Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/270 E. 2020/141 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/270 Esas
KARAR NO: 2020/141
DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 30/01/2020
KARAR TARİHİ: 03/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ———İcra Müdürlüğünün —— esas numaralı icra takibi dosyası ile müvekkillerinin ölen babası hakkında icra takibi başlatıldığını, ölümü ile takibin mirasçıları aleyhine devam ettiğini, müvekkillerinin uzun süre———- yaşadığından buraya icra emri gönderildiğini, ancak müvekkillerinin bu durumdan haberlerinin bulunmadığını, uzun zaman sonra müvekkillerin——- döndüğünü, hesaplarına bloke olduğunu görünce haberdar olduğunu ve ödeme emrine itiraz edemediğini, ancak müvekkillerinin——-Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ——- Karar ve ——- tarihli kararıyla babalarının mirasını reddettiklerini, emekli olduklarını ve başkaca gelirlerinin olmaması neticesinde hayatlarının zor duruma düştüğünü, bu nedenle teminatsız olarak icra emrinin durdurulması kararı verilmesini, miras reddi sebebi ile kanunen borç ödeme sorumluluğu bulunmayan müvekkillerin borçlu olmadığının tespiti ile davanın kabulüne, haksız olarak tahsil edilen ——- müvekillere iadesine, ———–İcra Müdürlüğünün ——— sayılı dosyadaki müvekiller adına icra emrinin iptaline, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Deliller
——-İcra Müdürlüğünün ——- esas sayılı dosyasının dosyamız arasına alınmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava başlatılan icra takibi nedeniyle menfi tespit davasıdır. davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesinde,bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5. maddesinin 2. fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara, Ticaret Mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesine göre tarafların sıfatına veya bir ticari işletme olup olmamasına bakılmaksızın kanun gereği ticari dava olarak sayılan davalar mutlak ticari dava; tarafların tacir sıfatını haiz olduğu ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili uyuşmazlıklardan doğan davalar ise nispi ticari davadır.
Yukarıda belirtilen kanun maddeleri ışığında somut olaya gelindiğinde; taraflar arasındaki menfi tespite dayalı uyuşmazlığın ——–. İcra Müdürlüğünün —- esas sayılı dosyasında başlatılan ilamlı takibe ilişkin olduğu, ilgili icra dosyasının tetkikinde, takibe dayanak ilamın ilamın —-Asliye Hukuk Mahkemesinin ———–sayılı ilamı olduğu, bahse konu davanın haksız işgal tazminatına dayalı ecrimisil davası olduğu, yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabul edilerek iş bu davamız davacılar murisi ———ödemesine karar verildiği anlaşılmış olmakla, takibe konu ilamın ticari bir ilişkiden kaynaklanmadığı, dava türü bakımından TTK’da sayılan mutlak ve nispi ticari davanın şartlarının oluşmadığı, dava konusu olayda tarafların tacir sıfatlarının bulunmadığı, mal varlığı haklarına ilişkin olan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılmasının gerektiği anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin ————Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğuna karar vermek gerekmiştir.
Ayrıca her ne kadar iş bu dosyaya henüz duruşma günü tayin edilmemiş ise de usulen dinlenmesi mümkün olmayan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş olup, dava şartlarının hakim tarafından yargılamanın her aşamasında resen incelenmesi gerektiğinden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK 114/1 – c ve 115/2 maddeleri gereği usulden REDDİNE,
2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
3-Görevli ve yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğuna,
4-Kararın mahiyeti gereği davacının ihtiyati tedbir talebinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesine müteakiben iki hafta içinde talep halinde dava dosyasının yetkili ve görevli mahkeme olan ——-Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi halde aynı madde gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına (kararın tebliği ile ihtarat yapılmış sayılmasına), bu usuli kararın verilmesi ve bu kararla birlikte harç hususunun re’sen karara bağlanması hususlarının re’sen gözetilmesine; re’sen gözetilmesi gereken hususlar dışında kalan yönlerden ise gerekirse talebe bağlı olarak değerlendirme yapılmasına,
6-Yargılama harç ve giderlerinin 6100 Sayılı HMK 331/2. maddesi gereğince görevli ve yetkili mahkemede verilecek nihai kararla birlikte değerlendirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde ————-Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.03/03/2020