Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/40 E. 2022/730 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/40 Esas
KARAR NO : 2022/730

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 07/01/2020
KARAR TARİHİ : 01/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, —– tarafından verilen—— sahip olduğunu, bu lisans kapsamında —– ilinde kamu hizmeti niteliğinde—- dağıtım faaliyetlerini sürdürdüğünü, bu davayı açmadan önce——Başvuru No.su ile Arabuluculuk müracaatında bulunulduğunu, toplantının anlaşmama ile sonuçlandığını, davalı borçluların, izinleri ve bilgileri olmadan 16.05.2018 tarihinde ——- mevkiinde kazı çalışmaları yaptığını ve çalışmalar sırasında —— borularına hasar verildiğini ve—- basınçta gaz çıkışı olduğunu, ihbarın taraflarına ulaşması ile olay naktasında ulaşan ekipleri tarafından hattı besleyen hasar noktasına en yakın yerden gaz akışı kesildiğini ve çevre güvenliği sağlandığını, hasar gören hattın 4 saat aralıksız süren onarımlar ile tamamlandıktan sonra gaz arzı sağlanabildiğini, davalı borçlular tarafından yapılan çalışma nedeniyle faize ve fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak üzere KDV dahil toplam 11.756,88 TL zarar oluştuğunu beyan ederek, davalıların haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ——-vekili cevap dilekçesinde özetle; Olayın ——-gerçekleştiğini, müvekkilinin adresinin —— olduğunu, yetkili mahkemenin ve icra müdürlüklerinin —— Mahkemeleri ve İcra Müdürlükleri olduğunu, müvekkilinin herhangi bir iş yapmadığı gibi, ne davacının dava dilekçesinde bahsettiği olaydan, ne havaya atılan —– ne faturadan haberi, ilgisi veya bilgisi bulunmadığını, müvekkiline herhangi bir fatura gönderilmediğini, olaya ilişkin tutanakların gönderilmediğini, havaya atılan—– nasıl hesaplandığı, kulanılan malzemelerin gerçekte kullanılıp kullanılmadığı, piyasa fiyatlarının ne olduğu, hasar bedelinin, faizin neye göre hesaplandığının belirsiz olduğunu, faizden önce herhangi bir temerrüt bulunmadığını, faiz oranının fahiş olduğunu, arabuluculuk görüşmesinin geçersiz olduğunu, müvekkiline herhangi bir yazı, mail, telefon gelmediği gibi arabuluculuk görüşme/toplanma tarihinin de bildirilmediğini beyan ederek öncelikle yetkisizlik yetkisizlik kararı verilmesini, arabuluculuk görüşmesi olmadan açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddini, davanın ispatlanamaması nedeniyle esastan reddini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı ——- vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı müvekkil şirketin merkezinin —— olduğunu, diğer davalının şirket merkezinin—— olduğunu, haksız fiilin gerçekleştiği ve zararın meydana geldiği yerin ise —–olduğunu, dolayısıyla ne dava konusu icra takibinin—– yapılması ne de iş bu davanın—— Asliye Ticaret Mahkemelerinde açılmasının usul ve yasaya uygun olduğunu, bu nedenle söz konusu davanın öncelikle yetkisiz mahkemede açılmış olması nedeniyle usulden reddini talep ettiklerini, davalı müvekkilinin şirketin görev alanı içerisinde herhangi bir hasar meydana gelmediğini, müvekkili şirketçe gerçekleştirilen kazılar ve yapılan iş-işlemlerin ilgili kroki esas alınarak yapıldığını, bu sayede de müvekkili şirketin çalışma sahası içerisinde herhangi bir patlama-hasar vb. bir durum oluşmadığını, hiçbir şekilde kabullerinde olmamakla birlikte bir an için böyle bir hasarın ve dolayısıyla zararın meydana geldiği varsayılsa dahi dava dilekçesinde iddia edildiği gibi likit bir alacak söz konusu olamayacağını, tüm bu sebeplerle varlığı dahi kesin olarak bilinir durumda olmayan dava konusu hasar ile müvekkili şirketin hiçbir ilgi ve alakasının bulunmadığının kabulü ile birlikte iş bu davanın öncelikle yetki itirazları doğrultusunda değerlendirilerek yetkisizlik nedeniyle usulden reddine, akabinde esas incelemesi yapıldığı takdirde esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Tarafların ticaret sicil sorguları dosya arasına alınmıştır.
