Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/914 E. 2023/371 K. 23.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/914 Esas
KARAR NO: 2023/371
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/12/2019
KARAR TARİHİ: 23/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin hamili bulunduğu —— 25.000TL bedelli, 05.09.2019 keşide tarihli, —— seri numaralı çekin bulunamaması üzerine ——- Sayılı dosyasından çek zayi davası açılmış olduğunu, bu dosyadan tedbir kararı alınarak gerekli ilanların yapıldığını, duruşma gününe kadar mahkemeye müracaat ederek çekin elinde bulunduğunu bildiren kimsenin olmadığını, duruşma esnasında ibraz tarihinden sonra bankaca Mahkemeye çekin ibraz edilip edilmediğinin bildirilmediğinin anlaşılması üzerine duruşma iki hafta sonra 24.12.2019 tarihine bırakılarak bankadan bilgi istenilmesine ve tarafımıza elden takip yetkisi verilmesine karar verilmiş olduğunu, bunun üzerine bankaya ulaşılarak Mahkemeye bilgi verilmesinin istenildiğini, banka tarafından müvekkile verilen cevapta çekin bankaya ibraz edilerek tahsil edilmeye çalışıldığının bildirildiği, alınan bilgi üzerine derhal araştırmaya girişilmiş ve çekin üzerindeki kaşede —— Sayılı dosyasından tedbir kararı mevcut olduğunu bilgisi olmasına rağmen, ——- müracaat dahi edilmeden icra konulduğunun öğrenildiğini, müvekkili adına yapılan tebligatın güya komşuya bildirim yapılarak 21.11.2019 tarihinde muhtara bırakıldığını, müvekkilin bu tebligattan bu güne kadar haberinin olmadığını, bankadan haber alınmasından sonra durumdan şüphelenerek muhtarlığa uğradığını, 21.11.2019 tarihinde muhtarlığa bırakılan icra emri ve onaysız çek örneği ekini teslim aldığını, tebligatın her açıdan hukuksuz olduğu, ——- nolu ile dava ikame edildiğini, her iki icra emrinde de İcra ve İflas Kanunu’nun emredici hükmüne rağmen (m.58) borçlu adreslerinin yazılı olmadığı ve çek örneğinin onaysız bir örneğinin gönderildiği, daha önce müvekkilin ortağı olduğu ——– kablolarını çaldığı için hakkında şikayette bulunulduğunu, alt işveren çalışanı ——– söz konusu çeki de çalan kişi olabileceği ile ilgili suç şüphesi ortaya çıkmış olduğunu, zira çek kaybolduktan bir süre sonra ——- söz konusu çeki eşi adına cirolattığını itiraf ettiği ancak tedbir kararı nedeni ile tahsil edemediği için müvekkile tehdit ve hareket içerikli mesajları gelmeye başladığını, bu durumla ilgili de suç duyurusunda bulunulduğunu, çeki —— ciro yoluyla devralmış gibi icraya koyan davalının, elindeki çekin arkasındaki kaşeden ve hatta barkod sorgusundan bu çek hakkında ——- sayılı dosyasında dava görüldüğünü, tedbir kararı alındığını bilmesine rağmen bu mahkemeye bildirim yapmadığını, davalının,——- müracaat etse takip konusu çek ile ilgili hırsızlıktan soruşturma yürütüldüğünü kolaylıkla öğrenebileceğini, bu kişinin artık iyi niyetli 3. kişi olduğunu iddia etmesinin mümkün olmadığını, zira üzerine düşen en ufak özen yükümlülüğünü dahi yerine getirmediğini, olayı öğrendikleri 05.12.2019 tarihinde İcra Dairesiyle de iletişime geçildiğini, müvekkil —— gayrimenkulüne haciz konduğu ancak borçlu gözüken —— hakkında bu tarihe kadar hiç bir haciz işlemi yapılmadığı bilgisinin alındığını, danışıklı ilişkinin her yönüyle ortada olduğunu, müvekkilinin borçlu olmadığı gibi, ciro silsilesinin de gerçeğe aykırı olduğunu, çek mücerret evrak olmakla beraber ortaya koydukları delillere göre artık —— ne gibi bir ticari faaliyetinin olduğu, davalı ile ne gibi bir ticari ilişkisini bulunduğu, —— ve davalının defterlerinde çekin olup olmadığının incelenmesi gerektiğini beyan ederek dava harç ve diğerleri davalı yan üzerinde bırakılarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, takibin ve yapılmış ve yapılacak tüm icrai işlemlerin tedbiren durdurulmasına, konmuş hacizlerin fekkine,——- 25.000TL bedelli, 05.09.2019 keşide tarihli, ——- seri numaralı çekinin müvekkile iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iddialarının hiç bir dayanağı olmayan, afaki iddialar olduğunu, tümüyle hatalı olduğunu, yargılamaya konu 05.09.2019 keşide tarihli, 25.000,00 bedelli —— seri numaralı çek hakkında taraflarınca 19.11.2019 tarihinde —— Sayılı dosyası kapsamında takibe konulduğunu, dosya kapsamında ——- Olmak üzere üç adet borçlunun bulunduğunu, davacının iddia ettiğinin aksine her bir borçluya usulüne uygun olarak tebligat yapıldığını, borçluların mernis ve mersis adreslerine tebligat çıkarıldığını, iş bu adreslerin tespitinin de icra müdürlüğü tarafından sistem üzerinden sorgulanarak yapıldığını, bu noktada herhangi bir usulsüzlük bulunmadığını, çekin davacının elinden nasıl çıktığının kendilerini ilgilendirmediğini, davacı yan davalının elindeki çekin arkasındaki kaşeden ve hatta barkod sorgusundan bu çek hakkında dava görüldüğünü, tedbir kararı alındığını öğrenilebileceğini beyan etmişse de müvekkilinin böyle bir araştırma yapmasının düşünülemeyeceğini, çekin arkasındaki kaşe muhatap bankaya ibraz edildiğinde banka tarafından kaşelenmiş olan ve çek hakkında ödeme yasağı bulunduğundan ödeme yapılamadığını belirtir bir işlem olduğunu, müvekkilinin bu işlem sonrasında çekin akıbeti hakkında herhangi bir araştırma yapma yükümlülüğü olmadığını ve kendisinden böyle bir şey de beklenmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, buna ek olarak çekin arkasındaki çek hakkında ödeme yasağı olduğunu belirtir kaşenin bulunması iş bu takibe konulmasına engel bir hal olmadığını, tüm bu sebeplerle, haksız davanın reddine, ihtiyati tedbir kararına itirazlarımızın kabulüne karar verilerek ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, tüm yargılama ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Deliller:
Tarafların —– dosya arasına alınmıştır.
——- sayılı dosyasının uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.
——- sayılı dosyasının uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.
——-sayılı dosyasının uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.
—— sayılı dosyasının uyap kayıtları dosya arasına alınmıştır.
——- sayılı dosyası dosya arasına alınmıştır.
——- yazılan müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
—– yazılan müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
—— yazılan müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Mahkememize bildirilen tanıkların beyanlarının alınması için —— talimat yazılmış, talimat mahkemesince tanık beyanları alınmış olup;
Tanık —— beyanında; “Ben davacı —— daha önce çalışanıydım olay tarihinde de iş ilişikimiz devam ediyordu , Ramazan bayramı döneminde—— bir telefon geldi kökeni —— olan —— kablosunun kendilerine ulaştığı bildirildi. Sonradan öğrendiğimiz kadarıyla da davacının çalışanı olan —– bu kabloları alarak —— satmış bununla ilgili soruşturma devam etmektedir. Daha sonradan davaya konu çekinde iş yerinde bulunamadığı anlaşıldı , —— daha sonradan davacı —– aramış ve mesaj yollamış çekin ödenmesi konusunda tehdit vari konuşmuş bunu bana —- söyledi bununla ilgili olarak ta savcılığa şikayette bulunulmuştur. Bildiğim kadarıyla çek cirolanarak birisine verilmiş ancak —— eline ne şekilde geçti bunu bilmiyorum bu hırsızlık olayını bilerek çeki aldı mı almadı mı bunu bilemem kendisini tanımıyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık —— beyanında; “Ben davacı —— yanında 2014’ten beri çalışırım , Ramazan bayramından sonra —— bir telefon geldi kökeni —– olan —– kablosunun kendilerine ulaştığı bildirildi. Makara numarasından incelediğimizde bizim —– Şubemize ait olduğunu anladık . Sonradan öğrendiğimiz kadarıyla da davacının çalışanı olan —— bu kabloları alarak —– satmış bununla ilgili soruşturma devam etmektedir. Daha sonradan davaya konu çekinde iş yerinde bulunamadığı anlaşıldı , —— daha sonradan davacı —— aramış ve mesaj yollamış çekin ödenmesi konusunda tehdit vari konuşmuş bunu bana —— söyledi bununla ilgili olarak ta savcılığa şikayette bulunulmuştur. Bildiğim kadarıyla çek cirolanarak birisine verilmiş hatta söylenene göre —— eşinede bir ciro yapılmış ancak —— eline ne şekilde geçti bunu bilmiyorum bu hırsızlık olayını bilerek çeki aldı mı almadı mı bunu bilemem kendisini tanımıyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.

Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:Dava, —— şubesine ait —— seri nolu 25.000 TL bedelli çekin istirdatı davasıdır.Davacı tarafça ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu, tedbir talebi hakkında ara karar oluşturulduğu, davalı tarafça tedbire itiraz edilmesine bağlı olarak, duruşmalı değerlendirilen itiraz hakkında ara karar oluşturulduğu, bu ara karara yönelik yapılan istinaf başvurusun esastan reddine karar verildiği görülmüştür.Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçesi, gelen müzekkere cevapları, tanık beyanları, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir.Dosya, gerekli ihtaratlar yapılarak ve bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek, mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, davacı tarafça defterler hazır bulundurulmuş, davalı tarafın ticari defter ve kaydı bulunmadığından defter ibraz edilmemiş ve mali müşavir bilirkişi raporunu sunmuştur. 21.10.2022 tarihli bilirkişi raporuna göre dosyadaki bilgi, belge ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, davacının ortağı olduğu ——- olan alacaklarına istinaden davaya konu çekin teslim alındığı, davacın, davaya konu çeki nakde dönüştürdüğüne dair belgenin görülmediği, —— icraya konu çek, faiz ve masraflarının 20.12.2019 tarihinde ——- 35.288,05 TL olarak ödediği, ——- ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu rapor edilmiş olup, davalı tarafın rapora itirazlarının değerlendirilerek ek rapor sunulması amacıyla dosya aynı bilirkişiye tevdi edilmiş, itirazlar irdelenerek sunulan ek rapora göre, çek silsilesinde bulunan davacının, çeki —— ciroladığı, ——- çeki, davalıya cirolandığı ve davalının da çeki ——- ciroladığı, —— ile davacının ortağı olduğu ——- arasında ticari ilişkisinin tespit edilemediği, kök rapordaki görüş ve kanaat ile ek rapordaki görüş ve kanaatinin aynı olduğu rapor edilmiş olup, bilirkişi raporunun bu yönleriyle gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunması sebebiyle yeniden rapor alınması cihetine gidilmeyerek, her ne kadar davacı tarafından, istirdat isteminde bulunulmuş ise de, davacı ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığı, çeke ilişkin herhangi bir muhasebe kaydının oluşturulmadığı, ticari bir iş yapan davacının basiretli tacir olmanın gereği gibi davranmak zorunda olduğu, usulüne uygun ciro silsilesine bağlı olarak davacının davalıdan herhangi bir alacağı bulunmadığı, davacı tarafın, sadece çekin rızası dışında elinden çıktığını ispatlaması yeterli olmayıp, çeki elinde bulunduran hamilin, çeki kötü niyetli veya ağır kusuru ile iktisap ettiğini ispatlaması gerektiği, davalının çeki kötü niyetle iktisap ettiğine ilişkin de dosyada herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı anlaşıldığından, davacı tarafın, ‘kötü niyet’e yönelik savunmasına itibar edilmemiş, çeki elinde bulunduran davalının, çeki edinme nedenini kanıtlamakla yükümlü olmadığı, aksinin kabulünün, kıymetli evrakın “mücerretlik” ilkesini ortadan kaldıracağı, zayi olan çekin istirdadı talebiyle açılan iş bu davada ispat yükü davacıda olup, bu hali ile davacının davasını ispat edemediği anlaşılmakla sübut bulmayan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 426,94 TL harcın mahsubuyla arta kalan 247,04 TL harcın dosyanın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde —–Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/05/2023