Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/909 E. 2023/660 K. 16.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/909 Esas
KARAR NO: 2023/660
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 05/12/2019
KARAR TARİHİ: 16/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ——— plakalı araç 04.08.2019 tarihinde davalılardan ———- sevk ve idaresinde iken ——– İli, ——– İlçesi, ——— Mah. 4800 km’sinde ——– doğumlu ——— çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini, vefat eden ———- davacılardan ———- ve ———– oğlu olup diğer davacıların ise kardeşi olduğunu, iş bu trafik kazasının meydana gelmesinde araç şoförü ———- kusurlu olup davalı hakkında ———– esas sayılı dosyasından kamu davası açıldığını, davacılardan ———– ve ——— desteği vefat eden ——— her ne kadar ——— doğumlu ise de Yüksek Yargıtay İçtihatlarında belirtildiği üzere ölenin ileriki yaşlarda annesi ve babasına destek sağlayacağı Belirtildiğini, bu nedenle ————- ölümüyle annesi ve babası zor duruma düşmüş olduğunu maddi zararının giderilmesi gerektiğini, söz konusu olayda vefat eden ———– feci ölümü davacı müvekkilleri derinden üzdüğünü ve müvekkilleri psikolojik travma geçirdiklerini, trafik kazasını gerçekleştiren ———– plakalı araç davalılardan ———– adına tescili olduğunu, 2918 sayılı KTK’nun araç işletenin kusursuz sorumluluğu kapsamında maddi ve manevi tazminattan sorumlu olduğunu, davalı ———– ise araç şoförü olup söz konusu zararların meydana gelmesinde sorumluluğu bulunduğunu, trafik kazasına karışan ———- plakalı aracın ———– nolu poliçe ile davalı sigorta şirketi tarafından Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası yapıldığını, bu nedenle davalı sigorta şirketinin maddi tazminat sorumluluğu bulunduğunu, davacılardan ———- ve ———- için maddi tazminat talebiyle davalı sigorta şirketine 26 Ağustos 2019 tarihinde başvuruda bulunulduğunu ancak sigorta şirketi tarafından herhangi bir olumlu dönüş sağlanmadığını, gerek maddi tazminatın ve gerekse manevi tazminatın tahsili için arabuluculuk kurumuna başvuruda bulunulmuş ise de; süreçten olumlu bir sonuç alınamadığını, bu nedenlerle; trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalan davacı baba ve anne için ayrı ayrı olmak üzere 2.500 TL nin harca esas değer alınarak,dava aşamasında destekten yoksun kalma tazminatının 6100 sayılı yasanın 107. maddesi uyarınca belirlenmesine müteakip işbu belirlenecek miktarın temerrüt tarihi olan 26.08.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müteselsilen tahsiline, davacı baba ———- için 100.000 TL, davacı anne ———- için 100.000-TL, davacı ——— için 70.000-TL, davacı ———- için 70.000-TL, davacı ——— için 70.000-TL olmak üzere 410.000 TL manevi tazminatın dava tarihi itibariyle yasal faizi ile davalılardan ——— ile ——— birlikte müteselsilen tahsiline, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu trafik kazası, ——— İli ——– İlçesi ——— Mahallesinde olduğundan davalı tarafça ——— açılan bu davayı kabul etmediğini, yetkili mahkeme,delillerin sağlıklı toplanması ve usul ekonomisi için kazanın olduğu , haksız fiilin işlendiği , zarar gördüklerini iddia edenlerinde ikametgahı da olan ve ceza yargılamasının da yapıldığı yer olan ——— ilçesi mahkemeleri olduğunu, davaya konu edilen 04.08.2019 günü meydana gelen kaza ile ilgili ceza yargılamasının yapıldığı ——– Esas sayılı dosyası içerisinde bulunan ilk trafik kaza tespit tutanağında müvekkili ———- kusur izafe edilmemiş daha sonra ———- Cumhuriyet Savcılığı tarafından dosya üzerinden yaptırılan bilirkişi incelemesinde ise müvekkile tali kusur verildiğini, kusuru ve zararı kabul etmemekle birlikte ,davacı tarafça davalı olarak gösterilen ——— Sigorta şirketinden,herhangi bir tazminat alınıp alınmadığının sorulmasına, davacı tarafın manevi tazminat talebini de kabul etmemekle birlikte talep edilen toplam 410.000-TL manevi tazminat talebininde davacı taraflar açısından sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vereceğini, bu nedenlerle; öncelikle süresi içerinde yaptığımız yetki itirazımızın kabulü ile dava dosyasının yetkili mahkeme olan ——– ilçesi mahkemelerine gönderilmesine, dava konusu kazaya ilişkin ceza yargılamasının bekletici mesele yapılmasına, akabinde davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı taraflar üzerinde bırakılarak tarafımıza ücreti vekalet takdir edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER: ——— Müdürlüğü yazı cevapları, ———– Esas sayılı dosyası, aktüerya raporu. ———– Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; maktulün ———, katılanların ——— ve ———–, sanığın ————, suçun taksirle ölüme neden olma, suç tarihinin 04/08/2019 olduğu, sanığın üzerine atılı suçtan mahkumiyetine karar verildiği ve verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın itiraz incelemesinden geçerek kesinleştiği, yargılama sırasında ve savcılık aşamasında alınan kusur raporlarında ———- tali kusurlu, maktül ———- asli kusurlu olduğunun belirtildiği görülmüştür.