Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/26 E. 2022/547 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/592 Esas
KARAR NO : 2022/534

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/07/2020
KARAR TARİHİ : 28/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı ——– akdedildiğini, müvekkilinin belirlenen sigorta primini belirlenen tarihte davalı ——- ödediğini ve böylece poliçenin geçerli hale geldiğini, taraflar arasında ——-kurulduğunu, ancak poliçenin aslının müvekkiline imzalatılmadığını ve tanzim tarihinde müvekkiline teslim edilmediğini, müvekkiline —- meydana geldiğini, —— çalındığını, ——– başvurarak olayın tespitini talep ettiğini ve —- durumu bir tutanak düzenlemek suretiyle tespit ettiğini, daha sonra müvekkilinin, davalı —- halen yürürlükte bulunan ——– tazminat miktarının ödenmesi talebiyle başvurduğunu, müvekkilinin ——– alabildiğini, davalı——– tespitinde bulunduğunu———–değerlendirme yapılarak ödenebilir tazminat tutarının ———- olarak bildirildiğini, bunun üzerine davalı ——– dilekçe ile yazılı başvuru yapılarak zarar ve ziyanın karşılanıp karşılanmayacağı hususunda bilgi verilmesinin istendiğini, davalı ———- talebinin reddedildiğini bildirdiğini, davalıların —— sözleşmesi kurulmadan önce —– kapsamındaki hususları sigorta ettirene yazılı olarak bildirmesi gerektiğini, somut olayda davalı şirketin hazırladığı poliçenin yasal şartlara uygun olmadığını, bu nedenlerle müspet ve menfi her türlü zararlara karşılık şimdilik 49.506,00 TL maddi tazminatın, davalı sigorta şirketine başvurunun yapıldığı tarihten ödeme gününe kadar işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ———–cevap dilekçesinde özetle; Davanın, belirsiz alacak davası olarak ikame edilemeyeceğini, davacının sigorta poliçesinin, yangın, sel ve su baskını, deprem, hırsızlık ve sair muhataralara karşı sigortalı olduğunu, poliçede hırsızlık teminatı için —– bulunan —— bulunduğunu, poliçede mevcut hırsızlık teminatının geçerli olabilmesi için alınması gereken —- alınmamış olması nedeniyle, dava konusu hasarın teminat dışında kaldığını, bu hususun ekspertiz raporu ile tespit edildiğini, bahse konu poliçede hırsızlık teminatının geçerli olabilmesi için ——-şartlarının birlikte sağlanması gerektiğini, davacının —— uymadığını, binada ——-bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini gerektiğini, davacının bilgilendirilme yükümlülüğüne uygun bir şekilde bilgilendirilmediği iddiasının haksız olduğunu, zira müvekkili şirketin davacı yanı açık bir şekilde bilgilendirdiğini ve poliçeyi teslim ettiğini, davacının sorulan sorularda da yanıltıcı beyan verdiğini, iş yerinde daha önce üç kez benzer hırsızlık olayı yaşanmasına rağmen yaşanmadığını beyan ettiğini, bununla birlikte, davacının iş yerinin kapısını dahi kilitlemediğini, sadece kepengi indirdiğinin tespit edildiğini, bu durumun emniyet olay yeri tutanakları ve ekspertiz raporu ile sabit olduğunu, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacının talep ettiği zarar miktarının fahiş olduğunu, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini ve davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, zira davacıya gönderilen şirket yazısında açık bir şekilde söz konusu hasarın teminat dışında bulunduğunun bildirildiğini beyan ederek, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili—— davada taraf sıfatını haiz olmadığını, davacı tarafın ——- verilmediği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacının tarafı olduğu sigorta poliçesi ekinde — davacı iş yerine gidilmek suretiyle bizzat teslim edildiğini, dava dosyası içerisinde bulunan mevcut raporda da belirtildiği üzere, hırsızlık olayının yaşandığı esnada iş yerinde——-olduğunu, davacıya ait iş yerinde ———— bulunmadığını, bu nedenle davacı taleplerinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, meydana gelen hırsızlık olayının—anlaşılacağı üzere, olayın ——– çalındığının ifade edildiğini, tüm ———– olağan akışına aykırı olduğunu, ekspertiz raporunda —beyan ederek, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili —–özetle; Davalarının — şekliyle kabulüne karar verilerek davanın başında belirttikleri —- toplam 69.958,88 TL tazminatın tahsilini talep ederek davasını ıslah etmiştir.
