Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/972 E. 2022/469 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/972 Esas
KARAR NO: 2022/469
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 11/12/2019
KARAR TARİHİ: 07/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —tarihinde sürücü — sevk ve idaresindeki —- ait yolcu —–seyahat etmekteyken yaşanan kazada yaralandığını, sürücünün 2918 sayılı KTK 56/l-a maddesi uyarınca kusurlu bulunduğunu, araçta yolcu olarak bulunan davacının bir kusuru bulunmadığını, — plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından—- numaralı— poliçesi ile sigortalandığını, kaza tarihi itibariyle poliçenin sakatlanma halinde —- tedavi gideri olarak da —- kişi başı teminat sağladığını, uğranılan geçici ve sürekli iş göremezlik zararlarının davalıdan talep edildiğini, bakıma muhtaç olduğundan bakıcı gideri talepleri olduğunu, davalı sigorta şirketine— tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile başvurulduğunu ancak ödeme yapılmadığını, arabuluculuk başvurusunun da anlaşamama olarak neticelendiğini, bu nedenlerle şimdilik —- tazminatın ticari temerrüt (avans) faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının kazadan sonraki başvurusunda sürekli sakatlık raporu ibraz edilmeden huzurdaki davanın açıldığını, kalıcı araz bildirisi yapılması için zaruri olarak —ayın geçmesi gerektiğini, —— tarihinde yapılan başvurunun eksik olduğunu ve davanın usulden reddinin gerektiğini, sigortalının kusurunun ispat edilmesi gerektiğini, maluliyet raporunu alınması gerektiğini, maluliyet ile kaza arasındaki illiyet bağını kurulması gerektiğini, davadan itibaren yasal faizle sorumlu olduklarını, poliçede yazılı limit ile sorumlu olduklarını, geçici iş göremezlik taleplerinin tedavi gider kapsamında olduğundan yeni genel şartlar kapsamında teminat dışı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili —– tarihli feragat dilekçesinde özetle; Sundukları ibraname uyarınca, karşı taraf ile sulh olduklarını bu nedenle davadan feragat ettiklerini, sunulan dilekçenin ekinde tarafların birbirinden yargılama gideri, vekalet ücreti talebi olmayacağı, arabuluculuk ücretinin taraflarca—–oranda karşılanacağı belirtilmiştir.
Deliller
—- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—– yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
— yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Sigorta alanında uzman aktüer bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava, cismani zarar sebebiyle açılan tazminat davasıdır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, feragat dilekçesi, beyan dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafın, davasından feragat ettiği, 6100 sayılı HMK 307 ve devamı maddeleri gereği feragatın hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, feragatin hüküm ifade etmesinin karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmadığı ve feragatin kayıtsız ve şartsız yapılmış olduğu anlaşıldığından davanın feragat nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir.
Ayrıca davadan feragat edilmiş olduğundan yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmış, davalı tarafın vekalet ücreti talebi olmadığından davalı tarafa vekalet ücreti takdir edilmemiş, yargılama gideri kapsamında Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. maddesi ile Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/1-ç ve 326. Maddeleri de gözetilerek dava öncesi ——– bütçesinden ödenen arabuluculuk ücreti de yargılama gideri olarak hesaplanmış, feragat dilekçesi ekinde sunulan ibraname uyarınca arabuluculuk ücretinin taraflarca 1/2’şer oranda karşılanacağı belirtildiğinden taraf iradeleri doğrultusunda hesaplama yapılmıştır.
Ayrıca davacı feragati ön inceleme aşamasından sonra yapmış olduğundan Harçlar Kanunu 22.maddesi gereği karar ve ilam harcının 2/3’ü alınmıştır.
Öte yandan mahkememizce tayin edilen —- tarihli duruşmaya taraflar katılmamış, davacı vekili tarafından mazeret dilekçesi sunulmuş, davadan feragat edilmesi sebebiyle, mazeretin vekil-müvekkil ilişkisi içinde bir anlam ifade etmek ve talik sebebi olmamak üzere kabulüne karar verilerek yargılamaya devam olunmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 53,80 harçtan peşin alınan 44,40 TL ve 1.069,18 TL ıslah hacının toplamını oluşturan 1.113,58 TL’nin mahsubu ile arta kalan 1.059,78 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Gerekçede açıklanan nedenlerle, Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca—– bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinden 660,00 TL’sinin davacıdan tahsili ile; 660,00 TL’sinin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Sunulan ibraname doğrultusunda davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
7-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde—— Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 07/06/2022