———- Dairesinin 03.12.2021 tarihli kusur raporunun incelenmesinde; Davalı sürücü ———- %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu, ———- doğumlu müteveffa yaya ———- yaşı nedenniyle davranış faktörlerinin sonuç üzerinde %75 (yüzde yetmişbeş) oranında etken olduğu kanaatini bildirir müşterek rapor düzenlendiği görülmüştür.Destekten yoksun kalma tazminat hesabı için aktüerya bilirkişisine tevdii edilen dosyaya ilişkin düzenlenen 19/08/2022 tarihli raporun incelenmesinde; davalının %25 oranındaki kusuruna göre, davacı anne ———- 118.138,90 TL ve ——— 61.866,91 TL destek tazminatı alacaklarının mevcut olduğunun ve hesaplanan tazminatın poliçe azami teminatını aşmadığını tespit edildiği görülmüştür.Aktüerya bilirkişisi tarafından dosyaya sunulan 01/07/2023 tarihli ek raporun incelenmesinde; davacı paydaş anne ———– hesaplanan zararının 244.904,41 TL olduğu, tüm paydaşların toplam zararının 390.000,00 TL lik ZMMS teminat limiti kapsamında garameten paylaştırılması sonucu, paydaş anne ———– ZMMS teminat limiti kapsamında kalan zararının 237.374,45 TL, ZMMS teminat limitini aşan zararının 7.529,96 TL olduğu,Davacı paydaş baba ——— hesaplanan zararının hesaplanan zararının 157.467,12 TL olduğu, tüm paydaşların toplam zararının 390.000,00 TL ‘lik ZMMS teminat limiti kapsamında garameten paylaştırılması sonucu, paydaş baba ———- ZMMS teminat limiti kapsamında kalan zararının 152.625,55 TL, ZMMS teminat limitini aşan zararının 4.841,57 TL olduğu görülmüştür.Davacılar vekili tarafından 21.12.2022 tarihinde bedel arttırım talepli dilekçe sunulduğu görülmüştür. Davacılar vekili tarafından 20.09.2023 tarihinde ıslah talepli dilekçe sunulduğu görülmüştür

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ VE GEREKÇE:Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle, 6098 sayılı TBK m. 53 gereğince kazaya karışan aracın ZMMS sigortacısı, araç sürücüsü ve maliki aleyhine açılan destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”, yine aynı Kanunun 7. maddesinde ise “Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir.” hükmünün yer aldığı, davalılardan sigorta şirketinin adresinin ———–olduğu, bu haliyle mahkememizin huzurdaki davanın görülmesinde yetkili olduğu anlaşılmakla davalı ———- vd. vekilinin mahkememizin yetkisine ilişkin ileri sürmüş olduğu yetki itirazı yerinde görülmemiştir. Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse 6098 sayılı TBK. md. 53/1-3’e dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir. Ancak destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi için öncelikle, ölenle destekten yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığı gerekir.Türk Borçlar Kanunu 74. maddesi “Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir.Aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlamaz.”Bununla birlikte kural olarak, 6098 Sayılı TBK un 74 üncü maddesi gereğince ceza mahkemesince verilen kararlar hukuk hakimi bakımından bağlayıcı değildir. Ancak, hukuk hakiminin bu bağımsızlığı sınırsız değildir, ceza mahkemesince fiilin hukuka aykırılığına yönelik kesinleşen maddi olgular hukuk hakimi bakımından da bağlayıcı olup, taraflar yönünden de kesin delil niteliği taşımaktadır. Ancak, maddi olgunun belirlenmesi bakımından hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kesinleşmiş bir ceza hükmü olmadığından hukuk hakimi bakımından da bağlayıcı olmadığının kabulü gerekir.——— “…Davalı araç, ticari nitelikte olup, TTK’nın 3. maddesi uyarınca bu müesseseyi ilgilendiren fiil ve işlerin ticari iş sayılması ve ayrıca 3095 sayılı Yasa’nın 2. maddesinin 2. fıkrasında; ”arada sözleşme olmasa bile, ticari işlerde temerrüt faizi, ———- kısa vadeli avanslar için öngördüğü faiz oranına göre istenebileceği” belirtilmiş olmasına göre, olayda istem gibi avans oranında temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken, yasal faize hükmedilmesi de doğru olmamıştır.” Şeklindeki içtihadı ile kazaya karışan aracın ticari olması durumunda avans faizine hükmedilmesi gerektiğini belirtmiştir. ———- Sayılı ilamında “.. Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir….Dava konusu olayda, davacıların ihtiyari dava arkadaşı olup, ayrı ayrı manevi tazminat isteminde bulunmalarına ve her bir davacı için ayrı ayrı hüküm kurulmasına (kısmen kabul kararı verilmesine) göre davacıların her biri için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.” gerekçeleri ile aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan kimselerin açtıkları davalarda ayrı ayrı vekalet ücreti takdiri gerektiğini belirtmiştir. Somut olayda; 04.08.2019 tarihinde davalı sürücü ———–sevk ve idaresindeki ——— plakalı otomobil ile köy yolunu takiben ———— istikametinden ———– istikametine seyirle olay mahalline geldiğinde idaresindeki aracın sol ön kısımları ile, yola kaçan topunun arkasından kontrolsüzce kaplamaya giren ———– doğumlu müteveffa yaya ———- çarpması sonucu yayanın ölüm ———- asli ve %75 oranında kusurlu ve sürücü ——— tali ve %25 oranında kusurlu olduğu, dava konusu olaya ilişkin yürütülen ceza yargılamasının hitamında davalı asilin taksirle ölüme neden olma suçundan cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, verilen kararın itiraz incelemesinden geçerek kesinleştiği, dosyamızın aktüerya hesabı yapılmak üzere bilirkişiye tevdii edildiği, dosyaya ibraz edilen 19/08/2022 tarihli kök rapor ve 01/07/2023 tarihli ek raporun hükme esas alınmaya elverişli bulunduğu anlaşılmakla davacı vekilinin 20.09.2023 tarihli ıslah dilekçesi doğrultusunda davanın kabulü ile kazaya sebebiyet veren aracın hususi araç olduğu da göz önünde bulundurularak, davalı Sigorta şirketi bakımından poliçede belirtilen limitle sınırlı olarak ve temerrüt tarihi olan 05/09/2019 tarihinden itibaren ; davalı asiller bakımından davacı tarafın talebine bağlı kalınarak 26.08.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı anne ——— 244.904,41 TL ve baba ——— 157.467,12 TL toplam 402.371,53‬ TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. ——— sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Tüm dosya kapsamı, yukarıda yapılan tüm hukuki açıklamalar ve nitelendirmeler kapsamında, davacıların 04.08.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile vefat eden ——— anne, baba ve kardeşleri olduğu ve bu olay nedeni ile manevi ızdırap çektikleri, olaydaki kusur durumu, olay tarihi, olayın oluş şekli ve gelişimi, ölenlerin davacılara yakınlığı, eylemin niteliği, olay tarihindeki paranın alım gücü, hak ve nesafet ilkeleri bir bütün olarak değerlendirilmiş davacılardaki acı ve elemin bir nebze olsun dindirilebilmesi amacı ile takdiren kısa kararda belirtilen miktarda davacılar lehine manevi tazminata hükmedilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın maddi tazminat talebi bakımından KABULÜ ile,
A)Davacı ———- için;
-244.904,41 TL (davalı sigorta şirketi bakımından 237.374,45 TL ile sınırlı olmak üzere) destekten yoksun kalma tazminatının davalılar ——– ile ——— yönünden 26.08.2019 tarihinden, davalı Sigorta şirketi yönünden 05/09/2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
B-Davacı ———- için;
-157.467,12 TL (davalı sigorta şirketi bakımından 152.625,55 TL ile sınırlı olmak üzere) destekten yoksun kalma tazminatının davalılar ——— ile ———- yönünden 26.08.2019 tarihinden, davalı Sigorta şirketi yönünden 05/09/2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davanın manevi tazminat talebi bakımından KISMEN KABULÜ ile,
A)Davacı ——— için;
-23.000 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 05/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ———- ile ——— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
B-Davacı ——— için;
-20.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 05/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ——— ile ———- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
C-Davacı ——– için;
-8.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 05/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ———– ile ——— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
D-Davacı ——– için;