——-esas sayılı dosyası dosya arasına alınmıştır.
——yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—— bilirkişi, —— bilirkişi ve ——- raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçeleri, —— Esas sayılı dosyası değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında, ——-yapım işinden kaynaklı hasar alacağına ilişkin ——- Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalılar tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.Dosyada, davalılar vekillerinin, icra dairesinin ve Mahkememizin yetkisine yaptıkları ayrı ayrı itirazları, ön inceleme duruşmasında incelenmiş, HMK 16 gereği birden fazla seçimlik mahkemenin belirtildiği, bunlardan birinin de zarar görenin yerleşim yeri adresi olduğu, davada davacının yerleşim yerinin——–olduğu anlaşılmakla takibin yetkili icra müdürlüğünde başlatıldığı ve davanın yetkili mahkemede açıldığı anlaşıldığından davalılar vekillerinin yetki itirazlarının ayrı ayrı reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.Dosyada, ön inceleme duruşmasında, davacı vekili, tanık deliline usulen dayandıklarını, ayrıca olay yerindeki hasarın giderildiğini, şayet dosya bilirkişiye verilecek ise dosya üzerinden inceleme yapılabileceğini, keşfin gerekli olmadığını beyan etmiş olup, davacı vekilinin beyanı, davanın mahiyeti ve miktarı göz önüne alındığında, tanık dinlenmesine ve keşif yapılmasına yer olmadığına karar verilmiş, aynı celsede,—— müzekkere yazılarak —— sektöründe ——-isim listesinin gönderilmesinin istenmesine, müzekkereye cevap verildikten sonra dosyanın resen seçilecek bir ——sektöründe——–tevdi edilmesine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
22.02.2022 tarihli celsede, ——-gelen müzekkere yanıtına göre, konunun bildirilmesi halinde isim listesi gönderilebileceğinin bildirildiği, Mahkememizce 19.11.2021 tarihli yazı ile dava konusunun bildirildiği, gelen cevabi yazıda dava konusunun,——-görev ve yetki alanına girmediği, —— görev alınana girdiği yönünde görüş belirtildiği, herhangi bir isim listesi belirtilmediği anlaşılmış olup, aynı celsede davacı vekili tarafından, ——gelen cevabi yazılar doğrultusunda heyete ——eklenerek dosyanın bilirkişiye tevdi edilmesi talep edilmiş, ——- gelen müzekkere cevabı doğrultusunda Mahkememizin —- nolu celse —– nolu ara kararında belirtilen “bir —— sektöründe——–olarak belirlenmesine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Dosya içinde mevcut 16.05.2018 tarihli hasar durum tespit tutanağında; —–dağıtım hattına zarar verdiği, hasar başlarıgıç saatinin 11:05, ihbar alış saatinin 11:08 olduğu, gaz kesiliş saatinin 11:22 olduğu, onarım bitiş saatinin 13:00 olduğu, hasar sonrası 2 metre —– borusu ve 2 adet —- kullanıldığı, 6.614,95 M3 ——-havaya atıldığı belirtilmiştir.
