Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/932 E. 2021/785 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/932 Esas
KARAR NO : 2021/785

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2019
KARAR TARİHİ : 26/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketi—- ürünlerin davalı borçluya teslim edildiğini, ancak bedelinin ödenmediğini,—– olarak itiraz ettiğini, bu nedenlerle borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline ve takibin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Takip konusu faturaya karşı itiraz ettiklerini ve faturada belirtilen —– ihtarnamesi ile davacının faturasının iade edildiğini, bu nedenlerle davanın reddine, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Tarafların—–dosya arasına alınmıştır.
—–Esas sayılı icra dosyası dosya arasına alınmıştır.
—- dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçesi, —- dosyası, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında hizmet alım ilişkisinden kaynaklanan cari hesap alacağına dair ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin —- esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya, defter inceleme günü belirlenerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter inceleme gün ve saatinde davacı yanın defterlerini hazır bulundurduğu, davalı yanın defter inceleme gün ve saatinde ve rapor yazım aşamasında defter ibraz etmediği, bu hali ile HMK 222.madde uyarınca defter ibrazından kaçınmış sayılması gerektiği nazara alınarak, 10/05/2021 tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar, cari hesap ekstreleri ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, davacı tarafa ait —– defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği, taraflar arasında var ise yazılı bir sözleşmenin dosyaya sunulmadığı, —- davacının, davalı yandan takip tarihi itibariyle 64.840,00 TL alacaklı olduğu, davacı —- formunda davacı firma faturasına ilişkin herhangi bir bildirimde bulunulmadığı, takip dayanağı olan —— kısımlarında isim ve imzaların bulunduğu, davalının, takipten önce temerrüde düşürüldüğüne dair ihtarnamenin bulunmaması sebebiyle işlemiş faizin hesaplanamadığı, rapor edilmiş olup, bilirkişi raporunun bu yönleriyle gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunması, davalı tarafa yapılan ihtarata ve bilirkişi tarafından davalının muhasebecisi ile iletişime geçilmesine rağmen defterlerin ibraz edilmemiş olması sebepleriyle ek rapor alınması cihetine gidilmeyerek, her ne kadar davacı tarafça 77.518,55 TL üzerinden takip yapılmış ise de, tespit edilen davacı alacağının 64.840,00 TL olduğu ve davalı tarafça, düzenlenen faturaya itiraz edilmiş ise de, irsaliyeli fatura olarak düzenlenen faturada teslim eden ve teslim alan kısımlarında isim ve imzaların bulunduğu, yerleşik içtihatlar uyarınca irsaliyeli faturada malın teslim alındığına ilişkin isim ve imza bulunması halinde faturadaki malların davalı tarafa teslim edildiğinin kabul edilmesi gerektiği, bu nedenle de somut olayda faturaya konu edilen malların davacı tarafından davalıya teslim edildiğine dair mahkememizde hukuki ve vicdani kanaat hasıl olduğu, 3095 sayılı yasaya göre tarafların tacir olması ve faaliyetin ticari iş sayılması sebebiyle avans faizi talep edilebilmesinin mümkün olduğu tespitiyle beraber davanın kısmen kabulü —— alacak 64.840,00 TL üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup 64.840,00 TL asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-Davalının— takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, asıl alacak 64.840,00 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacak 64.840,00 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranında ticari faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 64.840,00 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 12.968,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 4.429,22 TL harçtan peşin alınan 936,24 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.492,98 TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 936,24 TL harç gideri, 650,00 TL bilirkişi ücreti ve 107,75 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.693,99 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 1.422,95 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri —- uyarınca — arabuluculuk ücretinin davanın kabul edilen kısmı dikkate alınarak 1.108,80 TL’sinin davalıdan tahsili ile; 211,20 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan ———ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan—- davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-Davalı tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.