-8.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 05/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ———– ile———- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
E-Davacı ———- için;
-8.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 05/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ———- ile ———- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 32.062,76 TL (davalı sigorta şirketi bakımından 26.640,90 ile sınırlı olmak üzere) olmakla baştan alınan 1.416,44 TL peşin harç, 598,00 TL tamamlama harcı ve 760 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.774,44 TL den mahsubu ile bakiye 29.288,32 TL (davalı sigorta şirketi bakımından 23.866,46 TL ile sınırlı olmak üzere) karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 44,40 TL başvuru harcı, 1.416,44 TL peşin harç, 598,00 TL tamamlama harcı ve 760 TL ıslah harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından maddi tazminat talepleri bakımından yargılama gideri olarak yapılan 2.425,55 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalılar tarafından yapılmış bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Maddi tazminat talepleri bakımından;
6-a)Davacı ——— kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 38.735,66 TL (davalı sigorta şirketi bakımından 37.606,17 TL ile sınırlı olmak üzere) nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
b)Davacı ——— kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 25.194,74TL (davalı sigorta şirketi bakımından 24.420,09 TL ile sınırlı olmak üzere) nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
Manevi tazminat talepleri bakımından;
7-a)Davacı ——— kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 17.900 TL nispi vekalet ücretinin davalılar ——— ile ——— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Davalı ——— ile ——— kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 17.900 TL nispi vekalet ücretinin davacı ———- tahsili ile davalı ——— ile ———- ödenmesine,
b)Davacı ——— kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 17.900 TL nispi vekalet ücretinin davalılar ——— ile ———- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Davalı ———- ile ———- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/1 maddesi uyarınca hesaplanan 17.900 TL nispi vekalet ücretinin davacı ———- tahsili ile davalı ———- ile ——— ödenmesine,
c)Davacı ———- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/2 maddesi uyarınca hesaplanan 8.000 TL nispi vekalet ücretinin davalılar ——– ile ———- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Davalı ———- ile ———- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/2 maddesi uyarınca hesaplanan 8.000 TL nispi vekalet ücretinin davacı ———- tahsili ile davalı ———– ile ——— ödenmesine,
d)Davacı ———- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/2 maddesi uyarınca hesaplanan 8.000 TL nispi vekalet ücretinin davalılar ——— ile ———- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Davalı ———- ile ———- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/2 maddesi uyarınca hesaplanan 8.000 TL nispi vekalet ücretinin davacı ———- tahsili ile davalı ———- ile ——— ödenmesine,
e)Davacı ———– kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/2 maddesi uyarınca hesaplanan 8.000 TL nispi vekalet ücretinin davalılar ——— ile ———- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Davalı ———- ile ———- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 10 ve 13/2 maddesi uyarınca hesaplanan 8.000 TL nispi vekalet ücretinin davacı ———- tahsili ile davalı ———- ile ——— ödenmesine,
-Davacı ———- reşit olmadığından söz konusu vekalet ücretlerinin velayeten anne ve babasına ödenmesine, aynı şekilde kendisinden tahsil edilmesi gereken ücretlerin de velayeten anne ve babası ———- ve ——– tahsiline,
8-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ———- bütçesinden ödenen 1320 TL nin davalı sigorta şirketinden tahsili ile hazineye irad kaydına,
9-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, ( Yazı İşleri Müdürü tarafından Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince resen işlem yapılmasına,)
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı ; 6100 sayılı HMK’nin 341/1, 342, 343, 344 ve 345/1 maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf harç ve giderleri yatırılmak suretiyle mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle; ————Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/10/2023