Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/887 E. 2021/330 K. 31.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/887 Esas
KARAR NO : 2021/330

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/12/2019
KARAR TARİHİ : 31/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından—-esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını,—– gösterildiğini, ancak —–sözleşmeye istinaden davaya konu araç 10/05/2019 tarihinde müvekkil tarafından davalı firmaya teslim edildiğini, —–olup taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı olarak takibe konu edildiğini bu nedenle müvekkilinin bu bonolardan dolayı borcunun olmadığı, icra dosyasına tedbir konulmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Takibe konu senette —– olup söz konusu senedin kayıtsız şartsız borç ödeme vaadi içeren senet olduğunu, davacı tarafın senet konusu borçlarının tamamını ödediğini kanıtlayamadığını,—— mahkemelerin sulh hukuk mahkemesi olduğunu bu nedenle davanın reddini yargılama gideri ve vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dava ve cevap dilekçesi, arabuluculuk tutanağı,—— dosyası, dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır.
Anayasa’nın 37. maddesine göre “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz”. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesine göre, —- düzenindendir.” 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/(1)-c maddesine göre, mahkemenin görevli olması dava şartıdır. HMK’nın 115’inci maddesine göre, “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.” Bu yasal çerçevede mahkemelerce görev konusu her aşamada resen gözetilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda öncelikle dosyanın görev yönünden incelenmesi gerekmiştir.
TTK’nun 4.maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlığın konusu işin her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır. Yine Kanunun 19/2.maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri içinde ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmemektedir.
HMK.’nun Sulh Hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1-a bendi gereğince; kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK’dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat,———–mahkemesi olarak gösterilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın——tarihinde davacı tarafından davalıya teslim edildiği, takibe konu bonoların da bu kira sözleşmesine istinaden verildiği ve bu bonolardan kaynaklı davacının davalıya borçlu olup olmadığının tespiti hususundan kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Taraflar —— dava konusu bonoların verildiğini beyan ettikleri gibi davalı bilirkişi raporuna karşı beyanında bahse konu senetlerin kira sözleşmesi nedeniyle verildiğini kabul etmiştir.
Takip konusu yapılan alacağın doğmasına neden olarak gösterilen akdi ilişki—– nedeniyle teminat olarak verilmiş olup, taraflar arasındaki temel hukuki ilişki kira sözleşmesine dayanmaktadır. Nitekim ——.Taraflar arasında araç kiralama sözleşmesi bulunmakta olup, uyuşmazlık —– kapsamında verilen senetten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dava, 30/04/2015 tarihinde 6100 sayılı HMK.’nun yürürlüğe girmesinden sonra açıldığına ve kira ilişkisinden kaynaklandığına göre görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir…” denilerek —- dayalı olarak başlatılan icra takibinde davacının borçlu bulunmadığının tespitine yönelik olarak açılan davada görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, açıkça kira ilişkisinden doğduğuna göre; HMK.’nun yukarıda zikredilen 4/1-a maddesi gereğince huzurdaki davanın da Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Somut olayda; taraflar arasındaki uyuşmazlık—– kaynaklanmakta olduğundan ve dava konusu bono taraflar arasında yapılmış— dayalı olarak tanzim edildiğıinden, uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı, uyuşmazlığa bakma, delilleri değerlendirip sonuçlandırma görevinin mahkememize değil, HMK.’nun 4/1-a maddesi—– mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla; HMK.’nun 114. maddesi gereğince görev dava şartı olduğundan ve aynı yasanın 115. maddesi gereğince dava şartlarının varlığı ileri sürülmese de yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılması gerektiğinden aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği usulden REDDİNE,
2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
3-Görevli ve yetkili mahkemenin —————-Hukuk Mahkemeleri olduğuna,
4-HMK 20. maddesi gereğince kararın kesinleşmesine müteakiben iki hafta içinde talep halinde dava dosyasının yetkili ve görevli mahkeme olan —, aksi halde aynı madde gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına (kararın tebliği ile ihtarat yapılmış sayılmasına), bu usuli kararın verilmesi ve bu kararla birlikte harç hususunun re’sen karara bağlanması hususlarının re’sen gözetilmesine; re’sen gözetilmesi gereken hususlar dışında kalan yönlerden ise gerekirse talebe bağlı olarak değerlendirme yapılmasına,
5-Yargılama harç ve giderlerinin HMK 331/2. maddesi gereğince görevli ve yetkili mahkemede verilecek nihai kararla birlikte değerlendirilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.