Dosya, ——- heyetine tevdi edilmiş; 01.04.2022 tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, hasar tutanağı, faturalar ve ibraz edilen deliller ışığında; davalıların adi ortaklık olarak —— sayı 01.082016 tarihli yazı ile çalışma yapılacak sahada——-hattı çizimini istedikleri ve ayrıca kazı boyunca nezaretçi bulundurulmasının talep edildiği, davacı tarafın, 08.08.2016 tarih —-sayılı yazı ile söz konusu çalışma alan—— iletim hattı —— – içerisinde yapılacak olan kazı çalışmaları sırasında 7 gün 24 saat ihbarda bulunulması durumunda hat yeri gösteriminin gerçekleştirileceğinin bildirildiği, dosya içeriğinde, kazı sırasında davalıların nezaretçi istediğine ilişkin talep olduğuna ilişkin yazılı ya da—— numaralı telefon hattına yapıları ihbar bilgisi bulunmadığı, olay sonrasında 18.12.2018 tarihinde davalılar adına 9.9963,46 TL+ 1.793,42 TL KDV= 11.756,88 TL tutarında hasar bedel faturası kestiği, 2 metre ——- kaçak miktarının da uygun olduğu,——fiyatlarının serbest piyasa koşulları içerisinde 2018 tarihi itibariyle uygun olduğu,——-verilerinden tespit edilen değerinin KDV dahil 1,46 TL olduğu tespitiyle, fatura muhteviyatının hasar tespit tutanağı ile uygun olduğu kanaatine varıldığı, davacı yanın, takip tarihi itibariyle davalılardan 11.756,88 TL alacaklı olduğu rapor edilmiştir.
——–sayılı ilamında; “Mahkemece, kazanın meydana geldiği yolun bakım ve onarımından ——sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de,——– denetim ve sorumluluğundaki yolda —–hattı döşeme işini ihale eden davalı——ile, ihale ile işi alan ve yürüten diğer davalı——-döşenmesi sırasında meydana gelen dava konusu trafik kazası nedeniyle, az yukarıda yazılı yasa hükmü gereği iddia olunan zararlardan dolayı sorumludurlar.”
——–sayılı ilamında; “Uyuşmazlık zarara neden olan rogar kapağının davalının sorumluluğunda bulunup bulunmadığına ilişkindir. Trafik kazası tespit tutanağında, kazanın oluşumunda yol üzerinde bulunan rogar kapağını monte eden ve alt yapı çalışmasını yürüten——- kusurlu olduğu belirtilmiştir. Trafik kazası tespit tutanakları aksi ispat edilinceye kadar geçerli belgelerdendir. Anılan içtihatlar uyarınca—— işini yapan davalıların olayda sorumlulukları bulunduğu, hasarın ——-işini yapan davalılar tarafından meydana geldiği, dosyada mevcut hasar tespit tutanağına, aksi ispat edilinceye kadar itibar edilmesi gerektiği, mahkememizce de raporun bu yönleriyle hükme esas alınmaya uygun, gerekçeli ve denetlenebilir bulunması sebebiyle ek rapor/yeni rapor alınması cihetine gidilmeyerek, her ne kadar davacı tarafça asıl alacak ve ferileri olarak toplam 12.653,62 TL üzerinden takip yapılmış ve dava açılmış ise de, takip tarihi itibariyle davacının davalılardan 11.756,88 TL alacağı olduğu, davalıların takipten önce temerrüde düşürüldüğüne dair dosyada herhangi bir noter ihtarı mevcut olmadığı ve takip ile birlikte temerrüdün gerçekleşmesi sebebiyle işlemiş faize hükmedilemeyeceği, davacının 11.756,88 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %24,00 oranında faiz uygulanmasını talep edebileceği tespitiyle beraber davanın kısmen kabulü ile ——- Esas sayılı takip dosyasında asıl alacak 11.756,88 TL üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalılardan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup 11.756,88 TL asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne, davacının teselsül talebi olmadığından bedelin davalılardan müştereken alınmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-Davalıların——- esas sayılı takip dosyasına yaptıkları İTİRAZIN İPTALİNE, asıl alacak 11.756,88 TL üzerinden takibin devamına,11.756,88 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %24,00 oranında faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 11.756,88 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 2.351,38 TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 803,11 TL harçtan peşin alınan 153,24 TL harcın mahsubu ile bakiye 649,87 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 153,24 TL peşin harç gideri, 1.950,00 TL bilirkişi ücreti ve 104,95 TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.208,19 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 2.053,62 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile —— uyarınca——–bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 1.227,60 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile; 92,40 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan ——– vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan ——- vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
9-Davalılar tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde—–Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.