Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/384 E. 2020/142 K. 05.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/384 Esas
KARAR NO: 2020/142
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 27/02/2020
KARAR TARİHİ: 05/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin keşide ettiği ——— seri nolu, ——– bedelli ve lehtarı ——— şubesi olan çekin, ticari ilişkileri sonucu davacı müvekkil şirket tarafından lehtarına verildiğini, çekin keşide gününde karşılığının bulunmaması sebebiyle banka nezdinde karşılıksız kaydının çek hamilince alındığını, bu durumun ticari kayıtlar ile sabit olduğunu, çekin konusuz kaldığını, ancak çek kayıtlardan silinmek üzere bankaya ibraz edilmeden kaybolduğunu, müvekkil şirketin bu durumdan olumsuz etkilendiğini, kayıp sonucu zayi sebebiyle dava konusu çekin iptali yönünde karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava 6102 Sayılı TTK’ nın 818/1(s), 757 ve devamı maddelerine dayalı çek iptali davasıdır.
6102 sayılı TTK 651.maddesi: “(1) Kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verilebilir. (2) Kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyan ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi, senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir.”
6102 sayılı TTK 818.maddesi: “(1) Poliçeye ait aşağıdaki hükümler çek hakkında da uygulanır: s) İptal hakkındaki 757 ilâ 763 üncü maddelerle 764 üncü maddenin birinci fıkrası.”
6102 sayılı TTK 757.maddesi: “(1) İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.”
Tüm dosya kapsamından, davaya konu çekin keşidecisinin davacı olduğunun açıkça belli olduğu, TTK. 651. Maddesi düzenlemesine göre iptal davası açma hakkının hamile ait olduğu, 6100 sayılı HMK 114/1-h maddesi gereği davacının dava açmasında hukuki yararının bulunması gerektiği ve bunun dava şartı olduğu, dava şartlarının mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınarak eksiliği tamamlanamayacak dava şartı noksanlığı halinde davanın 6100 sayılı HMK 115/2 maddesi gereği usulden reddine karar verilmesi gerekeceği; bir kimsenin keşidecisinin kendi olduğu çekin iptalini istemesinde hukuki yararının olmadığı vicdani ve hukuki kanaatine varılarak davanın 6100 sayılı HMK 114/1-h ve 115/2 maddesi gereği hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
Ayrıca her ne kadar iş bu dosyaya henüz ön inceleme günü tayin edilmemiş ise de usulen dinlenmesi mümkün olmayan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş olup, dava şartlarının hakim tarafından yargılamanın her aşamasında resen incelenmesi gerektiğinden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK’nın 114/1-h ve HMK 115/2 maddeleri gereği dava şartı olan hukuki yarar yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcı peşin alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde ———— Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.05/03/2020