Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/892 E. 2021/923 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/892 Esas
KARAR NO: 2021/923
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/12/2019
KARAR TARİHİ: 07/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin zemin/çatı kaplama ve izolasyon işleri ile iştigal ettiğini, bu bağlamda davalı ile akdedilen — tarihli sözleşme ile davalının taahhüdünde bulunan —– kapsamında —- işini taşeron olarak üstlendiğini, — tarihinde bitirildiğini, işe başlama ve bitiş tarihlerini —bildirildiği, iş bitimi karşılığında fatura düzenlendiği ve davalınında fatura bedeline karşılık ödemeler yaptığını, davalı ile yapılan mutabakat gereğince —- bakiye borcu olduğunun davalı tarafça kabul edildiğini, bakiye borcun ödenmesi hususunda talepleri sonuçsuz kaldığından —–ile takip başlatıldığını ancak davalının takibe itiraz ettiğini, bu nedenlerle davanın kabulüne, takibe yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında anlaşma olmasına rağmen davacı tarafça işlerin eksik bırakılmış olduğunu, eksik bırakılan işlerin ——– yaptırıldığını, ikame işlere ilişkin faturaların sunulduğunu, gerekli özeni göstermeyerek işini yarım bırakan davacının bir alacağının bulunmadığını, davaya dayanak faturanın usulünce tebliğ edilmediğini, yine davacı tarafından müvekkil şirkete vade farkı faturalarının kesilip gönderildiğini, bu faturaların davacıya iade edildiğini, temerrüte düşürülmeden talep edilen faizin haksız olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller
Tarafların —– sorguları dosya arasına alınmıştır.
—— arasına alınmıştır.
—– yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Sözleşme yorum denetim uzmanı ile inşaat mühendisi bilirkişi heyet raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, —- göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilkeçesi, —- taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında ticari hizmet sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin—- sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya, defter inceleme günü belirlenerek ve gerekli ihtaratlar yapılarak mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş; defter inceleme gün ve saatinde davacı yanın defterlerini hazır bulundurduğu, davalı yanın defter ibraz etmediği, bu hali ile HMK 222.madde uyarınca defter ibrazından kaçınmış sayılması gerektiği nazara alınarak, —- tarihli rapora göre dosyadaki bilgi, belge, faturalar ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil teşkil ettiği, davacı tarafın—-beyan edildiği, tarafların —- birbirleri ile uyumlu olduğu, taraflar arasındaki satım ilişkisinden davacı yanın davalıya hizmet sunduğu, davalının ise süreç içerisinde bedelini ödediği, tarafların birbirlerinden olan borç ve alacaklarını işleyen hesap şeklinde takip ettikleri,—– davalının bakiye borcu olduğu hususunda mutabakatlarının bulunduğu, davacının, takip tarihi itibariyle davalıdan — alacağı olduğu rapor edilmiş olup, davalı tarafça rapora itiraz edildiği ve defterlerinin incelenmesi talep edilerek keşif talebinde bulunulduğu, —-tarihli celse ara kararı gereği, davalı tarafa yapılan ihtaratlı tebliğe rağmen defter inceleme gün ve saatinde davalı tarafça herhangi bir beyanda bulunulmamış olması ayrıca raporda davalının —- incelenmiş olması, davacı tarafın yeniden defter incelemesi yapılması talebine açıkca muvafakat etmemesi sebepleriyle yeniden defter incelemesi yapılması talebinin reddine karar verilmiş, ayrıca davalı vekilinin keşif yapılması talebinin davanın mahiyetine göre cari hesap alacağına dayalı olması sebebiyle dosyaya bir yenilik katmayacağından reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuş, mali müşavir bilirkişi raporunda belirtilen sözleşme kapsamına ilişkin hususlarda inceleme yapılması amacıyla dosya, sözleşme yorum denetim uzmanı ile inşaat mühendisi bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; —– tarihli rapora göre, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre davacının sözleşme aşamasında vermiş olduğu kesin teminat mektubunun yarısının sözleşme kapsamındaki işin bitirilmesi durumunda, geçici kabul yapılarak teminatın yarısı ve bir yıl sonra da yapılan işin kesin kabulü yapılınca kalan teminatın yarısının iade edilmesi gerekmekte olup, dosya kapsamında işin geçici ve kesin kabul tutanaklarının bulunmadığı, davacının davalıya vermiş olduğu teminatının davalıda bulunduğuna dair bir belge veya ifade bulunmadığından, işin eksiksiz olarak kabul edildiği ve kesin teminat mektubunun davalıya iade edildiği kanaatinin oluştuğu, davalı tarafın sözleşme kapsamındaki işi eksik, noksan veya kusurlu yaptığına dair her hangi bir belge veya usulünce davacıya bildirilmiş herhangi bir ihtarnameye de rastlanmadığı, mali müşavir bilirkişi raporunda belirtilen —- davacı alacağı olduğu rapor edilmiş olup, sunulan bilirkişi raporlarının bu yönleriyle gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunması sebepleriyle yeni bir heyetten rapor alınması cihetine gidilmeyerek, her ne kadar davalı tarafça,—- dayanılamayacağı belirtilmiş ise de, yerleşik ve güncel içtihatlara göre, ilgili formların, ticari defterlerin aydınlatılması amacıyla dosyaya kazandırılarak inceleme yapılması gerektiği, bunun yapılmaması durumda ise yargılamanın eksik yapılmış sayıldığı nazara alınarak davalının bu savunmasına itibar edilmemiş,—- sayılı yasaya göre taraflar arasındaki faaliyetin ticari iş sayılması ve ticari faiz talep edilebilmesinin mümkün olduğu — tespitiyle beraber davanın kabulü ile—– üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup —-asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Son olarak belirtmek gerekir ki 492 Sayılı Harçlar Kanununun;
”…
İLAMSIZ TAKİPLERDE PEŞİN HARÇ:
Madde 29 – İlama dayanmıyan takip isteklerinden alacak miktarının binde beşi peşin alınır.
Peşin harçlar takip sonunda alınacak asıl harca mahsup olunur.
İlama dayanmıyan takiplerde alacaklı mahkemeye müracaata mecbur kalırsa, peşin alınan harç kendisine iade olunur. Veya alacaklının isteği üzerine mahkeme harçlarına mahsup edilir.
…”
şeklindeki ilgili maddesinde yer alan söz konusu düzenleme, derkenar yazısı ve icra dosyası kapsamına göre davacı tarafın takibi başlatırken —-peşin harç yatırmış olması, eldeki davanın söz konusu derkenara bağlı olarak açılmış olması karşısında söz konusu takip için yatırılan peşin harç miktarı da işleme tabi tutulmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının —- sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, asıl alacak —- üzerinden takibin devamına, alacağa takip tarihinden itibaren yıllık—-oranında ve değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 27.536,15 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 5.507,23 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Gerekçede açıklanan sebeple karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.880,99 TL nispi karar harcından, Mahkeme veznesine yatan 332,57 TL peşin harç ile İcra veznesine yatan söz konusu 137,68 TL’nin toplamını oluşturan 470,25 TL’nin mahsubu ile EKSİK 1.410,74 TL’nin davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Gerekçede açıklanan sebeple davacı tarafından İcra veznesine ve Mahkeme veznesine yatırılan söz konusu peşin harçlar da dahil olmak üzere davacı tarafından yapılan toplam 470,25 TL harç gideri, 2.150,00 TL bilirkişi ücreti ve 140,75 TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.761,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ——– bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde———- Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/12/2021