Davalı — ıslaha karşı dilekçesinde özetle; Islah dilekçesini kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —— ıslaha karşı dilekçesinde özetle; Islah dilekçesini kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Tarafların —- dosya arasına alınmıştır.
—– yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
————-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—–cevabı dosya arasına alınmıştır.
—– alanında uzman bilirkişi ile mali müşavir bilirkişi heyeti kök ve ek raporları dosyaya sunulmuştur.
Sunulan uzman mütalaası dosyaya alınmıştır.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, —- tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı sebebiyle davalı —– davacıya ait iş yeri yönünden herhangi bir zarar meydana gelip gelmediği, geldi ise miktarının ne olduğu, tarafların sigorta poliçesi kapsamında edimlerini yerine getirip getirmediği, poliçenin feshine ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı, tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı ve buna bağlı olarak HMK 107.maddesi uyarınca açılmış maddi tazminat davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçeleri, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir.
Dosya, sigorta hukuku alanında uzman bilirkişi ile mali müşavir heyetine tevdii edilmiş; —-tarihli rapora göre davacı ile davalı—- arasında geçerli “—– düzenlendiği, TTK 1423.maddesine göre, davacı tarafından davalı sigorta şirketine yaptırılan poliçe özel teminat şartlarına poliçe tanziminden sonraki 14 gün içinde itiraz ettiğine dair yazılı beyanı, bir bilgi veya belgenin bulunmadığı, bu nedenle sigorta sözleşmesinin poliçede yazılı şartlarla yapılmış olduğunun kabul edildiği, poliçede belirlenen sigorta priminin, belirlenen tarihte ödendiği ve böylece poliçenin geçerli hale geldiği, bu tarih itibariyle de poliçenin tesliminin gerçekleştiğinin kabulü gerekeceği, poliçenin özel şartlar başlıklı maddesinde bulunan —- şirket çalışanının telefonuna —-yerine getirilmesi koşuluyla teminat altında olduğu, davacıya ait hırsızlık olayının meydana geldiği iş yerinde—-olduğu, ancak “—— —-bağlı —- doğrultusunda hasarın teminat dışında kaldığı rapor edilmiş olup, davacı tarafın rapora itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla aynı bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış, sunulan ek rapora göre, bilirkişilerin görüş ve kanaatlerinin kök rapordaki ile aynı olduğu görülmüş, mahkememizce de hükme esas alınan, denetime elverişli ve gerekçeli bilirkişi heyeti kök ve ek raporlarına göre meydana gelen hırsızlık olayında zararın, hırsızlık sigorta poliçesi teminatı kapsamında olmadığı, teminat kapsamında olması için bir arada bulunması gereken şartların varlığının sağlanmadığı, her ne kadar davacı tarafça dosyaya uzman mütalaası sunulmuş ise de yukarıda belirtilen ve ayrıntılı açıklanan bilirkişi kök ve ek raporlarındaki gerekçelere bağlı olarak uzman mütalaasına itibar edilmediği, bu hali ile davacının davasını ispat edemediği anlaşılmakla sübut bulmayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan her ne kadar davalı ——- itirazında bulunmuş ise de, ilgili davalının, —– davacı tarafça doğru hasımlara dava açıldığı anlaşıldığından, davalı —– reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı ——————-reddine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 845,44 TL ve 349,28 TL ıslah hacının toplamını oluşturan 1.194,72 TL’nin mahsubu ile arta kalan 1.114,02 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile —– 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan —- vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
7-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.