için —— bir bilirkişiye verilmiştir. Bilirkişi ———- tarafından hazırlanan rapor taraflara tebliğ edilmiş ve bilirkişi raporuna karşı bildirilen beyan ve itirazlar değerlendirilmiştir. Bilirkişi tarafından dosya kapsamında yapılan inceleme sonucunda hazırlanan işbu rapora göre sonuç olarak davacının davalıdan icra takibine konu edildiği üzere ——– katı ceza olmak üzere toplam 1.701,00 TL alacaklı olduğu yönünde hesap yapılarak oy ve görüş bildirildiği görülmüştür. Öncelikle davaya konu olayda ———- ——— ———– hizmetinin niteliği gereği ‘——– hizmeti alanlar tarafından şartları ve sonuçları önceden bilindiğinden ve/veya nesnel olarak bilindiği kabul edildiğinden———— tarafından yapılan ücretsiz geçiş yapıldığına dair uyarı ve ödemenin 15 gün içinde yapılmasına ilişkin bildirim dışında yasal olarak ihlalli geçiş tutanağı veya —– karar tutanağı düzenlenerek —– tebliğine dair yasal bir düzenleme bulunmadığı kaydedilmelidir. Sürücünün eylemlerinden sorumlu olan işleten sıfatındaki davalı şirketin —— davranma ve bu kapsamda araçlarına ———- ürünü alarak hesabında yeterli para/bakiye bulundurma ————— itibaren on beş gün içinde ödeme yükümlülüğü de bulunmaktadır. (KTK,85-TTK,18/2) Bütün bunlara göre davalı şirketin ————- ürün ve hesapları bulunduğu ancak bakiyesinin yetersiz olduğu ve —– itibaren on beş gün içinde herhangi bir şekilde ödeme yapmadığı da gözetildiğinde davacının —— tutanında ceza miktarının ödenmesi talebinde bulunmasında ve davasında haklı olduğu ve davacı tarafın davasını yukarıdan beri açıklanan delillerle usulüne uygun olarak ispat ettiği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. Bu kapsamda dosyaya mübrez bilirkişi raporunun da gerekçeli, denetime açık, ———–olduğu kabul ve takdir edilerek davacının davasının kabulü ile, davalının İstanbul Anadolu —–. İcra Dairesinin ———- Esas sayılı dosyasına karşı yapmış olduğu itirazının İİK’nın 67/1. maddesi gereğince iptali ile İcra takibinin asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına karar verilmiştir.
Davacının İcra İnkar Tazminatı İsteğine ilişkin yapılan değerlendirmede ise Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre itirazın iptali davalarında İİK’nın 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak inkar tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada borçlunun itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmamaktadır. Bu yasal koşullar yanında takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması, başka bir ifadeyle borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç gerekse borçlu bakımından bu koşullar mevcut ise ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Somut olayda davalının itirazının haksızlığına karar verilmesi ve davalının borcunun varlığı ve gerçek miktarını tahkik ve tespit edebilir durumda olması nedeniyle alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla İcra ve İflas Kanununun 67/2.maddesi gereğince koşulları oluştuğundan asıl alacağın %20’si olan 64,04 TL icra inkar tazminatının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine de hükmedilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nın 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderlerinden, 326/1. Maddesi gereğince tamamen davalı taraf sorumlu tutulmuştur. Ayrıca bu kapsamda Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2. Maddeleri gözetilerek dava öncesi Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK’nın 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜNE,
2-)2004 sayılı İİK’nın 67/I maddesi gereğince davalının İstanbul Anadolu ——. İcra Dairesinin —– Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile icra takibinin asıl alacağa (320,20 TL) takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
3-)2004 sayılı İİK’nın 67/II maddesi gereğince asıl alacağın %20’si olan 64,04 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcına, peşin harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. maddeleri ile —— uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-)Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı 54,40 TL peşin harç ve 45,50 TL posta masrafı, 7,80 TL vekalet harcı, 12,30 TL vekalet pulu ve 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 674,40 TL yargılama giderinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-)Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan …———–. 13/1, 13/2 maddeleri uyarınca 1.701,00 TL nispi vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-)6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinın Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda, 6100 sayılı HMK.’nın 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle kararın miktar yönünden ——İstinaf kanun yoluna başvuru sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.