Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/916 E. 2021/761 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/916 Esas
KARAR NO: 2021/761
DAVA: Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 06/12/2019
KARAR TARİHİ: 19/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete ait —- önünde park halinde bulunduğu esnada — plakalı tırın dönüşü sırasında müvekkil şirkete ait araca —- kısmından çarparak trafik kazasına sebebiyet verdiğini, söz konusu araçta maddi hasar ve değer kaybı oluştuğunu, kaza sonrası plakası alınan tırın durmadığından kaza tespit tutanağı tutulamadığını, akabinde şirket çalışanı —–ihbarda bulunduğunu, ancak, bu tür kazalarda —- olmadığı için tutanak tutulmadığı şeklinde cevap verildiğini ve polis tarafından kaza tespit tutanağı tutulmadığını, oluşan hasar ve değer kaybının tespit edilemediğini, müvekkil şirketçe hasar gören aracın — masraf yapıldığını, yapılan araştırmada — olduğunun tespit edildiğini, — plakalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, meydana gelen zararın davalının —- tarafından karşılanmasının gerektiğini beyan ederek davanın kabulüne, kaza dolayısıyla müvekkil şirkete ait araçta meydana gelen hasar bedeli ile araç değer kaybının—- yapılacak tespit sonucuna göre artırılmak üzere, olay tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkil şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; — tarihli kazaya karıştığı belirtilen—-vadeli —– bulunduğunu, kaza tarihi itibarıyla teminat limiti araç başına — olduğunu, müvekkili şirkette sigortalı— plakalı aracın kazaya karıştığını gösteren herhangi bir belgenin mevcut olmadığını, tazminat yükümlülüğü maddesinde bir kusur tespiti olmadığını ve kusurla ilgili bir belge sunulmadığını, araçta değer kaybı hesabının yapılmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, müvekkil şirketin yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili — tarihli talep artırım dilekçesinde özetle; — olan değer kaybına ilişkin alacak taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda arttırarak —— kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkile ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Tarafların —- yapılarak dosya arasına alınmıştır.
—- yazılan müzekkere cevapları dosya arasına alınmıştır.
Davalı —yazılan müzekkere cevabı doya arasına alınmıştır.
Trafik kusuru konusunda —— alanında uzman aktüer bilirkişi ve — uzman makine mühendisi bilirkişi heyet raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava,— tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıya ait — plakalı araçta hasar ve değer kaybı olup olmadığı ve buna bağlı olarak — uyarınca açılmış maddi tazminat davasıdır.
Dosya, trafik kusuru konusunda uzman bilirkişi, sigorta hukuku alanında uzman aktüer bilirkişi ve —- uzman makine mühendisi bilirkişi heyetine tevdi edilmiş;— rapora göre dosyadaki bilgi, belge, sigorta poliçesi, hasar dosyası ve ibraz edilen deliller ışığında, — sürücüsünün, park halinde bulunan — plakalı araca çarparak hasar verdiği — sebebiyle %100 kusurlu olduğu, — plaka sayılı araç sürücüsü veya işleteninin kazanın meydana gelmesinde bir kusurunun bulunmadığı, — plakalı aracın kaza sonrası resimleri, onarım sonrası resimleri — görüntüleri incelendiğinde tanımı yapılan işçilik hizmet ve bedellerinin, değişimi yapılan parça ve ekipmanlar yönünden —–uyumlu olduğu, hasar sonrası oluşan plastik tampon/parça onarımları, mekanik, elektrik ve benzeri hasarlar ile vidalı parçalarda yapılan onarım/ değişim ile giderilebilen hasarların değer kaybı yaratmadığı, söz konusu kazada —- plaka sayılı aracın sol arka kapısı, arka tampon ve çamurluklarında hasar meydana geldiği, sol arka çamurluk ve arka tamponun değiştirildiği, sol arka kapı kaporta işçiliği ve boya işlemleri uygulandığı, plastik olan arka tampon hariç diğer işlemlerin araçta değer kaybına sebebiyet verdiği, hasar sonrası — plaka sayılı araçta meydana gelen değer kaybının — olduğu, davalı —– sorumlu bulunduğu rapor edilmiştir.
Dava konusu araçta kaza tarihinden önce herhangi bir hasar yok ise; aracın kazasız piyasa rayici belirlenip buna göre hasarlı hali arasındaki fark değer kaybı kabul edilmelidir.
Davacıya ait araçta meydana gelen gerçek zararın belirlenmesi için mahkemece yapılacak iş, aracın kaza tarihindeki hasarsız piyasa değeri ve hasarlı haldeki piyasa değeri arasındaki farkı belirlemek için konusunda uzman bilirkişiden ayrıntılı denetime açık ve gerekçeli rapor alınarak, davalı sürücünün kusur oranı nispetinde tazminata hükmedilmesi olmalıdır.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunun bu yönleriyle hükme esas alınmaya uygun, gerekçeli ve denetlenebilir bulunduğu, —araç değer kaybı olmak üzere toplam — davacının davalıdan alacağı olduğu, her ne kadar davacı tarafça kaza tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmuş ise de, kazanın meydana geldiği tarihte yürürlükte bulunan — maddesine göre sigorta şirketinin temerrüdü kendisine müracaat tarihinden sekiz iş günü sonra başlayacağından ve dosya kapsamına göre sigorta şirketine eksiksiz evrakla başvuru yapılmadığı anlaşıldığından dava öncesinde davalı temerrüde düşürülmemiş olup, dava tarihi olan —- tarihi itibariyle temerrüdün gerçekleştiği tespit edilmek suretiyle hüküm verilmiştir.
——“Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne, davalının icra takibine itirazının — alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava,—-kaynaklanan rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Trafik kazaları, nitelikleri itibariyle haksız fiillerdendir. Haksız fiillerde temerrüt tarihi, haksız fiilin meydana geldiği tarih olup, zarar sorumlusunun ayrıca ihbar ve ihtar edilmesine gerek yoktur. Sigorta ettirenin dava hakkı, tazmin ettiği bedel nispetinde sigortacıya intikal eder. Ödeme tarihi aynı zamanda 3. şahsa rücu edebilme tarihidir. Bu nedenle işleten ve sürücünün faizden sorumluluğunun başlangıcının halefiyet başlangıcı olan ödeme tarihi olarak kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece, hükmedilen tazminata ödeme tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Davacı tarafça temerrüt faizi olarak avans faiz istenilmiştir. Davalının işleteni olduğu araç —- araçtır. O halde, davada temerrüt faizi olarak ticari faiz niteliğindeki avans faizine hükmedilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmesi de doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün —– maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.” belirtilmiştir.
Yukarıda anılan içtihat uyarınca davacı tarafça ticari işlerde uygulanan reeskont faizi talebinde bulunulmuş olup, kazaya neden olan araç ticari araç —- olduğundan reeskont faize hükmetmek gerekmiş ve davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile toplam — tazminatın dava tarihi olan — tarihinden itibaren —– birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken —ıslah harcının toplamı olan– harcın mahsubu ile bakiye — harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan —- yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4—- bütçesinden ödenen — arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——- nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/10/2021