Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/18 E. 2021/995 K. 27.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/18 Esas
KARAR NO : 2021/995

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2020
KARAR TARİHİ : 27/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkil banka tarafından davalı —— sözleşmesi imzalandığını diğer davalılar …—— sözleşmelere müşterek borçlu ve mütessil kefil olarak imzaladıklarını borçluların kredi borçlarını ödememeleri nedeniyle—— sayılı dosyasından genel haciz yolu ile ilamsız takibe geçildiğini ancak yapılan takibe davalılar tarafından haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiği, bugüne kadar da herhangi bir ödeme yapılmadığı, ileri sürülerek itirazının iptali ile takibin devamına, davalıların % 20′ den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP: Davalılara usulüne uygun davetiyeye rağmen duruşmalara katılmamış cevap da vermemiştir.
DELİLLER: Dava dilekçesi, kredi sözleşmesi, ————— bilgi ve belgeler.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, uyuşmazlık belirlenmiş ve vaki davete karşın tarafların sulh olmak ve arabuluculuya başvurmak istememeleri üzerine tahkikata geçilerek tahkikat işlemleri yerine getirilmiş ve karar duruşmasına katılan davacı vekilinin son sözleri dinlenip zapta geçilerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Davaya konu ——-sayılı dosyası getirtilerek, incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusu ile uyumlu olduğu görülmüştür. Dosyaya mübrez ——dava şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere; 2004 Sayılı İİK.’nın 67.maddesinde “(Değişik fıkra: 17/07/2003-4949 S.K./15. md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988-3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. (Mülga fıkra:17/07/2003-4949 S.K./103.md.)Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır. (Ek fıkra:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” hükmü bulunmaktadır.
Mahkememizce dava dilekçesi, —— takip dosyası, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında kredi sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin—-sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalılar tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya, bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş, dosyadaki bilgi, belge ve genel —– tarihli raporunda özetle; Davacı …——– tarihli “Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi” imzalandığı, sözleşmenin kefili olarak diğer davalılar .—– öngördüğü usulüne uygun kefil beyanları ile imzalarının bulunduğu, sözleşmeye istinaden davacı tarafından davalı asıl borçlu şirkete krediler açılıp, kullandırılmakla borcun duğduğu, diğer davalı müteselsil kefiller de kredi sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla kefalet vermeleri nedeniyle, doğan borçtan kefalet limiti tutarında (450.000,00 TL) sorumlu oldukları, davacının takip tarihi olan 15/03/2019 itibariyle 132.599,11 TL davalılardan alacaklı olduğu, takip tarihinden başlamak üzere asıl alacak tamamen ödeninceye kadar taksitli ticari kredilerde %58,80, kredili mevduat hesabında ise %33 oranında temerrüt faizi ve bu faizler üzerinden %5 ——- istenebileceği, Davacı tarafından —— yevmiye sayılı ihtarname ile hesabın —– tarihinde kat edildiği belirtilerek borçlu ve kefillerine toplam —– —- içerisinde ödenmesine davet edildiği, tebliğ mazbatasına göre tebliğin 08/02/2019 tarihinde sağlandığı, verilen süre göz önüne alındığında ise temerrütün 16/02/2019 tarihinde gerçekleştiği, taksitli ticari krediler için —–anapara ve faiz, ——anapara ve faiz olmak üzere toplam 132.599,11 TL davacının davalılardan alacaklı olduğu beyan ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş ve denetimi yapılmıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içerisine alınan bilirkişi raporuna ve tüm dosya kapsamına göre; davacı .——imzalandığı, sözleşmeyi diğer davalılar ….—– müteselsil kefil sıfatıyla imzalayarak borçlu oldukları, davalı asıl borçlu şirketin kredi borçlarını ödememesi üzerine davacı tarafından —— sayılı ihtarname ile kat ihtarnamesi düzenlenerek davalılara —– tebliğ edildiği, bilirkişi tarafından yapılan hesaplama Mahkememizce de denetime elverişli, gerekçeli ve hükme esas alınmaya uygun bulunmuş ve bilirkişi raporuna göre ve davanın kısmen kabulüne, davalıların —– sayılı takip dosyasına yaptıkları itirazın kısmen iptaline, icra takibinin toplam 132.599,11 TL (——-üzerinden takibin devamına, asıl alacak 127.076,11 TL’ye takip tarihinden itibaren taksitli ticari kredilerde %58,80 ve kredili mevduat hesabında ise %28,60 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalılardan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yine her ne kadar dava kısmen reddedilmiş olsa da, dava konusu uyuşmazlıkla ilgili olarak yapılan arabuluculuk görüşmelerine davalının katılmadığı, mazeret de göndermediği anlaşıldığından Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 25 ve 26/2. Maddeleri gözetilerek yargılama giderlerinin tamamından davalı taraf sorumlu tutulmuş, davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş ve dava öncesi —-ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilerek 6100 Sayılı HMK’nin 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalıların ———- sayılı takip dosyasına yaptıkları İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, icra takibinin toplam 132.599,11 TL —– olmak üzere) üzerinden takibin devamına, asıl alacak 127.076,11 TL’ye takip tarihinden itibaren taksitli ticari kredilerde %58,80 ve kredili mevduat hesabında ise %28,60 oranında temerrüt faizi uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-) Asıl alacak —– %20’si olan 25.415,00 TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 9.057,84 TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 1.625,95 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.431,89 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-) Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 1.625,95 TL peşin harç, 7,80 TL vekalet harcı, 190,25 TL posta masrafı ve 700 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.578,40 TL yargılama giderinin Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 25 ve 26/2. Maddeleri gereğince davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-) Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-) Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 25 ve 26/2. Maddeleri ile —— arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-) Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan—– 16.546,92 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
😎 Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 25 ve 26/2. Maddeleri gereğince davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
9-) 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinın Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.